Süper Salı'nın sonuçlarının ardından Donald Trump'ın Beyaz Saray'a geri dönme olasılığı daha somut hale gelirken dünya çapındaki yatırımcılar tetikte bekliyor. Kasım ayında yapılacak ABD seçimlerinde Trump'ın mevcut Başkan Joe Biden'a meydan okuması bekleniyor.
Piyasa katılımcıları, şu anda rekor seviyelere yakın işlem gören küresel hisse senedi piyasalarını etkileyebilecek birkaç önemli konuyu yakından takip ediyor. Trump'ın, Biden'ın daha önce askıya aldığı Avrupa çelik ve alüminyum ithalatına yönelik gümrük vergilerini yeniden yürürlüğe koyabileceğine dair özel bir endişe var.
Eski başkan ayrıca Çin mallarına %60'a varan oranlarda gümrük vergisi getirilebileceğini ima etti. Capital Economics'e göre, bu tür tarifeler, daha sıkı uygulamalarla birlikte, Çin'in GSYH'sini %0,7'ye kadar azaltabilir.
Trump'ın bir önceki döneminde 200 milyar dolar değerinde Çin malına gümrük vergisi uygulanmış ve bu vergiler Biden'ın yönetimi altında da devam ettirilmişti. İkili ticarette başlangıçta yaşanan düşüşe rağmen, pandemi sırasında ABD'nin artan elektronik talebi nedeniyle 2022'de 690,6 milyar dolara yükseldi, ancak devam eden tarifeler ve Ukrayna savaşından kaynaklanan gerginlikler nedeniyle son zamanlarda yavaşladı.
Tarihsel veriler, ABD hisse senetlerinin seçim sonucundan bağımsız olarak yılı olumlu bir şekilde tamamlayacağına işaret ediyor. Yine de, bölünmüş bir Kongre'nin her iki adayın da politika planlarını engelleme potansiyeli nedeniyle piyasalarda dalgalanma yaşanabilir.
Biden'ın yenilenebilir enerjiye odaklanması, Trump'ın elektrikli araçlara yönelik sübvansiyonları ortadan kaldırma ve vergi indirimlerini uzatma eğilimiyle tezat oluşturuyor. Döviz piyasaları da, seçimden bir gün sonra vadesi dolan euro/dolar opsiyon hacmindeki önemli artışın gösterdiği gibi, daha yüksek volatiliteye hazırlanıyor.
Avrupa'da Trump'ın yeniden seçilme ihtimali, daha güçlü askeri yetenekler için bir baskı oluşturuyor ve bu da son üç yılda savunma hisselerinde bir artışa yol açtı. Rusya'nın Şubat 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından Almanya gibi ülkeler NATO'nun GSYH'nin %2'si oranındaki savunma harcaması hedefine ulaştı ve diğerlerinin de bunu takip etmesi bekleniyor.
Ancak Trump, harcama hedeflerini karşılamayan müttefikleri savunmayabileceğini ve bunun da Rus saldırganlığını teşvik edebileceğini öne sürdü.
Ukrayna'nın mali istikrarı da bir endişe kaynağıdır ve ABD yardımı potansiyel olarak risk altındadır. Trump, Rusya-Ukrayna savaşı için harcanan miktarı eleştirdi ve gerilimin azaltılması çağrısında bulundu. Ukrayna'nın uluslararası tahvil sahipleriyle üzerinde anlaşmaya vardığı ödeme moratoryumunun süresinin dolmak üzere olması da mali sıkıntıyı arttırıyor.
Genellikle ABD'nin gelişmekte olan piyasalar üzerindeki siyasi etkisinin bir göstergesi olarak görülen Meksika pesosu, yaklaşan seçimlere tepki olarak henüz önemli bir hareket göstermedi. Pezo, Trump'ın 2016'daki zaferinin ardından %8'lik bir düşüş ve 2020'deki yenilgisinin ardından %4'lük bir yükseliş yaşadı.
UBS Global Wealth Management kıdemli gelişmekte olan piyasalar stratejisti Pedro Quintanilla-Dieck'e göre, Meksika'da 2 Haziran'da yapılacak ve iktidardaki MORENA partisinin önde olduğu seçimler yaklaşırken, analistler ABD-Meksika ticari ilişkilerinde politika sürekliliği ve düşük belirsizlik bekliyor, bu da dövizdeki oynaklığı azaltabilir.
Seçimler yaklaştıkça, göç ve sınır kontrolü gibi konular ABD'li seçmenler için baskı oluşturmaya devam ediyor. Trump henüz Meksika ile ticareti seçim kampanyasının ana konularından biri haline getirmedi, bu da ABD-Meksika ilişkilerine dair beklentilerdeki mevcut istikrara katkıda bulunabilir.
Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.