BIST 100’de Siyasi Risk Geride mi Kaldı? Sıradaki Adım: Zirve mi Düzeltme mi?

Borsa İstanbul’da geçen haftadan bu yana gözlenen yüksek volatilite, yeni haftayla birlikte yerini daha dengeli bir fiyatlamaya bırakmaya başladı. Ekonomi yönetiminin kararlı mesajları, düzenleyicilerin eşgüdümlü hamleleri ve uluslararası yatırımcılarla doğrudan iletişim kurulması, piyasalarda güveni kademeli olarak artırdı. Bu proaktif yaklaşıma bağlı olarak BIST 100 endeksinde de daha istikrarlı bir fiyatlama süreci izlenmeye başlandı.

Özellikle TCMB, BDDK ve SPK’nin son günlerde attığı destekleyici adımlar, sadece likidite ve risk yönetimi açısından değil, yatırımcı algısı üzerinde de olumlu etkiler oluşturdu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın Citi (C) ve Deutsche Bank (DB) ev sahipliğinde uluslararası yatırımcılarla gerçekleştirdiği toplantı, ekonomi yönetiminin iletişim stratejisinde netlik ve kararlılık ilkesinin korunduğunu vurguladı. Bu toplantıda vurgulanan en önemli başlıklar arasında, programdan sapma olmayacağı, kur atağının yapısal değil geçici olduğu ve TCMB’nin elindeki araç setinin gerektiğinde devreye alınacağı ve piyasadaki dalgalanmanın ekonomi politikalarından kaynaklanmadığı mesajları öne çıktı.

Türkiye’nin 5 yıllık CDS priminin yeniden 300 baz puanın altına gerilemesi ve TL’nin ertesi gün vadeli offshore piyasada %180’in üzerini gören örtülü getirisinin %45 seviyelerine kadar çekilmesi, risk algısındaki normalleşmenin somut yansımaları olarak öne çıkıyor. Bu gelişmeler, hem yerli yatırımcının hem de uluslararası yatırımcıların risk iştahında belirgin bir toparlanmaya işaret ediyor.

BIST 100 özelinde bakıldığında ise, son günlerde sert yükselişlerle birlikte işlem hacminde de güçlü bir artış söz konusu. Özellikle dün endeksteki %4,48’lik değer artışı ve hisse senetlerinin %98’inin pozitif kapanış yapması, teknik görünümün yanı sıra temel güven algısının da iyileştiğine dair önemli bir işaret. İşlem hacminde %80 üzerindeki BIST 100-tüm hisse oranı, kurumsal yatırımcı etkisinin giderek arttığını gösteriyor.

Diğer yandan BDDK’nin bankalara yönelik attığı sermaye dostu adım da bu süreçte kritik öneme sahip. Hisse geri alımında edinilen payların çekirdek sermayeden düşülmeyecek olması, banka hisseleri açısından doğrudan pozitif bir unsur olarak değerlendirilirken, endekse de destek sağlayan faktörler arasında yer aldı. Bu adım, ilerleyen günlerde olası yeni geri alım programlarını da teşvik edebilir.

TCMB’nin açıkladığı reel kesim güven endeksinin Mart ayında artış göstermesi ve Türkiye Varlık Fonunun ilk kez Hazine garantisi olmadan sendikasyon kredisi sağlaması gibi başlıklar, Türkiye ekonomisine duyulan güvenin farklı kanallarda güçlendiğine dair önemli bulgular. Bu gelişmelerin yurt içi piyasalar üzerindeki etkisinin önümüzdeki dönemde daha kalıcı bir şekilde hissedilmesi beklenebilir.

Son bir haftalık fiyat dalgalanması piyasanın siyasi gelişmelere ne kadar duyarlı olduğunu gösterdi. Borsa İstanbul, alınan ekonomik kararlara pozitif tepki verse de siyasi olaylara yönelik kırılganlığın devam ettiğinden bahsedebiliriz. Bu yüzden piyasa, bu günlerde yaşanabilecek her türlü gelişmeyi hızlı şekilde fiyatlama eğiliminde. Bu da yatırımcıların temkinli kalmasını sağlıyor. 

Diğer yandan, BIST 100’de son günlerde gözlenen güçlü tepki alımları, ilk etapta teknik bir toparlanma olarak başladı. Ardından makroekonomik ve politik desteğin yeniden fiyatlandığı bir süreç başladı. Kur oynaklığının sınırlanması, döviz talebindeki düşüş ve net portföy girişleri, bu eğilimin sürdürülebilirliği açısından büyük öneme sahip. Ancak her ne kadar görünüm olumluya dönüyor olsa da piyasa bir noktada iç taraftaki siyasi çatışmanın yanında küresel faiz ortamı ve jeopolitik riskler gibi faktörleri de dikkate almaya başlayacak.

BIST 100’de Teknik Görünüm

BIST 100, geçen haftaki %16,5’lik sert düşüşün ardından bu hafta ortasında %7,5’lik bir toparlanma kaydetti.

Günlük grafikte geçen haftanın ikinci yarısındaki sert düşüş ve ardından hızlı toparlanma eğilimi “ayı kapanı” olarak tabir edilen bir görünüm oluşturdu. Endeks, hafta başında 9.000 puanın altını test etti. Ancak ardından alınan önlemler piyasayı destekledi ve talep hızla arttı. Endeks, son iki günde geçen haftanın son iş günündeki kayıplarını geri aldı. BIST 100, bugün önemli bir destek alanı olan 9.700 puanı geri kazanma çabasında. 

Endeksin 9.700 üzerinde zemin oluşturduktan sonra toparlanmanın daha kararlı olması için kısa vadeli üstel hareketli ortalamaların kümelendiği 9.900 puan alanının kazanılması gerekiyor. Haftalık kapanış 9.900 puan üzerinde gerçekleşirse geçen haftaki siyasi depremin olumsuz etkisinin telafi edilebileceğini görebiliriz. Bu hafta dip seviyelerden gelen tepki alımlarının ardından günlük grafikte Stokastik RSI’ın da yönünü yukarı çevirmesi bir yükseliş sinyali olarak değerlendirilebilir. 

Politik açıdan yeni bir kriz yaşanmaması durumunda BIST 100, ılımlı toparlanma eşliğinde yeniden 10 bin puan alanına geri dönebilir. Borsaya yönelik desteğin devamı ise bir sonraki zirve bölgesinin 11.400-12.000 alanında oluşmasını sağlayabilir. 

Öte yandan toparlanma 9.900 seviyesine takılırsa bu sefer satış baskısının artabileceğini görebiliriz. Bu durumda 9.700 puan önemli destek noktası olarak takip edilecek olup olası kırılımında 9.300’e doğru bir geri çekilme görebiliriz.

Sorumluluk Reddi: Bu makale yalnızca bilgilendirme amacıyla yazılmıştır. Herhangi bir şekilde varlık satın almayı teşvik etme amacı taşımadığı gibi yatırım yapmak için bir talep, teklif, tavsiye veya öneri teşkil etmez. Her türlü varlığın birden fazla bakış açısıyla değerlendirildiğini ve oldukça riskli olduğunu, dolayısıyla herhangi bir yatırım kararının ve buna bağlı riskin yatırımcıya ait olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı hizmetimiz bulunmamaktadır.