Investing.com - Fitch Ratings, "Türk Bankaları Görünümü" raporuna göre, Türk bankacılık sektörünün 2025 yılına dair beklentilerini, 2024 yılının ortalarında "iyileşen" olarak nitelendirdiği seviyeden "nötr" seviyeye revize etti.
Bu değerlendirme, yüksek enflasyon ve Türk lirası faiz oranları, yavaşlayan ekonomik büyüme ve düzenleyici müdahalelerden kaynaklanan varlık kalitesi üzerindeki kısa vadeli baskıların, operasyonel koşulların iyileşmesine rağmen devam ettiğini gösteriyor.
Rapor, sektördeki nötr görünümün, piyasa dinamiklerinde meydana gelen değişiklikleri ve politika değişikliklerinin etkilerini değerlendirdiğini yansıtıyor. Fitch, Türk bankacılık sektörünü etkileyen bu faktörlerin, bankaların genel performansı üzerindeki etkisinin dengelendiğini öne sürüyor.
2025'te faiz oranlarının düşmesi bekleniyor
Fitch, 2025 yılında Türk lirası faiz oranlarının düşeceğini öngörüyor. Bu düşüşün, bankaların net faiz marjlarını iyileştirmesi beklenirken, kısa vadeli TL mevduatlarının bu iyileşmeye destek olacağı belirtiliyor. Ancak, yüksek enflasyon ve faiz oranlarının devam etmesi, bireysel kredi, KOBİ ve ticari kredilerden kaynaklanan sorunlu kredi oranlarında ılımlı bir artışı beraberinde getirebileceği öngörülüyor.
Kredi değer düşüklüğü giderlerinde de artış öngören Fitch, bu durumun bankaların kârlılığı üzerinde etkili olacağını belirtiyor. Ancak yine de bankaların, ekonomik büyüme ve finansal piyasaların dinamiklerine adapte olma kabiliyetinin kritik önemde olduğuna dikkat çekiliyor.
Dış piyasa kaynakları ve fırsat odaklı yaklaşım
Raporda, Türk bankalarının 2025 yılında dış piyasalardan kaynak sağlamaya devam edecekleri, ancak 2024 yılındaki güçlü dış piyasa ihracatlarının ardından daha fırsat odaklı bir yaklaşım benimseyecekleri ifade ediliyor. Bu durum, bankaların finansman stratejilerinde çeşitliliği ve esnekliği ön plana aldığına işaret ediyor.
Fitch Ratings'in bu tahmini, Türk bankalarının global ekonomik koşullara ve dış kaynak hareketlerine karşı proaktif bir duruş sergilediklerini ortaya koydu. Bu yaklaşım, bankaların sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda hareket ettiğini gösteriyor.