Petrol piyasası son haftalarda arz ve talep tarafındaki gelişmelerin yanı sıra jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerden kaynaklanan dalgalanmalara sahne oldu.
Son günlerde jeopolitik risklerin azalması ve ABD'de kasırga etkisinin sona ermesi, petrol üzerindeki baskıyı azaltan unsurlar arasında öne çıkarken, piyasanın gündemi şu anda arz-talep dengesine kaymış durumda. Petrol fiyatlarına dair son önemli gelişme ise OPEC+ ittifakından geldi.
OPEC+ ittifakı, zayıf talep ve OPEC dışı arzın piyasaları baskılaması sebebiyle Aralık ayına planlanan üretim artışını erteleme kararı aldı. Bu karar, WTI ve Brent ham petrol fiyatları üzerinde olumlu bir etki yaratarak WTI'ın %3'ün üzerindeki bir yükselişle 72 dolara, Brent vadelilerinin ise 75 dolara kadar yükselmesine neden oldu. Böylece ham petrol vadelileri, geçen hafta ortasında bulduğu destekle toparlanma sürecini devam ettirdi.
Buna ek olarak Libya ve İran gibi ülkelerden gelen üretim artışları OPEC'in arz kısıtlamalarıyla dengelenmeye çalışılıyor. İttifakın kararı piyasalarda olumlu karşılansa da talep tarafındaki zayıflık, fiyatların uzun vadede baskı altında kalabileceği şeklinde yorumlanabilir.
İran’ın günlük petrol üretimini 250.000 varil artıracağı haberi piyasalar için önemli bir arz artışı sinyali olarak öne çıkıyor. İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Rıza Aref bu artışın ülkenin ekonomik büyümesine ve enflasyonu kontrol altına alma hedeflerine doğrudan katkı sağlayacağını belirtirken doğal gaz üretiminin de ciddi şekilde artırılacağına dikkat çekti.
Bu durum, petrol piyasasında kısa vadede arz fazlası yaratma potansiyeline sahipken, OPEC+’ın üretim artışını erteleme kararı, ham petrolde yıl sonuna kadar dengeli bir görünümün devam etme olasılığını artırıyor. Ancak dünya gündeminde ABD seçimleri, petrol piyasası için de önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
ABD Seçimlerinin Petrol Piyasasına Etkisi
ABD başkanlık seçimlerine yönelik anketler, yarışın son derece çekişmeli geçeceğini gösterirken seçim sonuçlarına ilişkin olası belirsizlik veya sonuçların uzaması küresel piyasalar için kısa vadede önemli bir risk olarak değerlendiriliyor.
Bu belirsizlik, yatırımcıların risk iştahını sınırlayabilir. Ayrıca ABD, dünyanın en büyük petrol tüketicilerinden biri olarak seçim sonrası politikalarla sektörü dolaylı yoldan etkileyebilir. Ülkedeki petrol talebi izlenecek politikalara bağlı olarak değişkenlik gösterebilir; şu an için belirsizliğin devam etmesi, diğer gelişmelerin fiyatlanmasına ve ham petrol vadelilerinin dar bir bantta işlem görmesine neden oluyor.
Çin’in İzlediği Politika Petrol Fiyatlarına Nasıl Yansıyabilir?
Dünyanın en büyük petrol ithalatçısı olan Çin, ekonomisindeki yavaşlamayı önlemek amacıyla mali teşvikleri artırmaya yönelik yeni adımlar atmayı planlıyor. Ulusal Halk Kongresi'nde görüşülen teşvik paketinin 10 trilyon yuanı aşabileceği konuşuluyor. Çin’in iç talebi canlandırmak için attığı bu adımlar petrol ithalatının da artmasına yol açabilir. Ancak bu teşvik paketlerinin petrol fiyatlarına etkisi kısa vadede sınırlı kalabilir, orta ve uzun vadede ise küresel petrol talebinin Çin’in ekonomi politikalarından etkilenmesi yüksek ihtimaldir.
Sonuç olarak ham petrol piyasaları arz tarafında OPEC+ ittifakının kısıtlamaları ve İran’ın üretim artışıyla dengelenirken talep tarafında ABD seçimleri ve Çin’in mali politikaları gibi çok yönlü etkenlerin etkisi altında kalmaya devam edecek.
Brent ve WTI İçin Güncel Destek ve Direnç Seviyeleri
Teknik olarak bakıldığında Brent petrol, geçen ay 80 dolar direncine takıldıktan sonra 70 dolar sınırına kadar geriledi. Geçen hafta 70 dolar sınırından destek bulan Brent vadelileri, kısa vadeli toparlanma hareketine devam ediyor. 75,85 dolar seviyesi ilk kritik direnç noktası olarak takip edilecek. Bu seviyenin üzerinde haftalık kapanışlar, 80 dolara kadar yükselişin önünü açabilir. Brent petrolün 80 dolar üzerinde fiyatlanması, küresel ekonomide canlanmanın işareti olarak görülebilir.
Alt bölgede, 75 dolar seviyesinin kırılması durumunda 73 dolardaki ara destek test edilebilir. Bu seviyenin kırılması ise düşüş eğiliminin 70 doların altına kadar devam etmesine yol açabilir. Jeopolitik risklerdeki değişiklikler ise ani fiyat hareketlerine neden olabilir.
Benzer şekilde WTI vadelileri için de 72,3 dolar en yakın direnç olarak izlenirken, 74,5 dolar ve 76,8 dolar seviyeleri bir sonraki hedefler olabilir. Kısa vadeli destekler ise 69,6 - 67,85 - 65,15 dolar olarak takip edilebilir.
Sorumluluk Reddi: Bu makale yalnızca bilgilendirme amacıyla yazılmıştır. Herhangi bir şekilde varlık satın almayı teşvik etme amacı taşımadığı gibi yatırım yapmak için bir talep, teklif, tavsiye veya öneri teşkil etmez. Her türlü varlığın birden fazla bakış açısıyla değerlendirildiğini ve oldukça riskli olduğunu, dolayısıyla herhangi bir yatırım kararının ve buna bağlı riskin yatırımcıya ait olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı hizmetimiz bulunmamaktadır.