- 2020 4. Çeyrek sonuçlarını 27 Ocak Çarşamba günü piyasa kapanışının ardından yayınlayacak
- Gelir Beklentisi: 26,31 milyar dolar
- Hisse Başına Kâr Beklentisi: 3,16 dolar
Üçüncü çeyrekte kaydettiği etkileyici geri dönüşe bakılırsa, Facebook (NASDAQ:FB) yarın yayınlayacağı çeyreklik raporda bir kez daha güçlü satış figürleri açıklamaya hazır gibi görünüyor.
Satış gelirlerinin geçen yıl aynı döneme göre %21 artarak 26,31 milyar dolara, hisse başına kârın ise geçen yıl aynı dönemdeki 2,56 dolara kıyasla 3,16 dolara yükselmesi bekleniyor.
Bu güçlü tahminlerin arkasında, salgın sebebiyle tüketicilerin alışverişlerinin büyük bir bölümünü internet üzerinden gerçekleştirdiği tatil dönemindeki güçlü dijital reklam harcamaları var. Sosyal medya devinin bu cephede hayal kırıklığı yaratabileceğine dair bir işaret de bulunmuyor. Facebook genellikle temkinli öngörülerde bulunup, sonrasında beklentilerin üzerine çıkma eğilimine sahip.
Ancak zorlu geçen birkaç çeyrek sonrasında görünümeki bu iyileşmeye rağmen, Facebook hissesi son üç aydır bir aralığın içinde sıkışmış durumda. Mart çöküşünden güçlü bir şekilde toparlanmanın ve Ağustos'ta rekor bir zirveye ulaşmanın ardından, FB hisseleri son çeyrekte %4 değer kaybetti.
Yeni bir güçlü çeyrek Facebook hisselerinin bu zayıf dönemden kurtulmalarını sağlayabilecek mi?
Bunun cevabını bulmak biraz zor. California merkezli şirket benzeri görülmemiş regülasyon zorluklarıyla karşı karşıya ve bu zorluklar şirketin geleceğine yönelik belirsizliği artırdı.
ABD'li rekabet kurulu yetkilileri ve bazı eyaletler, Facebook'un Instagram ve WhatsApp'ı satın almasının yasalara aykırı olduğunu belirterek, şirketi bölmek amacıyla Aralık ayında dava etti. Yetkililere göre bu anlaşmalar, rekabeti yasadışı bir şekilde ortadan kaldırma çalışmalarının bir parçasıydı.
Düzenlemecilerin En Büyük Saldırısı
Bu davalar, Facebook'un tarihinde düzenlemecilerin kendisine yönelik en büyük saldırısını temsil ediyor. Bunun öncesinde ABD Adalet Bakanlığı, Ekim ayında Alphabet (NASDAQ:GOOGL) şirketine yönelik bir dava açmıştı.
Bloomberg'e göre Google ve Facebook'a karşı açılan bu davalar, Adalet Bakanlığı'nın Microsoft'a (NASDAQ:MSFT) 1998'de açtığı davadan bu yana en önemli monopoli davaları.
Bu zorluklarla birlikte, yatırımcıların Facebook'un uzun vadede varlığını sürdürebilecek bir işletme olup olmadığına karar vermeleri gerekiyor. Facebook aynı zamanda, kullanıcılarından nasıl veri toplayabileceğine yönelik bazı sınırlamalarla karşı karşıya.
Avrupalı düzenlemecilerin yakın zamanda aldığı ve Avrupalı kullanıcıların verilerinin ABD'ye yollanmasını yasaklayan karar, bu sınırlamalardan biri. Wall Street Journal'a göre şirket karara itiraz etti.
CEO Mark Zuckerberg Ekim ayında analistlerle gerçekleştirdiği görüşmede, "İnsanların verilerini ve gizliliğini korurken, kişiselleştirilmiş ve alakalı reklamlara izin veren yeni bir düzenlemeye ihtiyacımız var," dedi. Zuckerberg'e göre sektöre getirilen kısıtlamaların aşırı seviyeye ulaşması "2021'de ve ötesinde küçük işletmelere ve ekonomik iyileşmeye zarar verebilir."
Bu risklerin ötesinde, şirket salgın sebebiyle online ticarete doğru yaşanan kaymadan en büyük faydayı sağlayan isimlerden bir oldu. Şirketin faaliyet marjı üçüncü çeyreğin sonu itibariyle %37'ydi ki bu da Wall Street'teki birçok yöneticinin sadece rüyasında görebileceği bir figür. Instagram, Messenger ve WhatsApp da dahil olmak üzere her ay Facebook ürünlerini kullanan kişi sayısı geçen yılki 2,82 milyardan 3,21 milyara yükseldi.
Sonuç
Edindiği kötü şöhrete rağmen, Facebook'un hissesi pozisyonunu korumaya devam ediyor. Bu da şirketin faaliyetlerinin sektördeki pozisyonunun güçlülüğünü gösteriyor. Düzenleme alanındaki risklerin büyük bir bölümünün hissede çoktan fiyatlandırıldığı düşünülürse, FB hissesinin çözülmesi yıllar alabilecek regülasyon davalarına katlanabilecek uzun vadeli yatırımcılar için cazip bir seçim olduğunu düşünüyoruz.