Yeni güne yeni seviyelerle başladık. USD/TRY 16,23, EUR/TRY 18,40, GBP/TRY 21,62 ve gram altın 942 TL'ye çıkarak yeni zirveyi gördü. Dövizdeki yükseliş son derece korkutucu boyutlarda. Sebebini ise defalarca belirttik ve herkesin bildiği üzere uygulanmaya başlanan ancak bir tülü piyasaların ikna olmadığı Yeni Ekonomi Programı ya da Türkiye Ekonomi Modeli...
TCMB, 2019- 2020 dönemi içinde de faiz indirimleri yapmıştı, fakat döviz bu denli yükselmemişti, şimdi neden bu kadar hızlı yükseliyor? O dönem içinde de TL oldukça hasar almıştı, fakat birincisi o dönemde küresel riskler bu kadar fazla değildi, ikincisi de hatalarda ısrarcı olunması tepkileri artırdı.
Pandemi başında tüm ülkeler ciddi hasar aldı, bir sene sonra baz etkisiyle toparlanma var gibi göründü, ama etkisini yavaş ve derinden hissettiren enflasyon belirginleşince pandeminin hasarları da daha net okunur oldu. Tam olarak böyle bir süreç içindeyiz. Dünyada enflasyon çok büyük bir sorun haline geldi, kaynaklara ulaşımda da sıkıntı var ve böyle olunca enflasyon sorunu 2022'de de en önemli başlık olacaktır.
Pandemi öncesi durumu değerlendirdiğimizde gelişmiş ülkelerde faiz düşüş çünkü enflasyon da düşük, gelişen ülkelerde ise bazıları çok hassas çünkü iç dinamikleri ve dışa bağımlılıkları yüksek, bazıları ise üretici ülke olduklarında daha kontrol edilebilir bir ekonomiye sahip. Türkiye bu noktada kırılganlığı en yüksek ülkeler arasında yer alıyordu, çünkü siyasi, jeopolitik ve ekonomi tarafında tansiyon hep yüksekti. Pandemi öncesinde de ekonomideki en büyük sorun para ve maliye politikasıydı. Sürekli bakan ve başkanların değişmesi, kısa vadeli planlarla sonuç alınamaması ve gerçekten enflasyonla mücadeleye odaklanılmaması nedeniyle TL değer kaybediyordu.
Şimdiki duruma baktığımızda, faizi düşük olan ülkelerde enflasyon son yılların zirvesinde yani o ülkelerde de faiz ve enflasyon makası son derece yüksek ve zaten o ülkelerde uzun zamandır para biriminin reel getirisi yok. Ancak enflasyonun artmaya devam edileceği öngörüldüğü için parasal genişlemeden çıkılıyor, ardından da faiz artışları başlayacak. Gelişen ülkelerde de faiz enflasyon makası açıldığı için merkez bankaları faiz artışına başladı. Burada amaç şu: Maliyet enflasyonu arz ve tedarik sorunları nedeniyle yüksekken talep tarafında kısıtlayıcı olmak. Bu nedenle faiz artırımı yapılıyor. Yani enflasyona neden olan ilk etken küresel olurken bunu lokal olarak dizginlemek gerektiği biliniyor. Bu yıl birçok ülke merkez bankası bu nedenle faiz artırdı.
Türkiye'de ise enflasyon hep yüksekti ve bu sürece zaten yüksek enflasyon oranıyla yakalandı. Ancak zamanın ve koşulların hiç uygun olmadığı bu dönemde aksi bir politikada ısrarcı olmanın neticesinde enflasyon daha da yükseliyor, kur rekor kırıyor, risk primi de alarm veriyor. Öte yandan politika faizi indirilirken piyasalarda faizler yükseliyor. Bu denli zıt durumların bir tek açıklaması var: Denenen bu strateji piyasalara güven veremiyor, riskler daha da artıyor ve bu da TL'ye değer kaybettiriyor. Dolayısıyla dış etkenleri konuşmak yersiz, çünkü dışsal faktörlerden değil bu nedenlerden bu durumlar yaşanıyor.
TCMB metninde diyor ki Mart sonuna kadar bu politikayı uygulayacağız, sonra bakacağız, işe yaramış mı, hedeflediğimiz yatırımlar olmuş mu, ihracattan çok kazanmış mıyız, bu kazanç diğer açıkları kapatmış, enflasyon ve kur kendiliğinden düşmüş mü? Son derece riskli ve maliyetli bu yeni denemenin en kötü tarafı da gelir kaybı. Enflasyondaki artışın ilk çeyrekte hızlanması kaçınılmaz olacak ve kur ile enflasyon birbirini beslerken vatandaşın gelir kaybı da artacak.
TCMB, bu uygulamadan vazgeçip hızlı bir faiz artış sürecine girebilir, ancak çok geç kalınmanın da bedelleri olacaktır. Bu yazıyı okuyan tüm değerli okuyucularımız zaten bunları düşünüyordur, bunu yetkililer de hesaplıyorlardır ama bedeli bu kadar ağır olacak risk alınmış durumda. Haliyle bizler gidişatı değerlendirmekten başka bir şey yapamıyoruz. Dövizde de analiz yapılacak bir durum olduğunu düşünmüyoruz. Dün 14,80 ile güne başlayan dolar kuru PPK öncesi 15,28'e çıktı, sonra 15,80'lere gitti ve şimdi ise 16,23'te. Böylesi bir yükselişin analizi olamaz. Hepimizin bildiği gibi her yükseliş fiyatlarda artış demek, kayıp demek.