- Çin'in petrol talebindeki artışın yavaşlaması, Hindistan'ın talebinin ise önümüzdeki yıllarda hızlanması bekleniyor.
- Hindistan'ın akaryakıt tüketimi, büyük ölçüde altyapı geliştirme için artan bitüm talebi nedeniyle Mart ayında yeni bir rekora ulaştı.
- İşte petrol piyasası katılımcıları için öne çıkan faktörler
Birçok banka ve kuruluş, Çin ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerdeki petrol talebinin 2023'ün ilk yarısında artacağına inandıkları için petrol fiyatlarının bu yaz üç haneli rakamlara ulaşacağını tahmin ediyordu.
Çin'in talebi sıfır vaka politikalarının sona ermesinden bu yana arttı, ancak bu artış birçok kişinin beklediği kadar çok veya hızlı olmadı. Öte yandan, Hindistan'ın petrol talebi bu yıl hızla arttı. Mart ayında Hindistan, petrol talebinin bir göstergesi olarak kabul edilen yakıt tüketiminde yeni bir rekora ulaştı.
Bazı analistler önümüzdeki on yıl içerisinde Hindistan'ın petrol talebindeki artışta dünyanın birincil kaynağı haline geleceğini öngörüyor. Şu anda Çin, küresel petrol talebi artışının yaklaşık %50'sini oluşturuyor, ancak Çin'in petrol talebi önümüzdeki yıllarda daha az hızla artarken, Hindistan'ın petrol talebi artış hızının artması bekleniyor.
Hindistan'da gelecekteki petrol talebi artışının kaynaklarını önceki yazılarımda incelemiştim. Hindistan'ın önümüzdeki on yıl içinde neden küresel petrol talebi artışının önemli bir kaynağı haline gelmesinin beklendiğini görmek kolay. Ancak bu, Hindistan'ın petrol talebinin bu yıl artacağı anlamına gelmiyor. Hindistan'ın yakıt tüketimi bu yıl yüksekti, ancak Mart ayında günlük 4,83 milyon varile ulaşmasının nedeni büyük ölçüde bitüm talebinin normalden önemli ölçüde yüksek olmasıydı.
Bitüm, yol yapımında asfalt için kullanılan, çok az rafine edilmiş bir petrol ürünüdür. Dizel, benzin ve jet yakıtı gibi yakıtların tüketimi de güçlü seyretmiş olsa da bitüm tüketimi kadar artmadı.
Bitüm talebindeki büyük sıçrama muhtemelen Hindistan hükümetinin altyapı harcamalarını artırmasıyla bağlantılı. Bu da petrol talebi artışındaki bu hızlanmanın Hindistan hükümeti altyapı geliştirme için para harcamaya devam ettiği sürece süreceği anlamına geliyor. Bu aynı zamanda yüksek talebin inşaat sektöründeki dalgalanmalara da tabi olduğu anlamına geliyor.
Örneğin, muson mevsimi yaklaşıyor ve inşaat bu aylarda yavaşlama ya da durma eğiliminde. Yatırımcılar, Hindistan'da kısa vadede çift haneli talep artışının zayıf olduğunun ve hükümetin parasının bitmesi ya da iktidar partisinin yaklaşan seçimlerden sonra bu kadar para harcamasına gerek olmadığına karar vermesi halinde Hindistan'ın talep artışının yavaşlayabileceğinin farkında olmalı.
Bununla birlikte, yatırımcılar Çin'deki birçok eyaletin ekonomik büyümeyi teşvik etmek için tasarlanmış büyük kalkınma programları başlatmaya hazırlandığının da farkında olmalı. Bloomberg'e göre, Çin'in bölgesel hükümetlerinin yarısından fazlası bu yıl ulaşım, elektrik üretimi ve yeni sanayi merkezleri gibi büyük altyapı programlarına para harcayacaklarını açıkladı.
Bu planlar hayata geçirilirse, hükümet harcamaları geçen yıla göre %17'ye varan oranda artabilir. Wood Mackenzie tarafından yapılan bir analize göre, bu tür bir inşaat artışı Çin'in petrol talebini yıl içinde günlük 1,4 milyon varil artırabilir.
Devlet destekli inşaatların Çin ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerdeki petrol talebi artışını nasıl etkileyeceği düşünüldüğünde, piyasa katılımcılarının mevcut hükümetin türünü de göz önünde bulundurması önemli.
Çin'in merkezi olarak yönetilen komünist siyasi sistemi, demokratik bir siyasi sisteme sahip olan Hindistan'a kıyasla Çin'in ilan edilen inşaat projelerini takip etme olasılığının daha yüksek olduğu anlamına gelmekte. Hindistan'da yeni bir hükümetin seçilmesi altyapı harcamalarının sonunu getirebilir, bu nedenle piyasa katılımcıları Hindistan'dan daha değişken bir petrol talebi büyümesi beklemelidir.
Açıklama: Yazar bu makalede bahsi geçen hiçbir menkul kıymete sahip değildir.