Hang Seng Endeksi, zayıflayan ABD doları, düşen ABD tahvil getirileri ve daha elverişli finansal koşulların etkisiyle Asya piyasalarındaki geniş çaplı yükselişi yansıtarak, sürekli bir yükseliş eğilimiyle art arda 10. gününü de kazançla tamamladı. Bu olumlu değişim, ABD faiz oranlarına ilişkin beklentilerin olumlu seyretmesi ve Salı günü risk varlıkları için bir başka iyimser güne zemin hazırlamasıyla gerçekleşti.
Piyasanın yukarı yönlü ivmesi, Wall Street'teki güçlü performans, Çin'in tatil sonrası güçlü bir açılış yapması ve Japonya'nın döviz piyasalarındaki oynaklığın yatışmasıyla destekleniyor. Hong Kong hisse senetleri şu anda son altı yılın en iyi performansını sergiliyor ve Hang Seng Endeksi devam eden yükselişi sırasında %15 gibi etkileyici bir artış gösterdi. Bu yükselişte bir duraklama beklense de, endeks Ocak 2018'deki 14 günlük kazanç rekorunu kırabilir.
Salı günü açıklanacak ekonomik veriler arasında Filipinler ve Tayvan'dan enflasyon rakamları, Japonya hizmet sektörü PMI ve Çin de dahil olmak üzere birçok ülkeden en son uluslararası döviz rezervleri yer alıyor.
Ancak dikkatler Avustralya Merkez Bankası'nın (RBA) politika kararı ve ardından Başkan Michele Bullock'un yapacağı basın toplantısında olacak. Piyasa konsensüsü RBA'nın nakit oranını %4,35'te tutacağını öngörürken, 37 ekonomistten sadece biri faiz indirimi bekliyor. Bu durum, politika yapıcıların sıkılaştırma duruşlarını yumuşattığı ve Başkan Bullock'un riskleri "ince dengeli" olarak tanımladığı, ancak herhangi bir acil faiz indirimini ertelediği RBA'nın Mart ortasındaki toplantısının ardından geldi.
Avustralya dolarındaki bir miktar toparlanmaya ve süregelen yerel enflasyona rağmen, ekonomistler arasındaki genel beklenti Eylül ayında çeyrek puanlık bir faiz indirimi yapılması yönünde. Buna karşın, para piyasaları bölünmüş durumda ve aynı ay içinde çeyrek puanlık bir faiz artışına yarı yarıya olasılık veriyor.
Filipinler'de tüketici fiyat enflasyonunun hızlanması ve Mart ayında %3,7 olan yıllık oranın Nisan ayında %4,1'e yükselmesi bekleniyor ki bu da ülkenin merkez bankası için endişe sinyali olabilir. Bu arada Tayvan'daki enflasyonist baskılar, son dönemde deflasyonun enflasyondan daha büyük bir tehdit oluşturduğu Çin'deki ekonomik koşullardan etkileniyor.
Çin'in resmi döviz rezervleri verileri de ilgi çekici olacak, zira Mart ayında 3,246 trilyon dolar olan rezervlerin Nisan ayında 3,225 trilyon dolara düşmesi, Pekin'in yuanı desteklemek için ABD Hazine varlıklarını azaltıp azaltmadığını gösterebilir.
Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.