Türkiye, Tayland´da gözaltında bulunan 115 Uygur Türkü´nün kendi istekleri dışında Çin´e iade edilmesinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirterek, Tayland hükümetini kınadı.
Tayland hükümeti Çin´deki Şincan Uygur Özerk Bölgesi´nde yaşanan baskılardan kaçarak kendisine sığınan Uygur Türklerini ülkelerine geri gönderme kararı alırken, karar Türkiye´deki bazı kesimlerce sert tepkiyle karşılandı.
Doğu Türkistan Maarif Derneği üyesi yaklaşık 200 kişilik bir grup, dün akşam saatlerinde İstanbul´daki Tayland Krallığı Başkonsolosluğu binasına saldırarak, binanın kapısını ve camlarını kırdı.
Dışişleri Bakanlığı ise yazılı bir açıklama yaparak, "Tayland´da gözaltında bulunan 115 Uygur Türkü soydaşımızın kendi istekleri ve hür iradeleri hilafına üçüncü bir ülkeye gönderilmesini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
Açıklamada, "geri göndermeme ilkesinin", 1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Statülerine İlişkin Sözleşme ile 1984 tarihli İşkence ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme´de açıkça düzenlenen, yalnızca mülteci veya benzeri statüdeki kişiler için değil sınır dışı veya iade edilme gibi zorla geri gönderme hallerinde de yaşam hakkı ihlali veya işkence görme riski olan herkes için geçerli temel bir uluslararası hukuk ilkesi olduğuna dikkat çekildi.
Bakanlık, Tayland ve ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde birçok girişimde bulunulduğunu belirterek, "Tayland hükümetinin uluslararası insani hukuka da aykırı bu davranışını kınıyoruz" dedi.
Ankara, Uygur Türklerinin akıbetini, yakından ve dikkatle izlemeye devam edeceğini de bildirdi.
Öte yandan, Tayland Başbakanı Prayuth Chan-ocha hükümetin Uygur Türklerini Çin´e geri gönderme kararını savunarak, "Biz bu insanları geri gönderdiğimizde sorun çıkıyorsa, bu bizim hatamız değil" diye konuştu.
Tayland Başbakanı, saldırılar karşısında ilk etapta personelin korunması için güvenlik tedbirleri alacaklarını söyleyerek, durumun daha da kötüleşmesi halinde Ankara´daki Büyükelçiliği geçici olarak kapatabileceklerini kaydetti.
Yönetimi askeri bir darbe ile geçen sene ele geçiren hükümetin Sözcü Yardımcısı Albay Weerachon Sukhondhapatipak ise sadece dün 100 kadar Uygur Türkü´nü vatandaşlık bilgilerini doğruladıktan sonra Çin´e iade ettiklerini söyleyerek, bu sorunun çözümü için Çin ve Türkiye ile birlikte çalıştıklarını kaydetti.
Bu çerçevede Tayland´a sığınan Uygur Türklerinden 170 kadarının da Türkiye vatandaşı oldukları için Türkiye´ye gönderildiği belirtiliyor.
Şincan Özerk bölgesindeki Uygur Türklerinin durumu Türkiye-Çin ilişkilerinin hassas noktalarından biri olmayı sürdürüyor.
Uygur Türklerine dair haberler üzerine, milliyetçi gruplar İstanbul´daki Çin lokantalarına saldırmış, Çinli sandıkları Güney Koreli turistleri darp etmişti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Hürriyet gazetesine dün verdiği demeçte bu saldırıları "Bunlar genç çocuklar. Birisi sürükler, bunlar da arkasından gidebilir. Hem Koreli ile Çinliyi ayırt edecek özellik nedir? Çekik göz...Baktı ki ikisi de çekik göz...Fark eder mi efendim?" sözleriyle değerlendirmişti.