Şu günlerde Dünya finans sisteminin tarihte görülmemiş; muazzam bir depresyon dönemi içerisinde bulunduğu bir süreci hep beraber yaşamaktayız.
Yaşanan sorunlar Fİ tarihinde doğmuş olan bir sorun gibidir. Sorun tüm ülkelerin benzer tuzak sorunudur. LİKİDİTE TUZAĞI...
Yıllardır Japonya' nın ve ABD'nin pençesinde olduğu sorun, son yıllarda Avrupa ekonomisini de girdabına katmış durumda. Sorunun sonucu ise düşük ekonomik büyüme performansı.
Şu günlerde likidite tuzağı özellikle Avrupa ekonomilerini şöyle bir sarmalın içerisine sürüklemiş gözükmekte.
DÜŞÜK BÜYÜME > TUZAK > DÜŞÜK BÜYÜME > DÜŞÜK GELİR > DÜŞÜK YATIRIM > DÜŞÜK BÜYÜME > DÜŞÜK GELİR > YÜKSEK İŞSİZLİK > DÜŞÜK VERGİ GELİRLERİ > YÜKSEK CARİ BORÇLAR > DÜŞÜK YATIRIM > DÜŞÜK GELİR > DÜŞÜK BÜYÜME > PARASAL TUZAK
Avrupa yıllardır içerisinde bulunduğu bu sarmaldan çivi çiviyi söker mantığıyla çıkmaya çalışıyor. ECB geçtiğimiz günlerde faiz indirimine gitti ve bence bu nedenle bir karış daha bataklığın dibine girdi. ECB ilerleyen günlerde ise tekrar faiz indirimine gideceği sinyalini veriyor.
Bu gelişmeler parite üzerinde vur abalıya misali aşağı yönlü güçlü baskılara yol açıyor. Aslında kur tarafından baktığımızda düşük Euro kuru orta vadede Avrupa kıtası için olumlu da düşünülebilir ancak kısa vade de düşük parite' nin özellikle Türkiye' ye yaramadığı kesin. Hem ihracatçı için hem de İthalatçı için düşük parite düşük tansiyon etkisi yaratıyor.
Bu analizlerle birlikte ve Euro' nun gelecek günlerde de kan kaybetmeye devam edeceği varsayımıyla ( ECB faiz indirimi , Yunanistan'ın Euro para birliğinden çıkarılacağı varsayımın temeline dayanır) parite de 1. 20 nin altı olan 1. 18 seviyelerinin önümüzdeki günlerde test edilebileceğini bekliyorum.
Peki paritenin 1. 18 seviyelerinin kredi not indirimimizle ne alakası olabilir?
Şöyle ki Avrupa tarafı pariteye vurdukça ve FED dolar tarafında genişleme anlamında bir adım atmadıkça içeride dolar kuru yükseliyor. Bakın bu gün itibariyle parite etkisiyle dolar/ TL 1. 82 seviyelerine kadar yükseldi benzer bir hesaplama yöntemiyle paritedeki bu seviyelerden ortalama % 5 lik bir değer kaybı dolar kuru üzerinde ortalama yaklaşık % 8. 5 lik bir değer artışına yol açabilir. Bu da dolar TL kuru nun 1. 96 seviyelerine işaret eder. İşte o gün küçük Amerika diye inandırıldığımız Türkiye' nin sarmalı başlar.
Yüksek kur > yüksek enflasyon > yükselen faizler > ülkeyi terk eden sıcak paralar > aşırı değerlenmiş yüksek kur > özel sektör borç kabusu > şirket iflasları > cari açığın yüksekliği > banka sendikasyon kredileri sıkıntısı > hızlı sıcak para çıkışı > yıl sonu şirket karlarının kur üzerinden ABD ye transferi.
Güçlüyüz.
Sevgiler.
Son söz: PARA ASLA UYUMAZ HEP TEK GÖZÜ AÇIKTIR. ( fırsatı bulunca gitmek için)
Mustafa ÖZTÜRK