Bu yazı Investing.com için özel olarak kaleme alınmıştır.
ABD’de faizlerin artmasıyla birlikte, hisseler göreceli bazda daha pahalı hale geldi. Geçtiğimiz 10 yılda, S&P 500’ün 10 yıllık tahvil faizine kıyasla değerini ölçmenin en iyi yöntemlerinden biri S&P 500’ün temettü verimiydi. Bu değerleme aralığı istikrarlı bir şekilde piyasalardaki tepe ve dipleri işaret etti.
Temettü Verimi vs. Tahvil Faizi
Bu ilişkide kayda değer bir değişimin olmadığını varsayarsak, farkın artık açılmaya yer bırakmayacak bir noktaya geldiğine inanabiliriz. Bu da ya 10 yıllık tahvil faizinin düşmesi, ya da S&P 500’ün temettü veriminin yükselmesi gerektiği anlamına geliyor. Ancak geçmişte, genellikle düşen S&P 500 oldu ve bu da temettü verimini yükseltti.
2008 mali krizinden sonra, farkın %1 ya da üzerine açılmasının ardından S&P 500’ün bir gerileme yaşamadığı tek zaman, 2014’tü. Diğer her dönemde, hisseler zirvelerden ciddi gerilemeler yaşadı ve bu da nihai olarak endeksin temettü veriminin yükselmesine yol açtı. Buna 2010, 2011 ve 2018’de tanık olduk. Aynı şeyin 2022’de de yaşanıp yaşanmayacağını göreceğiz, ancak farkın daralması için temettü veriminin yükselmesi oldukça mantıklı.
Kazanç Verimi vs. Tahvil Faizi
Bir diğer seçenek ise, S&P 500’ün kazanç verimini, 10 yıllık tahvil faiziyle kıyaslamak. Burada fark Nisan ortasında %1,4 civarına geriledi. Bu da S&P 500’ün kazanç veriminin yükselmesi, ya da daha iyisi, S&P 500’ün daha yüksek faizli ortama uyum sağlamak amacıyla düşmesi gerektiğini gösteriyor.
S&P 500’ün ne kadar düşmesi gerektiği biraz oynak bir hedef, çünkü 10 yıllık tahvil faizinin ne kadar yükseleceğine ya da düşeceğine bağlı. Ancak hisselerin uzun süredir tahvil faizine karşı bu kadar pahalı hale gelmediği açık ve özellikle de faizler yükselmeye devam ederse, hisseler bir zayıflamaya karşı savunmasız durumda. Faizler yükseldikçe, genel olarak hisseler üzerindeki etkisi de o kadar güçlenecek ve muhtemelen hisse fiyatlarında tanık olduğumuz kazanımları sınırlayacak.
Faizlerde artış süreci sebebiyle, hisselerin yakın gelecekte tarihi zirvelerine geri dönmesi çok düşük bir ihtimali gibi görünüyor. Fed’in faiz artışlarına dair sözünü tutması durumunda, faizlerdeki yükselişin acısını daha fazla hissedebilirler.