Investing.com - Küresel ekonomik gündemde merkez bankalarının faiz politikalarından, ülkeler arası mali stratejilere kadar birçok önemli gelişme yaşandı. Fed'in faiz indirimi stratejileriyle ilgili Atlanta Fed Başkanının yorumu, Avrupa Merkez Bankasının enflasyonla mücadele adımları, Almanya'nın bankacılık sektörüne ilişkin açıklamaları ve Çin'in ekonomik teşvikleri dikkat çeken başlıca konular arasında yer aldı.
Fed faiz politikalarında sabırlı bir yaklaşım sergiliyor
Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, Fed’in gelecek yılın sonuna kadar politika faizini %3 ile %3,5 arasında bir seviyeye sabırla indirmesi gerektiğine vurgu yaptı. Bu stratejinin enflasyonu %2 hedefine indireceğine ve ABD ekonomisini resesyondan uzak tutacağına inandığını belirtti. Fed'in mevcut kısa vadeli borçlanma maliyetleri %4,75-%5,00 aralığında bulunurken, Bostic enflasyonun düşmeye devam etmesi, işgücü piyasalarının sağlam kalması ve pozitif üretimin devam etmesi halinde nötr seviyeye dönme yolunda ilerlenebileceğini ifade etti.
Piyasalar, Fed'in yıl sonundan önce iki çeyrek puanlık faiz indirimi yapacağını fiyatlıyor. Bu öngörüler ışığında, merkez bankasının faiz politikalarında sabırlı bir yaklaşım benimsemesi, ekonomik istikrar açısından önemli görülüyor. Fed'in bu adımları, enflasyon kontrolünü sağlarken, büyümeyi sürdürülebilir kılmayı hedefliyor.
Trump'ın ekonomi danışmanı Fed'e dair görüşlerini aktardı
Donald Trump'ın ekonomi danışmanı Kevin Hassett, Fed'in yaptığı büyük faiz indiriminin haklı olduğunu savundu. Ancak Hassett, Trump'ın Fed'i son yıllarda siyasi davranmakla suçlayan görüşüne katıldığını belirtti. Trump, Fed'in faiz politikalarını siyasi amaçlı olarak nitelendirmişti ve ekonomi danışmanı bu suçlamaları destekler nitelikte açıklamalarda bulundu.
Avrupa Merkez Bankası enflasyonla mücadelede kararlı
Avrupa Merkez Bankası (ECB), geçtiğimiz Perşembe günkü toplantısında faiz oranlarını düşürdü ve enflasyonu kontrol altına alma yolunda ilerlediğini duyurdu. Avusturya Merkez Bankası Başkanı Robert Holzmann, Avrupa'da enflasyonun beklenenden daha düşük gerçekleştiğini söyledi ve alınan kararın doğru olduğunu belirtti. Holzmann, ECB'nin Aralık toplantısında ne yapacağına karar vermenin henüz erken olduğunu ifade etti.
Bu adımlar, ECB'nin enflasyonla mücadelesinde kararlılığını gösterirken, para politikasında esnek bir yaklaşım benimsendiğinin altını çiziyor. ECB, düşük enflasyon oranlarını sürdürmek için faiz politikalarında değişiklik yapma konusunda dikkatli davranarak, ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi amaçlıyor.
Almanya'dan bankacılık yasası hakkında yalanlama
Almanya Maliye Bakanlığı, yabancı bankaların Alman bankalarını devralmasını engelleyecek bir yasa çıkarma planının olmadığını belirtti. İtalyan La Repubblica gazetesinde yer alan haberde, Alman hükümetinin yabancı kredi kuruluşlarının Alman bankalarının %100'ünü satın almasını engelleyecek bir yasa tasarısı düşündüğü öne sürülmüştü. Ancak Almanya Maliye Bakanlığı, bu iddiaları reddederek böyle bir yasanın gündemlerinde olmadığını açıkladı.
Bu açıklama, Almanya'nın sınır ötesi bankacılık işlemlerine dair yaklaşımının, daha geniş Avrupa bankacılık birliği ilkeleriyle uyumlu olduğuna dair bir mesaj veriyor. Almanya, bankacılık sektöründe farklı ülkeler arasında iş birliğine açık olduğunu bir kez daha vurguladı.
Fitch, İtalya'nın görünümünü pozitife çevirdi
Fitch Ratings, İtalya'nın kredi notu görünümünü durağandan pozitife yükseltti. Bu kararda, İtalya'nın güçlü son mali performansı ve Avrupa Birliği mali kurallarına olan bağlılığı etkili oldu. Fitch, bu değişiklikle birlikte İtalya'nın yüksek borç seviyelerinin oluşturduğu risklerde bir azalma beklediğini belirtti.
Ancak Fitch, İtalya'nın kredi notunu 'BBB' olarak bırakırken, ülkenin mali istikrarını sürdürmesi için AB mali yapısına uyumlu olmaya devam etmesi gerektiğine işaret etti. Bu değerlendirme, İtalya'nın ekonomik reformlar ve borç yönetimi konularında daha dikkatli bir duruş sergilemesinin önemine vurgu yapıyor.
Fransa'nın kredi notu düşmeye devam ediyor
Scope Ratings, Fransa'nın kredi notunu AA'dan AA-'ye düşürdü ve görünümünü durağan olarak belirledi. Fransa'nın artan bütçe açığı ve bu açığın kontrolü önündeki siyasi engeller nedeniyle kredi notunun düşürüldüğü belirtildi. Scope, Fransa'nın önümüzdeki dönemde mali disiplin sağlaması gerektiğine dikkat çekti.
Fransa'nın notunun düşürülmesi, Fitch'in kısa bir süre önce ülkenin kredi notu değerlendirmesine negatif görünüm vermesinin ardından geldi. Bu gelişmeler, Fransa'nın kamu maliyesinde yeni reformlar ve bütçe kontrol politikaları geliştirmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Çin'den ekonomiyi canlandırmaya yönelik adımlar
Çin, geçtiğimiz aylarda diğer politika faiz oranlarında yapılan indirimlerin ardından, ekonomiyi canlandırma çabalarının bir parçası olarak kredi faiz oranlarını 25 baz puan düşürdü. Bir yıllık kredi faiz oranı %3,35'ten %3,10'a, beş yıllık oran ise %3,85'ten %3,6'ya indirildi. Çin bu adımlar ile ekonomik büyümeyi desteklemeyi ve finansal piyasalarda istikrar sağlamayı hedefliyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı, Wang Yi'nin Fransa yetkilisi Fabius ile yaptığı görüşmede Çin'in serbest ticareti güçlü bir şekilde savunduğunu söyledi. Çin, dünya ticaret sisteminin korunması konusunda kararlılığını dile getirirken, karşılıklı endişelerin çözümü için müzakere ve istişare yollarını sürdürme arzusu taşıdığını ifade etti.
Suudi Aramco, Çin'in petrol talebi konusunda iyimser
Suudi Aramco CEO'su Amin Nasser, Çin’in petrol talebi konusunda iyimser olduklarına dair açıklamalarda bulundu. Nasser, Singapur Enerji Haftası'nda yaptığı konuşmada, özellikle sıvıdan kimyasala projeleri için Çin'de jet yakıtı ve naftaya olan talebin artmasını beklediklerini belirtti.
Suudi Aramco, Çin'in ekonomi teşvikleri ile enerji talebinin artacağına inanıyor. Bu durum, Suudi Arabistan'ın enerji ihracatını arttırma hedefleri açısından önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
Çin'in çelik talebinde düşüş bekleniyor
Dünya Çelik Birliği (Worldsteel), Çin'in çelik talebinin 2024 yılında global çelik tüketiminin yarısının altına düşmesinin beklendiğini açıkladı. Çin'deki gayrimenkul sektöründeki düşüşün çelik talebini azaltacağı belirtildi. Worldsteel, Çin'in çelik talebindeki düşüş öngörüsünü üst üste dördüncü yıl için sürdürdüğünü vurgularken, 2024 yılında talebin 869 milyon ton olmasının beklendiğini ifade etti.
Bu düşüşün, diğer büyük çelik tüketicileri olan Güney Asya, Orta Doğu ve Latin Amerika arasındaki talep artışı beklentileri ile dengelenmesi bekleniyor. Dünya Çelik Birliği, bu bölgelerde çelik talebinin %1,2 artarak 882 milyon tona ulaşacağı tahmininde bulundu. 2025 yılına yönelik beklentiler de Çin'den daha fazla düşüş yaşanacağı yönünde.