TCMB bugün, "Türk Lirası Likidite Yönetimine İlişkin Basın Duyurusu" başlıklı açıklamasında Piyasa Yapıcılığı Sisteminin desteklenmesi amacıyla Piyasa Yapıcı bankalara açık piyasa işlemleri çerçevesinde likidite imkânı kullandırılmasına kararı aldı.
Politika faizinin 100 bp altında olacak şekilde belirlenen likidite imkanına dair merkezin açıklaması:
"Finansal piyasaların derinleşmesine ve para politikasının etkinliğinin artırılmasına sağladığı katkılar dikkate alınarak Piyasa Yapıcılığı Sisteminin desteklenmesi amacıyla Piyasa Yapıcı bankalara açık piyasa işlemleri çerçevesinde likidite imkânı kullandırılmasına karar verilmiştir.
Tanınacak limitlerle sınırlı olmak üzere gecelik vadeli repo işlemleri yoluyla kullandırılacak söz konusu likidite imkânına uygulanacak faiz oranı, Merkez Bankası politika faiz oranının 100 baz puan altında olacak şekilde belirlenecektir. Piyasa Yapıcı likidite imkânı limitleri Piyasa Yapıcı bankalarca Hazine ihalelerinden alınan Devlet İç Borçlanma Senetlerinin tutarı dikkate alınarak belirlenecek ve toplam Merkez Bankası fonlaması içerisinde sınırlı bir paya sahip olacaktır."
Pay oranı ve miktarının henüz belirtilmediği bu açıklamada merkez, az maliyetli borçlanmanın sağlanmasını yani ucuz fonlama imkanı oluşmasını hedefliyor.
Bugün yurt içinden verilere baktığımızda;
İşsizlik oranı %14,1 ve işsiz sayısı Mart’ta 1 milyon 334 bin kişi artarak 4 milyon 544 bin kişi oldu. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 4,2 puanlık artış ile %16,1; Genç nüfus işsizlik oranı 7,5 puanlık artış ile %25,2 ve 15-64 yaş grubunda bu oran 4 puanlık artış ile %14,3’e yükseldi.
İstanbul Sanayi Odası’nın raporuna göre Nisan ayında 52,2 olan İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi Mayıs’ta 51,9 seviyesine geriledi. İhracat koşullarındaki iyileşmede ivme kaybı olduğunu belirten İSO, özellikle küresel büyümedeki zayıflığın etkili olduğunu ifade etti.
Konut verisine göre, Türkiye genelinde konut satışları 2019 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %31,3 oranında azalarak 82.252 olurken yabancılara konut satışı ise % %62,5 artarak 3.925 oldu. Dövizdeki yükseliş sonrası konut satışlarındaki yerli talep giderek azalırken yabancılar içinse Türkiye’deki evlerin ucuzluk cazibesi de giderek artıyor.
Cuma günü piyasa kapanışının ardından not indirimine gittiğini açıklayan Moody’s kararı sonrası TL varlıklarda korkulan bir düşüş yaşanmadı. Moody’s’in not indirim gerekçelerinden olan rezervler konusunda ise merkezin gereken şeffaflık, açıklık ve hesap verilebilirlik ilkelerine çok uyumlu hareket etmediği görülüyor. Hatırlanacağı üzere enflasyon raporu sunumunda Çetinkaya, bu konuda gelen sorulara karşın dünyanın en şeffaf merkez bakası olduklarını söylemiş, ancak söylentiler ve kaygıları durdurmak için net ifadeler kullanmamıştı.
Rezerv konusunda piyasalardaki endişelerin devam ettiğini kabul etmek gerekiyor, bununla beraber artan bütçe harcaması ve kısa vadeli borç ödemelerinin de risk yarattığı doğru. En önemli siyasi belirsizlik ise S-400 konusu ve Moody’s de olası ABD yaptırımlarının Türkiye ekonomisi ve finansal sistemi üzerinde baskı yatacağı görüşünde.
Moody’s’in riskli gördüğü tüm gelişmeler zaten yatırımcıların da yakınen takip ettiği ve vakıf olduğu bir durum, ayrıca geçen sene yatırım yapılabilir özelliğini kısıtlayan not indiriminin ardından bu son değişiklik çok durum farkı yaratmadığı için de etkisi sert olmadı.
USD/TRY haftaya nasıl başladı?
Cuma günü 5,93’e yükselen ve haftayı 5,90 üzerinde tamamlayan kur, bugün günün ilk yarısında 5,9280’e çıkmasının ardından yönünü aşağı çevirdi ve 5,86’ya geriledi. Gelişen ülke varlıklarının düşüş yaşadığı bugün TL, günün 2. yarısında kayıplarını silerek pozitif bölgeye geçti.
Haftanın devamında Fed toplantısı en yakın ekonomik gelişme olarak izlenecek, ancak yurt içinde S-400 gerginliğine Yunanistan’dan gelen açıklamalarla Doğu Akdeniz’in de dahil olması ile bu hafta jeopolitik riskler de öne çıkabilir.
USDTRY kurunda 5,87 altındaki düşüşlerin sınırlı kalması ile kademeli olarak 6,0 ve 6,09 dirençlerine doğru yükseliş devam edebilir.