Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye´nin çok sayıda radikal grubun hedefinde olan bir ülke olduğunu, özellikle İslam Devleti´ne katılan yabancı savaşçılar konusunda alınan önlemler kapsamında yaklaşık 6,600 kişiye ülkeye giriş yasağı konduğunu ve 1,000´in üzerinde kişinin de sınırdışı edildiğini belirtti.
TBMM´de Dışişleri Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan Bütçe Komisyonu´nda dağıtılan bütçe sunuş metninde Çavuşoğlu, "Türkiye, El Kaide ve bu örgütün ideolojisinden etkilenen DAEŞ (İslam Devleti) başta gelmek üzere El Nusra, El Şebap gibi radikal grupların hedefindedir" dedi.
Türkiye´nin Musul Başkonsolosluğu çalışanlarının İD tarafından üç ayı aşkın bir süre rehin tutulmuş olmasının da Türkiye´nin bu örgüt tarafından doğrudan hedef alındığını açıkça gösterdiğini belirten Çavuşoğlu, İD´nin Irak ve Suriye´deki unsurları içinde 80´i aşkın ülkeden 10,000 civarında yabancı savaşçının bulunduğu yönünde istihbarat rakamları olduğunu vurguladı.
"DAEŞ´in son dönemde Irak ve Suriye´deki ilerleyişi ve artan saldırıları yabancı terörist savaşçılar konusunun daha geniş bir çerçevede ele alınmasını zorunlu kılmaktadır" diyen Çavuşoğlu, "Bugüne kadar ülkemizce 3,500´den fazla kişi son sekiz ay içerisinde olmak üzere toplam 6,600´ü aşkın kişiye yurda giriş yasağı konulmuştur. Keza, bu kapsamda 1,000´in üzerinde kişi makamlarımızca sınırdışı edilmiştir" dedi. setpage
İD örgütünün Irak ve Suriye´de geniş alanları kontrol etmeye başlaması üzerine ABD öncülüğünde oluşturulan koalisyon çerçevesinde örgütün bu ülkelerdeki hedeflerine yönelik hava saldırıları düzenliyor. Türkiye ise İD´ye karşı sınırlı hava operasyonları yerine Suriye lideri Esad´ın iktidarına son verilmesini de içeren kapsamlı bir strateji geliştirilmesini istiyor.
Çavuşoğlu bütçe sunuşuna dair konuşmasını yaparken de bu konuya değindi ve "DAEŞ´le mücadelede sorunun kaynağına inilmeli diyoruz, bundan başka çıkış yolu yoktur. Dün bölgede başka terör örgütleri vardı, bugün DAEŞ var, yarın başka örgütler olacaktır. Dolayısıyla sorunun kaynağına inilmeli. Suriye´de rejimin yerini, temsili bir hükümete bırakması elzem olmuştur.
Bugün hem rejimle hem DAEŞ´le mücadele eden tek unsur muhaliflerdir. Bu nedenle ılımlı muhalefetin desteklenmesi için ilgili taraflarla temaslarımız sürmektedir" dedi.
TBMM´de Dışişleri Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan Bütçe Komisyonu´nda dağıtılan bütçe sunuş metninde Çavuşoğlu, "Türkiye, El Kaide ve bu örgütün ideolojisinden etkilenen DAEŞ (İslam Devleti) başta gelmek üzere El Nusra, El Şebap gibi radikal grupların hedefindedir" dedi.
Türkiye´nin Musul Başkonsolosluğu çalışanlarının İD tarafından üç ayı aşkın bir süre rehin tutulmuş olmasının da Türkiye´nin bu örgüt tarafından doğrudan hedef alındığını açıkça gösterdiğini belirten Çavuşoğlu, İD´nin Irak ve Suriye´deki unsurları içinde 80´i aşkın ülkeden 10,000 civarında yabancı savaşçının bulunduğu yönünde istihbarat rakamları olduğunu vurguladı.
"DAEŞ´in son dönemde Irak ve Suriye´deki ilerleyişi ve artan saldırıları yabancı terörist savaşçılar konusunun daha geniş bir çerçevede ele alınmasını zorunlu kılmaktadır" diyen Çavuşoğlu, "Bugüne kadar ülkemizce 3,500´den fazla kişi son sekiz ay içerisinde olmak üzere toplam 6,600´ü aşkın kişiye yurda giriş yasağı konulmuştur. Keza, bu kapsamda 1,000´in üzerinde kişi makamlarımızca sınırdışı edilmiştir" dedi. setpage
İD örgütünün Irak ve Suriye´de geniş alanları kontrol etmeye başlaması üzerine ABD öncülüğünde oluşturulan koalisyon çerçevesinde örgütün bu ülkelerdeki hedeflerine yönelik hava saldırıları düzenliyor. Türkiye ise İD´ye karşı sınırlı hava operasyonları yerine Suriye lideri Esad´ın iktidarına son verilmesini de içeren kapsamlı bir strateji geliştirilmesini istiyor.
Çavuşoğlu bütçe sunuşuna dair konuşmasını yaparken de bu konuya değindi ve "DAEŞ´le mücadelede sorunun kaynağına inilmeli diyoruz, bundan başka çıkış yolu yoktur. Dün bölgede başka terör örgütleri vardı, bugün DAEŞ var, yarın başka örgütler olacaktır. Dolayısıyla sorunun kaynağına inilmeli. Suriye´de rejimin yerini, temsili bir hükümete bırakması elzem olmuştur.
Bugün hem rejimle hem DAEŞ´le mücadele eden tek unsur muhaliflerdir. Bu nedenle ılımlı muhalefetin desteklenmesi için ilgili taraflarla temaslarımız sürmektedir" dedi.