Günün Gelişmeleri
Türkiye
Dün yurt içinde TÜİK tarafından Mart ayına ait açıklanan işsizlik oranı %11,5 seviyesine yükseldi. İşsizlikteki artışta istihdamın azalması kadar iş gücüne katılım oranının da artması göze çarpmakta. Bunun bu ay ile sınırlı mı kalacağı, yoksa diğer aylara yansıyacak mı takip edeceğiz. Ancak kurlardaki artış maliyetleri artıracağından bundan sonra işverenler için zor bir süreçte başlıyor. Çünkü bu maliyet artışları ya zam olarak yansıyacaktır ya da üretimin kısılmasına yol açıp işçi çıkarımları artacaktır.
BIST 100 endeksi ise dünü %0,99 değer kaybıyla 2490,17 puandan tamamlarken işlem hacmi 39 milyar TL olarak gerçekleşti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran %2,82 ile metal ana sanayi olurken, en çok gerileyen ise %3,55 ile inşaat oldu. Konut sektörüne dair kredi faizlerinin düşürülmesi özellikle GYO ve bankacılık hisselerinde dün bir miktar pozitif hava yarattı. Bu havanın devam edip etmeyeceğini izleyeceğiz.
Fed vites artırdığında kurda yükselişlerin sertleşeceğini ve Haziran - Temmuz sonrası kur patlamasına neden olacağını ifade ediyorduk her zaman. Ancak bizim beklentimizden daha önce kur patlaması yaşama ihtimalimiz var. Yaz bitmeden kurda yeni rekorlarda gelebilir. Reel faizlerin -%32,92 olduğu bir ortamda kuru bu düzeyde tutmak imkansız. Yükselişlerin devamını göreceğiz.
Bugün yurt içinde veri akışı sakin. Hem KKM’de sistemin tıkanması, hem rezervlerdeki azalış, hem de Fed’in faiz artırım politikasını hızlandırması ile dolar endeksinin yükselmesiyle dolar/TL’de yukarı yönlü baskı arttı. USD/TRY 14,80’nin üzerinde tutunduğu sürece ilk hedef 15,65 olacaktır. Eğer bu seviye de aşılırsa 16,70 seviyesine yolculuk başlayacaktır.
BIST 100 endeksinde ise ara direnç bölgesi olan 2490'a geldik. Bu seviye kırılırsa tekrar 2562 isteği ön plana çıkabilir. 2490’nın altında ise satış baskısını sürdürecektir. BIST 100’de 2562 seviyesi geçilmediği sürece dikkatli olunması gerektiğinin altını çizelim. Çünkü satış baskısı hâlâ sürüyor.
ABD
Dün ABD’de veri akışı sakindi ancak Fed üyelerinin açıklamaları takip edildi.
Fed üyesi Waller, enflasyonun çok yüksek seyrettiğini ve ekonominin ısındığını söylerken ABD’de iş gücündeki artışın çok fazlalaştığını ve bunun enflasyonu körüklediğini, bunu da durdurmak için Fed’in daha sert faiz artırımlarına gitmesi gerektiğinin altını çizdi.
Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester, Fed'in faiz artırımlarını azaltmayı, durdurmayı değerlendirmesi için öncelikle enflasyonun ikna edici bir yavaşlama göstermesi gerektiğini ifade etti. Fed'in 75 baz puanlık bir artırıma gidilmesi olasılığını sonsuza kadar dışlamadığını belirten Mester, arz ve talebin dengeye gelmesi için çalıştıklarını ve hedeflerinin enflasyonu hedef olan %2’ye çekebilmek için her türlü harekete hazır olduklarını bildirdi. Mester, hisse senetlerindeki oynaklığın arttığına dair gelen bir soru üzerine ise "Hisse senedi piyasalarındaki oynaklık bizim maksimum istihdam ve fiyat istikrarına ilişkin uzun vadeli hedeflerimizi değiştirmiyor." diye konuştu.
Dün konuşan ABD Başkanı Joe Biden, enflasyonu çok ciddiye aldığını ve iç politikada önceliği olduğunu bildirdi. Biden, "Fed enflasyonu kontrol etmek için işini yapacaktır." derken enflasyonun nedenleri olarak koronavirüs salgınını ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'da başlattığı savaşı göstererek enflasyona katkıda bulunan bu iki ana unsurun doğasının küresel olduğunu kaydetti. Ancak bu noktada Biden’a katılmadığı vurgulayayım. Çünkü enflasyon Biden’ın bahsettiği gibi savaş sonrası başlamadı. Enflasyonun yukarı gitmesinin ana nedeni koronavirüs sonrası arz tedarikinde yaşanan sıkıntılar ve Fed’in çok uzun süre işleri ağırdan alıp bedava para dağıtarak işin ucunu kaçırmasıydı. Yani Fed’in bu noktada hatalı bir politika izlemesi zaten koronavirüs nedeniyle artan enflasyonu biraz daha körükleyerek işin içinden çıkılmaz bir hale soktu. Fed, taperinge Kasım 2021 yerine en geç Eylül 2021’de başlamalıydı.
Enflasyona katkıda bulunan yüksek enerji fiyatlarına dikkat çeken Biden, ülkede petrol ve gaz üretiminin rekor seviyelere yaklaştığını, petrolün ortalama varil fiyatının hafta boyunca yatay bir seyir izlediğini ancak benzin fiyatlarının artmaya devam ettiğini aktardı.
Dolar endeksindeki yükseliş eğilimi devam ediyor. Bugün ABD’den gelecek enflasyon verilerinin fiyatlamalarda belirleyici olacağı unutulmamalı. 103 seviyesinin üzerinde kaldığı sürece yeni hedefi 108,80 direnci olacaktır. 103’ün altında ise 100,95 - 100,45 aralığı destek bölgesini oluşturacaktır. ABD 10 yıllık tahvil faizi ise geri çekilişini sürdürerek %2,95 seviyesinde hareket ediyor. ABD 10 yıllık tahvil faizinde yükseliş sürecektir. Ancak kısa vadeli bir geri çekilme görecek miyiz, bakacağız.
Küresel bazda dolarda her düşüş bir alış fırsatı olarak yorumlanmalı. Çünkü Fed’in izlediği politikaya bakacak olursak hareketlerin daha yeni başladığını söyleyebiliriz.
Ons altın bizim kritik gördüğümüz 1830 desteğine kadar geri çekilmiş durumda. Eğer bu seviye kırılırsa ons altında daha sert satış baskısı izlenecektir. 1830 kırılmaz ise bir miktar tepki alımı gelebilir. Altında yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendiriyoruz.
Ons altındaki düşüşe karşılık dolar/TL’de ki yükseliş gram altın fiyatlarının yatay seyretmesine neden olmakta. 908 TL’de seyreden gram altında 920 önemli bir direnç. Genel olarak 920 seviyesi kırılmadıkça gram altındaki bu yükselişlerde bizim için satış fırsatı. 920 seviyesinin kırılması halinde ise yükseliş eğilimi devam edebilir. Bu yüzden bir gözümüzde dolar/TL’deki harekette olacak. Çünkü gram altında yükselişin yaşanabilmesi için dolar/TL’nin artması gerekmekte. Dolar/TL artmadıkça gram altın yükselemez. Aşağıda 884 TL destek bölgesi.
Brent petrol ise 2,5 aydır 100 dolar üzerinde tutunmayı başarıyor. 100 doların altına her gelme çabası başarısızlıkla sonuçlanıyor. Dün yine bu bölgeden dönerek yükseliş yaşarken bu sabah 104 seviyesine hareket ediyor. Yaz aylarında yeni tepeler beklediğimiz petrolde düşüşleri alım fırsatı olarak görmek mantıklı olacaktır. 108,65 kritik. Bu seviyenin kırılması halinde yükselişler sertleşebilir. Aşağıda ise 95,47 hâlâ önemli bir destek bölgesi olarak karşımızda durmakta.
ABD borsaları beklediğimiz gibi kademeli satışları sürdürüyor. Dün destek bölgelerinden tepki alımı yaşadılar. Bugün bu desteklerin kırılıp kırılmayacağını izleyeceğiz. Şayet bu destekler kırılırsa düşüşler hızlanacaktır. Kırılmazsa bir süre tepki alımları gerçekleşebilir.
Bugün ABD’de kritik enflasyon verileri açıklanacak. TÜFE’nin aylık bazda %0,2 açıklanması beklenirken yıllık bazda %8,1’e gerilemesi bekleniyor. Çekirdek TÜFE’nin aylık bazda %0,4 açıklanması beklenirken yıllık bazda ise %6’ya gerileyeceği tahmin ediliyor. Ancak hem ABD’de akaryakıt fiyatlarında gördüğümüz yükseliş hem gıda fiyatlarındaki yükseliş hem de tüketici harcamalarında gördüğümüz yükseliş enflasyonun düşmeyeceğini, aksine yükselebileceğinin işaretlerini veriyor. Verileri yakından izleyeceğiz. Veriler sonrası piyasalarda oynaklık artabilir.
Euro Bölgesi
Dün Euro Bölgesi’nde, Almanya’da açıklanan ZEW ekonomik güven endeksi -29,5 puana yükselirken Euro Bölgesi’nin genelinde de ZEW ekonomik güven endeksinin -34,3 puana yükseldiğini izledik. Ukrayna - Rusya savaşının Avrupa ekonomisi üzerindeki olumsuz etkisi sürüyor. ZEW Başkanı Achim Wambach yaptığı değerlendirmede, yatırımcıların ekonomide bir kötüleşme beklediklerini, ancak bu kötüleşmenin yoğunluğunun önceden beklenenden daha az olduğunu vurguladı.
Dolar endeksinde gördüğümüz güçlü alımlar euro/dolar paritesinde bir süredir satış baskısı yaratıyor. Ancak parite bu noktada 1,0490 seviyesinde tutunmayı başardı. Paritede 1,0770 bölgesine doğru tepki alımlarının gelmesini bekliyoruz. 1,0490'ın kırılması halinde ise tekrar satış baskısının hızlanacağı ise unutulmamalıdır. Avrupa borsaları dünü finans sektörü öncülüğünde yükselişle kapattı.
Bugün Euro Bölgesi’nde Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde’ın yapacağı konuşma takip edilecek. Lagarde’ın faizlere ilişkin konuşma yapması da bekleniyor. Lagarde faiz mesajı verirse euro değer kazanabilir.
Dolar/TL 14,80 seviyesinin üzerinde kaldığı sürece yükseliş eğimi devam edecektir.
Yukarıda 15,45 seviyesinin üzerinde önce 15,65 ve arkasından 16,20 direnci test edilebilir. Aşağıda ise 15,20 desteğinin altında 14,80 ve arkasından 14,60 seviyesi test edilebilir.
BIST 100 endeksinin satış baskısı altına girdiğini söylemeye devam ediyoruz. 2490 kısa vadede belirleyici bir seviye. Bu seviye kırılmadığı sürece satış baskısı korunacaktır. Üstünde tutunursak tekrar 2562 denemesi yapabilir.
Yukarıda 2490 direncinin üzerinde 2510 ve arkasından 2562 seviyesi test edilebilir. Aşağıda ise 2464 desteğinin altında önce 2442 ve arkasından 2400 seviyesine kadar düşüş izlenebilir.
Ons altında 1830 çok önemli bir destek bölgesi. Bu seviyenin kırılması halinde satış baskısı artacaktır. Ancak bu seviye kırılmazsa kısa vadede tekrar 1878 direnci test edilebilir.
Yukarıda 1852 direncinin üzerinde önce 1865 ve arkasından 1878 seviyesi test edilebilir. Aşağıda ise 1830 desteğinin altında önce 1817 ve arkasından 1805 test edilebilir.
Parite 1,0490 - 1,0356 arasında tutunmak istiyor. Eğer bu bölgede tutunmayı başarır ve dolar endeksi 103’ün altına kayarsa ilk etapta 1,0770 direncine doğru alımlar yaşanabilir.
Yukarıda 1,0592 direncinin kırılması halinde önce 1,0641 ve arkasından 1,0770 seviyesine yükseliş görülebilir. Aşağıda ise 1,0526 desteğinin altında önce 1,0490 ve arkasından 1,0356 seviyesine kadar düşüş izlenebilir.
Euro/TL’de son günlerde parite etkisiyle düşüşler söz konusu. 15,70 - 16,50 bant eğilimi önemini korunuyor. Düşüşler alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.
Yukarıda 15,26 seviyesinin üzerinde önce 16,50 ve arkasından 16,70 direnci test edilebilir. Aşağıda ise 16,02 desteğinin altında 15,85 ve arkasından 15,68 seviyesi test edilebilir.