Geçen hafta hızlanan ve bu hafta başında da yükselen ABD tahvil faizinde %1,50'li seviyelerde durulma var, buna bağlı ABD Dolar Endeksi de 92,0 seviyesinde sakinleşti, ancak enflasyonda artış beklentisi henüz piyasalardaki en önemli fiyatlama olarak sürüyor, bu nedenle risk iştahındaki azalmanın da bittiğini söyleyemiyoruz. Bugün açıklanacak çekirdek enflasyon değişimi önemli.
Teknik olarak fiyatlamalara bakacağımız bugünkü raporumuzda;
BİST 100, Şubat ayının ikinci yarısındaki düşüşün ardından sene başı kazançlarını silmişti, ancak bu ayki %6'ya yakın yükselişle tekrar pozitif tarafa geçti. Seviye olarak 1.570 puana doğru ilerleme görüyoruz. Ocak'taki rekor sonrası 1.575 puanı gören endekste yine bu seviyeyi direnç olarak izliyoruz. Ancak önemli gördüğümüz nokta düşüşler, çünkü trend içinde düşüş seviyelerindeki duraksama yükselişin hızı ve güvenilirliği için oldukça önemli. 1.490 puan üzerini alım bölgesi, bu seviye altında ise 1.433 puanı kritik eşik olarak gördüğümüzü daha önceki raporlarımızda belirtmiştik. Şubat ayındaki düşüşle 1.433 puan korundu ve gelen alımlarla yeniden yükseliş devam ediyor. Endekste devam edecek yükselişlerin 1.575 puan yakınında ivme kaybetmesi olasılığı var ve bir süre 1.550'li seviyelerde fiyatlama görebiliriz.
BİST Bankalar, Şubat ayında 1.337 puana gerilemesinin ardından bu ay bir miktar (%1,70 kadar) toparlama gösterse de hala oldukça zayıf bölgede. Endeksin son aylardaki hareketine baktığımızda 1.500 puan altı satış bölgesi olarak görüldü ve endeks 25 Ocak itibarıyla bu seviye üzerinde tutunamadı. Yıllık bazda %11 kayıp veren endekste orta vadede 1.500 puan altı satış bölgesi olurken kısa vadede ise 1.398 puan altında hızlanmalar oluyor. Bunu Şubat sonunda tekrar gördük. Şimdiki düzeltmeler henüz 1.398 puan üzerinde kalıcı olamıyor, bu da endeksteki negatif ayrışmanın da devam edebileceğine işaret ediyor.
Teknik seviye olarak 1.398 puan altında 1.300 puanı izliyoruz. Toparlanmalarda ise 1.425-1.450 puan aralığında satışlar görebiliriz.
Borsaya her geçen gün yerli yatımcı ilgisi artsa da yabancıların çıkışı devam ediyor, son haftadaki değişimi yarınki verilerden göreceğiz, ancak özellikle yabancının bankacılık tarafından çıkıyor olması da tedirgin yaklaşımın devam ettiğini gösteriyor.
BİST Sanayi, sene başı itibarıyla %18'e yakın getiri sağladı, BİST Bankalar ise %11 değer kaybetti ve aradaki makasın artması, hisselerdeki ayrışmanın devam etmesi, üzerine kısa süreli işlem yapan ardından faiz tarafına geçen yabancı ile borsadaki hareketlerin temelde destek bulmaması kaygı verici, ancak bu demek değil ki yükseliş olmayacak keza dünya borsalarında da temelde uyuşmasa da rekorlar görüyoruz, ama bu hızlı yükselişlerin ana senaryodaki görünümü bozacak en ufak bir gelişmeyle de sert bozulduğunu unutmamak gerekiyor. ABD'de enflasyon fiyatlamalarının hızlanması ise endeksler üzerindeki en kötü senaryo ve güçlenen dolar gelişen ülke varlıkları için de riskin artması demek.
Kur tarafındaki hassasiyeti son haftalarda yeniden gördük. Bir gün en çok kaybeden olan TL, sonraki gün en çok telafi eden oluyor. Oynaklığın artması ve yükseliş sonrası geri çekilmelerin yukarda kalması ters ikame yani dövizden TL'ye dönüş için de yerleşiklere istenen güveni veremiyor. Bir tarafta söylemler ikna edici olmaya çalışırken diğer taraftan fiyat yükselince döviz talebinde de azalma olmuyor. Son haftadaki değişimi yine yarınki istatistiklerde göreceğiz.
USD/TRY kurunda 7,66 üzerinde 7,87'yi izliyoruz, düşüşlerde ise 7,42'yi ilk destek olarak görüyoruz.