2011'den beri investing.com'da yazan biriyim aslında. Sadece birkaç aydır yazılarımı burada paylaşmayı ihmal etmiştim. Olmasını beklediğim gelişmeleri önceden yazmayı severim. Önceki bir iki yazıma göz attığınızda sonraki gelişmelerle tarzımı daha iyi anlamış olursunuz.
Aslında benim gibi yorum yazan kişilerin önceki analizleri bizleri değerlendirmek için elinizdeki kayıtlı paylaşımlarımızdır. Bunlar üzerinden ''Şu tarihte şunları yazmış. Hiç biri gerçekleşmedi'' demek daha tutarlı eleştiriler olur. Ama bunun için yazı yazıldığı gibi değil, en azından içeriğinde belirtilen konular için belli bir süre geçmesi gerekir ki, hakkaniyetli bir değerlendirme olsun. Mesela bu yazımda beklentim neymiş ve şuan ne olmuş diye bakarsanız yapılan yorumların tutarlılığını daha iyi görürsünüz.Belki de on yıldır burada analizlerim yayınlanıyor. Amacım 30 yıla yakın profesyonel sektör yaşamımın tecrübeleriyle gördüklerimi sizlere doğru aktarabilmek. Ama durum böyle iken, yazıdaki beklentilerim aynen gerçekleşmesine rağmen ''Bu arkadaşın görevi algıya oynamaktır, ona göre okuyun'' denmesini anlamak mümkün değil. Tekrar ediyorum, tüm yazılarım kayıtlı arşivde. Geriye dönük her biri için haklı eleştirileri her zaman yapabilirsiniz.
Tam aynı konuda bir yazı gönderecektim ki, yazınızı gördüm. TCMB'nın zorunlu karşılık kararlarının detaylarını çok daha ayrıntılı ve güzel bir dille anlatmışsınız. Benim yazımı paylaşmama gerek kalmamış. Elinize ve kaleminize sağlık Mahfi Hocam :)
Bu ancak kapalı ekonomiler için geçerli olur. Günümüz dünyasına uygun değil. Siz eğer ülke olarak bu denli kötü ekonomik verilere sahip olmasanız, hiç kimse üzerinizde bu oyunlara kalkışamaz. Önce her alanda yapısal reformlar yapılmalıdır. Ama bunda ekonomi anlaşılmasın sadece. Demokrasi, seçim güvenliği ve seçim sistemi, adil ve güvenli bir yargı sistemi, çok iyi bir eğitim. sistemi, kamu ihale yasasının adil düzenlenmesi, insan hak ve özgürlükleri gibi bir çok diğer güven arttırıcı reformları anlamak gerekir.
Seçime bir hafta kala bu atak yaşanırsa bu benim için manipülatif bir ataktır. Bunun için yaratılan % 1000'leri gören swap faizleri de seçime yüksek kurla girmenin oy kaybı yaratacağı endişesidir. Ama kuru tutacağım diye swapta görülen bu seviyeler kur dışında başka alanlarda da derin hasar yaratıyor. O nedenle sadece bir pazartesi yok diyorum. Bence yazıyı bir daha okuyun bakalım aynı sonuca mı varacaksınız?
Ne anlatılmak istendiğini anlayamamak da ne üzücü değil mi? Engellenen sadece kara pazartesi, o da şimdilik diye yazıyorum siz bu eleştirel sonuçları çıkartıyorsunuz. Seçim öncesi kuru tutmakla sadece bu oyunu bozmuş oluyorsunuz ama karşılığındaki diğer faturayı yaratıyorsunuz diyorum. Siz bana neler diyorsunuz. Şidmiye kadar tüm şartlar aynı iken sakin seyreden kurlar seçime tam bir hafta kala bir anda aniden bu denli yükseliyorsa bu bana göre ''İşte aynı şekilde, önümüzdeki seçimlere yönelik spekülasyonları, '' diye başlayan paragraftaki gibi spekülasyon ve manipülasyon iç içe olan bir ataktır. Yoksa son haftayı beklemeye gerek var mıydı. Hakikaten çok yazık. Benim yazılarımı biraz daha düzenli okursanız, uyarılarımın gerçek içeriklerini çok daha iyi anlarsınız.
Mahfi Bey, prof ünvanlı bir akademisyen değildir zaten. Doktora yapmış, yeminli mali müşavirlik belgesi de olan, çok değerli bir iktisatçı ve zamanın iyi bir bürokratıdır. Gayet tutarlı şekilde görüşlerini kitapları, panelleri ve yazıları ile paylaşan birisidir. Ama böyle bir sonuca nereden vardığınızı anlayamadım!
Merhaba Sinan Bey. Ne demek istediğinizi anlayamadım? Gezi olayları 2013 mayıs ayında başlamıştı sanırım. Ama o tarihte kurlarda çok ciddi bir artış ya da sorun yaşamadık. Kurlardaki hareket asıl bir 2014 sonu gibi başladı.. . Konu bu değil zaten. Muhtemelen benim ne anlatmak istediğimi kaçırdınız mı acaba diye düşünüyorum! ''gezi olaylarından beri bir çok sorun yaşadığımız için, BİST gelişmiş ülke borsaları gibi değerlenmemişti.'' derken FED, AB ve ABD ile sorunlar, şehir terörleri, canlı bomba eylemleri, Rus uçağının düşürülmesi, hain bir darbe planı, Suriye'deki riskler dahil hepsi bu sorunların içindedir. Zaten o tarhilerde bunlara değindiğim bir çok yazım var. . . Benim anlatmak istediğim, gelişmiş borsalardaki yükselişlere saydığım nedenler yüzünden tam uymamış olan BİST'de bir balon oluşmadığı için, onlar düşerken pozitif ayrışma bekliyordum. Ama şimdi de mevcut riskler yüzünden biz de düşüyoruz. BİST'in yine de iskontolu olduğunu bilmeli demek istiyorum.
Borsa şirketlerinde kamuoyuna açıklanmamış bir bilgiyi paylaşmak SPK'ya göre suç teşkil edebiliyor. Bu nedenle şirketin resmi açıklaması önemli. Diğerlerinin hepsi sadece spekülasyon olur. Benzer şekilde piyasayı manipüle etmek için de yalan bilgiler dolaşabilir. Ttkom yönetiminin bile konu hakkında bilgimiz yok dediği yerde, bizler ilgili yabancılarla bu görüşmeleri yapan kişiler olmayacağımıza göre kesin bilgi varmış gibi konuşmamız da beklenmemeli zaten:)
Bu dediğinizin hiç ilgisi yok. Ben kendi adıma olan sitemde her gün düzenli olarak bu yazıları yazıyorum ve zaman zaman da sitem dışındaki platformlarda da paylaşıyorum. Tespitiniz doğru değil. Çünkü önceki yazılarımı da görebiliyorsunuz. Misal benzer sözü bana 4 Eylül yazım''Kur Hasarı En Hızlı Borsada Onarılır!'' başlıklı yazımda da söylemişlerdi. O gün BİST 92 bindi sanırım şimdi 100 Bin. Bence sorun düzenli okumamak. Daha önceki yazılarımın da hepsi analizler kısmında yer alıyor. Yani bu yazıları okumadığınızı düşünüyorum. Yoksa bu tespiti yapmazdınız. Ama genel bir hatalı davranış da, bir hükümetin hatalı da, doğru da kararları olabilir. Yanlış kararları eleştirince muhalif, doğruyu yazınca yandaşlık olmaz ki :) Saygılarımla
Kesinlikle doğru. Eski yazılarımdan okumuş olabilirsiniz. Yapısal reformların gerçekleşmesi, katma değerli yatırımların ve doğrudan yabancı yatırımların artması, üretim reformu için kredi faizlerinin düşük olması şarttır. Ama bunun için öncesinde gerçekçi kurların oluşması gerekir. Düşük faiz gerçekçi kur politikasına geçişte yaşanacak kur artışı nedeniyle bir kaç yıl her alanda enflasyonist baskı oluşur. Bu nedenle de mecburen ilk anda faizler de artar. Ama sonrasında kur düzeyini eski yıllarda olduğu gibi yüksek faiz vererek baskılamayıp, faizleri düşürerek, yatırım ve üretim kredi faizlerini düşürdüğümüz takdirde, yaşanacak üretim reformu ile kangren olmuş ithalata dayalı fason üretim yapısından kurtulabiliriz. Yoksa yüksek faiz vermeye devam ettikçe kurlar bir kaç yıl sonra yine benzer atakları yapar. Ama tabii öncelikle kamu harcama disiplini sağlanmalı, üretime dönük olmayan kamusal harcamalarla cari açık ve bütçe açığı vermekten kaçınılmalıdır.
Sedat Bey, uyarınız için teşekkür ederim. Yazılarımı izinsiz olarak kimse kullanamaz. Sayın Sevim doğru davranmamış. Konuştum kendisi ile bilemediği için yapmış. Tekrarlamayacak. Sedat Bey, uyarınız için teşekkür ederim. Yazılarımı izinsiz olarak kimse kullanamaz. Sayın Sevim doğru davranmamış. Konuştum kendisi ile bilemediği için yapmış. Tekrarlamayacak.
Elimden geldiğince, kimsenin yandaşı ve muhalifi olmadan objektif olarak doğru gördüğümü ve inandığımı yazmaya çalışıyorum. Eleştiri en kolay şeydir. Önemli olan çözüm yöntemlerini ve yanlış olanı da söylemektir. Sistemde önceki yazılarımı da görebilirsiniz. Zaman buldukça, başlıkları ilginç gelenleri okumanızı tavsiye ederim. Görüşleriniz için teşekkür ederim.
Sevgili Okurlar! Yazılarımda iktidara eleştiriler olduğu zaman bana CHP'nin kalemi dediklerini, pozitif şeyler yazdığım zaman ise sizler gibi yandaş dendiğini görüyorum. Bence yazan ille de bir taraf olmak zorunda mı görüşlerini yazmak için? Keşke yandaşlık mantığı ile değil de, yazıların içeriklerindeki konuları değerlendirseniz. Yanlış gördüğünüzü yazsanız daha doğru olur. Kim bilir belki benim kendimce bakışım yanlıştır da sizlerin uyarıları ile bakış açımı değiştiririm. Söz uçar, yazı kalır. Tüm yazdıklarım gördüğünüz şekilde kayıt altında. Zaman nasılsa haklıyı çıkartır.
Biraz kısa olmuş ama bu da yeter derken? Yazı çok uzun geldiği için şaka yaptınız diye düşünüyorum. Doğru değil mi :) Oldukça uzun ve detaylı bir yazı çünkü. Ben kontrol için okurken bile uzun buldum.
Görüyorsunuz ki, ancak % 2.3 büyüyeceğimizi tahmin etmiş olan Fitch, bu görüşünü % 4.7 olarak revize etti. Bence bu oranın bile düşük kaldığını göreceğiz. Şimdi ratingçiler için yazdıklarımı daha iyi anlıyorsunuzdur!