ABD on yıllık tahvil faizlerinin yüzde 1,64 seviyesine kadar yükselmesi piyasalarda risk iştahını zayıflatmaya devam ediyor. ABD'deki aşılanma çalışmaları ekonomiye yönelik daha iyimser beklentileri beraberinde getirirken, ABD borsaları tahvil faizindeki yükselişe rağmen normalleşme çabası içerisinde yer alıyor. Özellikle Nasdaq tarafında yükselişler bir miktar zayıf kalırken, Dow Jones endeksinde toparlanma çabası dikkat çekmekte. Tahvil faizlerindeki bu yükseliş ons altın tarafını baskılarken, son dönem açıklanan pozitif ABD verileri ile doların kazançlı görüntüsünü korumaya devam ettiği görülüyor. ABD’de Michigan Tüketici Güven Endeksi'nde meydana gelen kayda değer artışa bir de haftalık bazda azalan işsizlik maaşı başvurularının eklenmesi ekonomiye dair toparlanma ibareleri sinyali oluşturuyor. Ayrıca New York Empire State İmalat Endeksi’nin Mart ayında 17,4 ile beklentileri aştığını görüyoruz. Diğer taraftan bu hafta önemli merkez bankaları kararları ön planda olacak. Özellikle Fed taraftan gelecek dönem projeksiyonlarının açıklanacak olması haftaya dair önemli gelişmeler içerisinde yer almakta.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, Biden yönetiminin ekonomiye 1,9 trilyon dolarlık pandemi yardımı sağladığı bir dönemde ABD'nin enflasyon risklerinin yönetilebilir olduğuna yönelik mesajlar vermeye devam ediyor. Diğer taraftan ABD’ye ilişkin yürürlüğe geçen teşvik paketinin istihdam tarafında ciddi toparlanmaya yol açması bekleniyor.
Tüm bu gelişmelerin akabinde ons altın fiyatlarında 1725 seviyesi üzeri fiyatlamaların korunması durumunda yükselişlerin 1745 ve 1765 direnç seviyeleri çerçevesince hız kazanması beklenebilir. Ancak olası bir 1725 seviyesi altı oluşabilecek fiyatlamada geri çekilmelerin 1710 ve 1685 destek seviyesince hız kazandığını görebiliriz.