Finansal piyasalar için oldukça hareketli günlerden geçiyoruz. Hem yerel hem de global piyasalar önemli haberlerle spekülatif fiyatlama davranışı oluşturmaktadır. Gelecek dönemde gündem maddelerine yönelik haber akışları varlık fiyatları üzerinde yol haritası oluşturabilmek adına kritik bir önem arz etmektedir.
Bu süreçte dikkatimizi çeken temel gelişmeleri Borç Limiti, Büyüme, ABD Merkez Bankası Fed’in ayrışması ve 2. Tur Cumhurbaşkanlığı seçimi olarak izah edebiliriz.
Borç limiti anlaşmazlığı finansal piyasaların ana odak noktalarından birisi olurken ABD Hazine Bakanı Yellen yeterli nakdin 1 Haziranda biteceğine yönelik önemli bir açıklama yapması sonrasında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in ABD’nin kredi notunu negatif izlemeye alması dikkat çekti. Her ne kadar ABD Başkanı Biden ve Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy son görüşmeler neticesinde anlaşmaya yakın olduğu vurgusu yapılsa da konuya ilişkin 29 Mayıs – 02 Haziran haftası gelecek haber akışları dikkatle takip edilecektir.
22 – 26 Mayıs haftası haber akışı içerisinde Büyüme gündemi oldukça meşgul etti. PMI verileri ile başladığımız büyüme temasını Almanya ve ABD’den gelen büyüme verileri tamamladık. PMI tarafında hizmet sektörüne yönelik önemli iyimserlikler söz konusu olsa da İmalat tarafında sorunlar devam etmektedir. Avrupa’nın lokomotif ülkesi Almanya imalat sektörüne yönelik daralma hızını artırırken ABD uzun zamandır ilk defa kritik eşik bölgesi 50 seviyesi altına sarktı. Büyüme cephesinde ilk etapta PMI verilerini dikkate alırken asıl gündemimizi meşgul eden konu ise Almanya’nın yüzde 0,3 daralarak hem beklenti altında kalması hem de teknik açıdan resesyona girdiğinin magazinsel haberinin izlenmesidir. Buna karşın ABD yüzde 1,3 ile beklenti üzerinde kalan bir büyüme performansı sergileyerek piyasalara enflasyon ile mücadele edin mesajı vererek Fed üzerinde baskı oluşturmasına olanak tanıdı.
ABD Merkez Bankası Fed üyeleri son dönemde geleceğe yönelik faiz beklentileri konusunda ayrışan bir profil izlemektedir. Zaten piyasalar ile Fed arasında önemli bir ayrışma söz konusu, bu ayrışmaya bir de Fed üyelerinin kendi içerisindeki ayrışması dikkat çekmektedir. Enflasyon her ne kadar manşet tarafta yüzde 5,00 altında seyretse de çekirdek tarafta istenilen düşüşlerin olmayışı bu ayrışmanın en temel gerekçesi olarak karşımızdadır. Bu açıdan gelen verilerin Fed’e yönelik beklentiler üzerindeki değişim dikkat çekiyor. Şuan Haziran toplantısında faiz artırım ihtimali yüzde 40’lara çıkarken henüz ana senaryo olarak izlenmese de Temmuz ayına yönelik faiz artırım ihtimali neredeyse yüzde 50. Bu açıdan Fed faiz artış döngüsüne son verecekken bu süreçte bir adet daha faiz artırım yapma ihtimali gündemi oldukça meşgul etmektedir. Bu açıdan 14 Haziran Fed toplantısı kritik olmakla birlikte ilgili toplantıya kadar 2 Haziran Tarım Dışı İstihdam ve 13 Haziran Enflasyon verisi sonucu da konuya ilişkin yol haritası olması beklenmektedir.
Küresel piyasalar önemli gelişmelerle hareketli bir süreç izlerken içeride Cumhurbaşkanlığı 2. Tur seçimi için geri sayım başladı. Erdoğan ile Kılıçdaroğlu mücadelesinde galip gelecek kişi hem parlamento ağırlığına sahip ittifakla eş koordinasyon ile ilerleyebilecek mi hem de ekonomi politikalarında nasıl bir yol haritası oluşturacak sorusunun cevabı için önemlidir. Özellikle Türkiye'de yatırım denince akla gelen Dolar, Altın ve Borsa, seçim sonrasındaki politik ve ekonomik aksiyonlarda kendisine bir strateji belirlemesi beklenmektedir.
2022 yılında yüzde 200’e yaklaşan performans ile yatırımcıların rüya görmesini sağlayan borsamız 2023 yılının ilk yarısındaki negatif performansı ile yatırımcıların rüyasından uyanmasını sağladı. Alternatif yatırım araçları, geleceğe yönelik enflasyon muhasebesi ve faiz politikasındaki olası yukarı yönlü beklentiler borsa tarafındaki iyimser havayı törpülerken enflasyondaki baz etkisi ile oluşan geri çekilmeye karşın yılı yüzde 50 çevresinde sonlandırma ihtimali yatırımcıların şirketlere ortak olma beklentisini yılın ikinci yarısında ön plana taşıyabilir. Bu doğrultuda psikolojik 5000 bölgesinde baskı gören Bist100 endeksinde 52 haftalık ortalama 4180 seviyesi üzerindeki seyrin devamlılığı sağlanabilirse orta - uzun vadeli görünümde 5000 üzerinde yeni bir reaksiyon ve TL bazlı zirve seviyesi 5750 ihtimalini ön plana taşıyabilir. 4180 seviyesi altında yer alacak haftalık kapanışta ise borsa için bir süre daha olumsuz bir algı gündemimizi meşgul edeceği gibi yeni aksiyonlar için fiyatın dengelenmesi gerektiği hususu göz ardı edilmemelidir.
Seçim sonrası en çok takip edilecek finansal varlıkların başında ise hiç şüphesiz Dolar TL gelmektedir. Adil değer konusunda rakamların havada uçuştuğu bir ortamda Dolar’daki yükseliş nereye kadar devam edebilir konusuna verilebilecek en rasyonel cevap yabancıların dövizini bozmaya ikna olabileceği ve ihracatçının rahatlıkla iş yapabildiği bir kur seviyesi olarak izah edilebilir. Fiyatlama açısından Mayıs 2011’den bu yana yükseliş trendini her fırsatta destekleyen 13 aylık ortalama 17,95 seviyesinden geçmekle birlikte Dolar TL ilgili ortalama üzerinde pozitif trend görünümünü 24,00 – 24,50 bölgesini temsil eden Fibonacci trend hedef bölgesine taşımak isteyebilir. Biraz daha yakın vade olarak incelediğimizde de haftalık bültenimizde yer verdiğimiz Envelope göstergesi şu sıralar 20,35 ve 20,75 seviyelerini işaret etmektedir.
1300 Lira seviyesine ulaştıktan sonra ons bazında gerçekleşen düşüşlerden etkilenerek kar realizasyonu izlediğimiz Gram Altın yatırımcıların takip ettiği bir diğer finansal varlık olarak karşımızdadır. Özellikle de yurt içi yatırımcıların güvenli limanı olarak bildiğimiz Gram Altın’da hem Dolar TL hem de Ons Altın’ın gelecek dönemdeki olası yükselişi ile birlikte potansiyelinin üzerinde bir performans ile yatırımcıların yüzünü güldürebilir. Fiyatlama açısından Ocak 2015’den bu yana yükseliş trendi her fırsatta destekleyen 10 aylık ortalama 1130 seviyesinden geçmekle birlikte Gram Altın ilgili ortalama üzerinde pozitif trend görünümünü 1375 – 1400 bölgesini temsil eden Fibonacci trend hedef bölgesine taşımak isteyebilir.
Son dönemde 100 seviyesini dip kabul etme konusunda önemli adımlar atan Klasik Dolar endeksi 89 günlük üssel hareketli ortalama 102,85 seviyesi üzerindeki seyri ile 100 – 106 bandının üst noktasına göz kırpan bir profil oluşturmaktadır. Yeni dönemde gelecek önem derecesi yüksek haberlerle birlikte endeks 106 – 100 bandı içerisindeki seyrine devam edecek mi sorusunun cevabı önemlidir.
Dolar Endeksi ve ABD tahvil faiz oranındaki yükseliş eğilimi değerli metaller üzerindeki baskıyı kuvvetlendirmektedir. Ons Altın tüm zamanların zirvesi seviyesini 2078 olarak revize etmesine karşın 2000 dolar üzerinde kalıcı hareketler oluşturamadığı için baskı görmektedir. Yeni dönemde baskı devam ederek ana destek 1840 seviyesine doğru realize izler miyiz hususunda 1940 - 2000 seviyeleri dışındaki fiyatlama davranışını takip edeceğiz.
Borç limitine yönelik haber akışları gündemimizi meşgul ederken SP500 endeksi 2022 Ağustos’tan beri 4215 seviyesi üzerinde kalıcı bir reaksiyon oluşturamamaktır. Her ne kadar sihirli gösterge 200 günlük ortalamalar (3980 – 4050 bölgesi) endeksin pozitif bölgede kalmasını sağlasa da teyit kazanamadığı için 4500 – 4600 bölgesi beklenti geri planda kalmaktadır. Bu açıdan yeni dönemde 4215 – 3980 seviyeleri dışındaki fiyatlama davranışı takip edilmelidir.
Finansal piyasalar için önemli ve hareketli bu dönemde, siz değerli yatırımcılarımızın GCM Trader’ı aktif olarak kullanarak yatırımlarınızı yönetmenizi önemle tavsiye ederiz. Unutmayın, zamanında doğru stratejilerle hareket etmek, başarılı yatırımların anahtarıdır.