Bu makale 13.09.2018 tarihinde İngilizce olarak yayınlanmıştır
Bu haftanın başında piyasalar petrol fiyatlarında büyük artışlar gördü. Hatta petrol teknikleri emtianın dibi gördüğünü işaret edebildi. Ancak jeopolitik temeller volatiliteyi yönlendirmeye devam edecek gibi görünüyor. Bu ve sonraki hafta petrol fiyatını etkileyebilecek gelişmeler şöyle:
1. Petrol fiyatları bu hafta yükseldi ancak bu, gidişatın bir göstergesi değil
Petrol fiyatları bu hafta, bir önceki hafta ABD stoklarında yaşanan düşüşler üzerine yükseldi. Brent 12 Eylül Çarşamba günü 80 doları gördü. Petrol fiyatlarını artıran diğer bir faktör, yatırımcıların yeni İran yaptırımlarının daha önce varsayılandan çok daha büyük etki edeceğine dair beklentileri. Analistler şimdi, İran’dan gelen 15 milyon varil kadar günlük üretimin piyasadan çekilebileceğini, Suudi Arabistan’ın petrol üretiminde daha önce tahmin edildiği miktarda artış yapamayacağını ve ABD’nin kayaç petrol sanayisinden gelen üretimin, daha fazla boru hattı kapasitesinin mevcut olacağı 2019 yılına kadar esasen durağan olacağını tahmin ediyor. Bu inançlar Ekim vadeli petrol fiyatlarını artırıyor. Piyasa izleyicileri hatırlamalı ki, bunlar yalnızca öngörü. Kayaç petrol üretimi, daha önce tahmin edildiği kadar hızlı olmasa da, büyümeye devam ediyor. Ayrıca, Suudi Arabistan petrol ihracatını artırmaya yine kuşkusuz karar verebilir.
2. İran’ın spekülatif depolaması yeniden gündemde
ABD’nin İran petrol endüstrisine karşı yaptırımları Kasım ayı başına kadar yürürlükte değil. Ancak, Tanker Trackers İran’ın hali hazırda kıyı şeridindeki tankerlere petrol depoladığını bildiriyor. Tanker Trackers analizlerine göre, tankerlere geçici petrol depolamak, petrol üreticisi ülkeler arasında yaygın bir durum. Buradaki fark, 15,3 milyon varil petrol ve kondensat toplayan bu tankerlerin planlı bir varış noktası olmaması. Tanker Trackers raporuna göre, İran bir önceki yaptırım turu sırasında 40 milyon varil petrol ve kondensat depoladı. Yaptırımlar sona erdikten sonra, İran tüm bu spekülatif deposunu sattı. Bir önceki yaptırımlar henüz yürürlükte iken, İran’ın bu spekülatif deposundan el altından satış yaptığına dair kimi şüpheler var. Bu defa, petrol piyasası izleyicileri İran’ın toparlamakta olduğu petrol ve kondensat miktarını ve yaptırımlara karşı bir hamle olarak spekülatif deposundan petrol sevk edip etmediğini yakından izlemeli. Yaptırımlar bittiği zaman (eğer biterse), İran bu petrolü muhtemelen olabildiğince çabuk bir şekilde satacak, ki bu da yaptırımların neden olduğu fiyat artışlarına karşı baskı uygulayabilir.
3. WTI/Brent arasındaki fark büyüyor ve bu ABD’nin petrol ihracatı için iyi bir durum
WTI ve Brent arasındaki fark şu an yaklaşık 10 dolar. Bu, ABD’nin petrol ihracatını özellikle İran’dan ithal edilen petrol yerine yenisini arayan Güney Kore ve Japonya için çekici hale getirdi. ABD’deki petrol üreticileri indirim sunuyor. ABD ile ticari çekişme yaşayan Çin dışındaki diğer Asya alıcıları avantaj sağlıyor. Bu büyüyen fark, Brexit’in Kuzey Denizi petrol üretiminde işgücü eksikliği ile sonuçlanabileceği korkularını da artırıyor. Bununla birlikte, Aberdeen parlamentosu (İngiliz petrol endüstrisinin çoğu bu bölgede) bu korkuları “korku tellallığı” olarak adlandırdı ve yersiz olduğunu söyledi.
4. Florence Kasırgası yaklaşıyor ancak benzin fiyatları genel anlamda etkilenmemiş olabilir
Petrol ürünlerini taşıyan Kolonyal ve Plantasyon boru hatlarının kuzey bölümleri, Florence Kasırgası’nın Kuzey ve Güney Carolina’yı vurduğunda etkileyebileceği bölgelerden geçiyor. Bu durum, kuzey bölümlerindeki boru hatlarına zarar verebilecek enerji kesintilerine neden olabilir. Kuzey Carolina, Virginia, Washington DC, Maryland, Delaware ve muhtemelen New Jersey etkilenebilir ve sonuç olarak benzin fiyatlarında geçici artışlar görebilir.