Brent Petrol 70 $ Seviyelerini Aşabilir mi?
ABD; Rusya ve Suudi Arabistan’ı geride bırakarak dünyanın en büyük petrol üreticisi konumuna yükseldi. ABD’nin petrol üretim hacmindeki genişlemeye bağlı olarak küresel çapta bir arz fazlasının oluşması, fiyatların düşmesine neden oldu. Dünya petrol üretiminde %40 paya sahip OPEC ise üretimi bir miktar kısma kararı alarak karşı hamlede bulundu. Üretim miktarındaki düşüş, petrol fiyatlarının yılbaşından bu yana yaklaşık %30 artmasına neden oldu. Geçtiğimiz günlerde, OPEC’in Nisan ayında yapılması beklenen toplantıyı iptal ettiğini duyurması, piyasa analistleri tarafından üretimdeki kesintilerin ilk toplantı tarihi olan Haziran ayına kadar devam edeceği şeklinde yorumlandı.
ABD ve OPEC hattında durum böyle iken, Kuzey denizinin Brent petrolü enerji piyasası açısından daha da önemli hale geldi. Dünya petrol arzının %66’ının fiyatı belirlenirken Brent petrol referans alınıyor. Brent petrol fiyatının dünya enerji piyasası için oldukça önemli bir gösterge niteliğinde olmasının sebebi; yaklaşık 100 Milyon varile ulaşan günlük petrol üretimi içerisinde diğer petrol türevlerine nazaran üretiminin daha kolay olmasından kaynaklanmaktadır. ABD’de teknoloji ve inovasyona bağlı olarak kaya petrolü üretiminin artması, WTI petrol fiyatlarının düşmesine neden oldu. Kuzey Amerika’daki ‘’kaya petrolü devrimi’’ WTI’ın fiyatını Brent’ten daha ucuz hale getirirken, küresel petrol fiyatlarını da aşağı çekti.
Global yatırım bankalarının piyasa analistleri; ABD ile OPEC üyesi ülkelerin arasında petrol fiyatlarının 60-70 $ seviyesinde dengeye geldiğini, bu bandın dışına taşacak fiyatların iki taraftan birini olumsuz etkileyeceğini öne sürmektedirler. Petrol fiyatlarının 65 $’ın üzerine çıkması, harcanabilir geliri azaltması, dolayısıyla da ABD’nin büyüme ivmesini yavaşlatması beklenilmektedir. Nitekim, Trump da fiyatlar 65 $’ın üzerine çıktığında OPEC’in petrol üretimini kısmasını eleştirdi. Fiyatların 65 $’ın altına gerilediği tam tersi bir senaryoda ise, petrol ihracatçısı ülkelerin neredeyse tek ihraç kalemlerinin petrol olması sebebiyle milli gelirleri bu durumdan olumsuz etkilenecektir. ABD ve Suudi Arabistan arasındaki 350 Milyar USD’ye yakın silah satışı anlaşması ve diğer ticari işbirlikler dikkate alındığında; petrol fiyatlarındaki dengeyi, öngörülemeyen risklerin değiştireceğini söyleyebiliriz. Diğer bütün koşullar sabitken, petrol fiyatlarının yatay bir seyir izleyeceğini öngörüyoruz. Bu süre zarfında, dünya ticaret hacmi ve küresel büyüme rakamları petrol fiyatlarını belirleyecek temel faktörlerden olacaktır. Petrol fiyatlarını kısa ve orta vadede arz miktarı belirleyecekken, uzun vadede ise fiyatları talep miktarı belirleyecek.
Makroekonomik ve politik gelişmeler Brent petrol fiyatını nasıl etkileyecek?
Uluslararası Enerji Ajansı ve ABD Enerji İdaresi gibi kurumların uzun vadeli projeksiyonlarına göre, petrol önümüzdeki yıllarda da üretimde kullanılan ana enerji kaynağı olmaya devam edecek. Üretimde yeni teknolojilerin kullanılması; maliyetleri, dolayısıyla da fiyatları geriletecek bir faktör olarak karşımıza çıksa da, kısa vadede arz miktarı belirleyici olacaktır. Petrol fiyatlarına ilişkin bir tahminde bulunabilmek için kısa vadede arz kaynaklı, uzun vadede ise talebe yönelik gelişmelerin takip edilmesi gerekmektedir.
Petrol fiyatları son 1 yılda küresel gelişmelerin de etkisiyle 50 $ ile 85 $ arasında hareket ederek, oldukça dalgalı bir seyir izledi. Önümüzdeki süreçte brent petrol fiyatında; küresel ekonomik gelişmeler, ABD-Çin ticaret anlaşması, OPEC’in üretim politikası, MARPOL sözleşmesi, Venezüella ve İran’a yönelik yaptırımlar, OPEC dışında kalan ülkelerin üretim politikası gibi parametreler belirleyici olacak.
Brent petrolün fiyatında kısa vadede arz miktarı belirleyici olacakken, küresel ticaret hacmindeki istikrarın bozulmadığı, MARPOL’ün ek olarak günlük 500 Bin varil talep yarattığı, OPEC’in üretim politikasını değiştirmediği süreçte ise kısa vadede 60-70 $ bandında hareket etmesini bekliyoruz.
ABD-Çin arasındaki ticaret anlaşmasının gerçekleşmediği, buna bağlı olarak dünya ticaret hacminin küçüldüğü, OPEC’in üretimde önemli değişiklikler yapmadığı ve jeopolitik risklerin olmadığı bir senaryoda brent petrol fiyatının orta vadede yeniden 50 $ seviyelerine gerileyeceğini öngörüyoruz.
ABD ve Çin’in ticaret anlaşmasına vardığı bir projeksiyonda ise, Çin’in artacak petrol talebine bağlı olarak fiyatların 70 $ seviyesine yükseleceğini öngörüyoruz. Petrol fiyatlarının son dönemde, ABD-Çin ticaret anlaşması beklentisi ile bağlantılı olarak yükseldiğini söyleyebiliriz. Bunlara ek olarak; petrol fiyatları, Venezuela'ya yönelik yaptırımlar ve OPEC'in üretim kısıntıları ile yukarı yönlü bir destek bulmuştur, ticaret görüşmelerinin sonucuna göre ise yönünü tayin edecektir.
Alan Yatırım - 21.03.2019