İSTANBUL, 16 Nisan (Reuters) - Yaklaşan genel seçim sonrası nasıl bir siyasi tablo ve ekonomi yönetimi oluşacağına ilişkin belirsizlikler TL'yi baskılayan iç unsurlar olmaya devam ederken; yükselişteki en önemli dış etken olan dolardaki küresel değer kazancının bugün tersine dönmesiyle dolar/TL güne düşüşle başladı.
Dün psikolojik bir seviye olarak görülen 2.70'i de aşarak 2.7305'e kadar yükselen dolar/TL TRYTOM=D3 bu sabah TSİ 0835'te güne 2.7079/2.7122 seviyesinden başladı. Aynı saatte sepet bazında TL ise TRYBASKETD3= 2.7992/2.8017 seviyesindeydi.
TL'nin tarihi rekorunu test etmesiyle birlikte Türkiye'nin 5 yıl vadeli borcunu iflasa karşı sigortalamanın maliyetini gösteren CDS'leri de dört ayın rekoru olan 231 baz puana yükseldi.
ABD'de dün açıklanan zayıf sanayi üretimi ve New York eyaleti imalat verisinin ardından Fed'in faiz artırımını ne zaman yapacağına dair belirsizliğin etkisiyle euro ve yen karşısında değer kaybeden dolar, bugün değer kaybına karşı koymaya çalışıyor.
ABD verilerinin ardından dün bir haftanın en düşük seviyelerine gerileyen ve ABD piyasalarının kapanışının ardından düşüşünü sürdürerek 98 düzeyinin altına gerileyen dolar endeksi, kayıplarını kısmen telafi ederek 98.300 düzeyinde bulunuyor. Dolar endeksi geçen ay 12 yılın zirvesi olan 100.390 düzeyini test etmiş, bu yükseliş TL ve benzer ülke para birimlerindeki neredeyse altı aylık değer kaybının en önemli nedeni olmuştu. Bankacılar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) ilk faiz artışını bu yıl yaparak diğer gelişmiş ülkelerden faiz konusunda ayrışacağı beklentisinin dolardaki değer kazancının belirleyici olduğunu söylüyorlar.
TL ise, yılbaşından beri yolsuzluk sorunlarıyla uğraşan Brezilya'nın ardından dolar karşısında dün itibarıyla yüzde 14'ü aşan değer kaybı ile en çok değer kaybeden ikinci para birimi konumunda. TL ile en çok karşılaştırılan para birimlerinin başında yer alan Güney Afrika randı ise aynı dönemde sadece yüzde 5'in hemen üzerinde değer kaybetti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası'nı sert eleştirmesiyle başlayan, ardından ekonomi yönetiminin yaklaşan seçimler sonrasında görev başında olmayabileceğine ilişkin endişelerle devam eden TL'deki negatif ayrışma, seçimin yaklaşmasıyla seçim sonuçlarının nasıl oluşacağının tam olarak tahmin edilememesi ile daha da belirginleşti. Tek başına 10 yılı aşkın süredir hükümette olan AKP'nin bu seçim sonunda aynı güçte devam edip edemeyeceğine ilişkin belirsizlik TL'deki değer kaybının hızlanmasına neden oluyor.
Kamuoyu araştırma şirketlerinin yöneticileri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın başkanlık sistemindeki ısrarının 7 Haziran genel seçimleri öncesi AKP'de oy kaybına neden olduğuna işaret ederken, yüzde 10'luk seçim barajı sınırındaki HDP'nin TBMM'ye girip giremeyeceğinin parlamento kompozisyonu açısından kritik önemde olacağını vurguluyorlar.
Petrol fiyatlarındaki düşüşün artık sona ermiş olabileceği öngörüsü de, bankacılara 115 dolarlardan 50 dolarlı seviyelere gerileyen petrol fiyatlarının Türkiye ekonomisi üzerindeki olumlu etkisinin de artık sona gelmiş olabileceğini düşündürüyor. Brent petrol dün ABD ham petrol stoklarının tahminlerden az artış kaydetmesi ve ABD petrol üretiminin azalacağı beklentileriyle yüzde 5'in üzerinde yükseldikten sonra bugün 63 doların üzerine çıkarak yılın en yüksek seviyesini gördü.
TCMB ADIMLARI VE SİYASİ MESAJLAR
Piyasa kurdaki yükselişin ardından nasıl bir strateji izleneceğine ilişkin ipuçları görmek için ekonomi yönetiminden, siyasilerden ve Merkez Bankası'ndan (TCMB) gelen mesajları da yakından izliyor.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci dün tarihi zirvede seyreden dolar/TL'ye müdahale edilmemesi gerektiğini, piyasanın kendi dengesini bulacağını söyledi.
TCMB ise TL'deki sert değer kaybını likidite politikasının faiz koridorunun üst bandını zorlayacak kadar sıkı tutarak, döviz satım ihale miktarlarını artırarak, önümüzdeki hafta yapılacak PPK toplantısında bir dizi adım atmayı taahhüt ederek, döviz depo faizlerini düşürerek azaltmaya çalışıyor.
Bankacılar bu adımların siyasi kaynaklı endişeler ve küresel piyasalar kaynaklı değer kaybını durduramayacağını ancak etkisini bir miktar azaltabileceğini belirtiyorlar. Bankacılar mevcut siyasi ortamda TCMB'nin TL'yi kontrol etmek için elinde olan en önemli imkanlardan olan faiz politikasını kullanamayacak olmasının TL'deki değer kaybını hızlandırdığına da dikkat çekiyorlar.
Öte yandan iki yıllık gösterge olan 16 Kasım 2016 itfalı tahvilinde dün spot kapanışta ortalamada yüzde 8.97 oldu. Dün işlem bazında yüzde 9'u aşan gösterge tahvilde bugün spot kapanış yüzde 9.09 bileşik seviyesinden gerçekleşirken valörde son işlem yüzde 9.22 oldu. 10 yıllık gösterge tahvil olan 12 Mart 2025 itfalı tahvilde ise dün spot kapanışta ortalama yüzde 8.71 valörde son işlem yüzde 8.66 oldu. 10 yıllık göstergede bugün spot kapanış yüzde 8.77 bileşik seviyesinden gerçekleşirken valörde son işlem yüzde 8.81 oldu.