👀 Efsanevi Yatırımcıların Portföylerini Tek Tıkla KopyalaÜcretsiz Kopyalayın

BDDK’nın Son Kararı

Yayın Tarihi 26.06.2022 09:31

Kararı İlgilendiren Mevzuat

Türkiye’de döviz vb. konularda düzenleme yapan kanun 1930 tarihli 1567 Sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Kanundur. Bu kanun; hükümete ulusal paranın değerindeki dalgalanmayı önleme açısından cezai yaptırımlarla desteklenen düzenleyici karar alma yetkisi tanıyor ve ilke olarak sermaye hareketlerini ağır biçimde kısıtlıyordu. Kanunun birinci maddesiyle; döviz, tahvil, hisse senedi, değerli madenler ve taşlar, bunlardan yapılmış her türlü eşya ve değerler ve ticari senetlerle ödemeyi sağlayan her türlü araç ve belgelerin memleketten ihracı veya memlekete ithalinin düzenlenmesi ve sınırlandırılması konusunda bakanlar kurulu yetkili kılınıyordu (günümüzde yetki Cumhurbaşkanına aittir.)

1989 yılında Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar, 1567 Sayılı Kanunun hükümete verdiği yetkiye dayanılarak, yürürlüğe kondu. Bu karar; 1567 Sayılı Kanun ile yurda ithali ve yurttan ihracı kısıtlanan (hatta bir anlamda yasaklanan) döviz, tahvil, hisse senedi, değerli madenler vb. ithal ve ihracını serbest bıraktı. Böylece Türkiye, sermaye hareketlerinin yasaklanması/kısıtlanmasından sermaye hareketlerinin serbest bırakılmasına geçmiş oldu. Bu kararla Türkiye’deki kişilerin, kurumların döviz bulundurmaları, döviz hesabı açabilmeleri, yurt dışına döviz transferi, değerli madenlerin, taşların ihraç ve ithali, ihracat bedellerinin tasarrufu serbest bırakılmış oldu. TL’nin yabancı paralar karşısındaki değeri konusunda yetki önce Merkez Bankasına verildi, sonra da piyasaya terk edildi. Böylece Türkiye sermaye hareketlerinin kısıtlanmasından serbest bırakılmasına geçmiş oldu.

32 Sayılı Kararın uygulama ve yürütme yetkisi veren 20’nci maddesine göre Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu kararın uygulamasını sağlamak üzere her türlü önlemi almaya, miktar belirlemeye ve miktar değiştirmeye yetkili kılındı.

BDDK Kararı

Bankacılık Kanunu’nun 93’üncü maddesi BDDK’ye Bankacılık Kanunu çerçevesinde, finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışması, malî sektörün gelişmesi, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması için gerekli önlemleri alma yetkisini veriyor. BDDK, bu yetkiye dayanarak 24 Haziran 2022 tarihinde aldığı 10250 sayılı kararla bankalar ve finansal kuruluşlar dışında olup da bağımsız denetime tabi şirketlerin bankalardan kredi kullanabilmesini sahip oldukları 900 bin doların üzerindeki yabancı varlıkları TL’ye çevirmeleri koşuluna bağladı. Doğal olarak karara konu olan ve kredi kullanmak durumunda olan şirketler sahip oldukları yabancı varlıklardan 900 bin doların üzerinde olanları büyük olasılıkla kur korumalı mevduata çevirecekler bir yandan kur korumalı mevduat uygulaması başarılı görünürken bir yandan da dolarizasyon da düşmüş gösterilecek. Oysa daha önce bir yazımda da değindiğim gibi kur korumalı mevduat hesapları, iddia edildiği gibi TL hesapları olarak değil yabancı paraya endeksli olmaları nedeniyle döviz mevduat hesabı olarak kabul edilmesi gereken hesaplardır. O nedenle burada toplanan parayı yabancı para mevduatın içinde saymak gerekir ki o durumda dolarizasyon azalmamış tam tersine TL’den de kur korumalı mevduata geçiş olduğu için artmıştır.

Çelişkiler

Burada üzerinde durulması gereken bir başka konu bu kararın bir yabancı para kısıtlaması kararı mı olduğu yoksa kredilerin yönlendirilmesine ilişkin bir karar mı olduğu meselesidir.

Bu kararı BDDK’nın almış olması, kararın, kredileri yönlendirmeyi amaçlayarak alınmış olduğu görünümünü sağlamayı hedefliyor. Bu, gerçekte olduğu gibi bir yabancı para kısıtlamasıysa, kararın, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından alınması gerekirdi.

Nasıl takdim edilirse edilsin bu bir kredi düzenleme veya yönlendirme kararı değildir. Kredi düzenleme veya yönlendirme kararı kredilere tavan konulması (kredi plafonu), kredi kullanımına süre ya da miktar kısıtlaması getirilmesi, kredi faizlerinin sınırlandırılması veya yükseltilmesi gibi bir takım önlemlere dayanır. Bu karar, bunlardan çok farklı olarak kredi kullanımı için gerekli koşullar arasına belli bir miktarın üzerinde yabancı para bulundurulmaması koşulunu getirerek krediyi değil dolaylı yoldan yabancı parayı hedef almaktadır. O nedenle bu kararı alma yetkisi BDDK’nın değildir. Bu karar Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar çerçevesinde ve Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından alınması gereken bir karardır.

Kararın BDDK eliyle alınması bir yanlışlık sonucu olamaz. Burada amaç bu kararın 32 sayılı kararla ilgisi olmadığını ve dolayısıyla sermaye hareketlerinin kısıtlanması anlamına gelmediğini göstermektir. Oysa bu karar çok açık bir sermaye kısıtlamasıdır.

Sonuç

2021 yılı Eylül ayında ekonomi politikasında tarihi bir yanlış yapılmış ve popülist baskılara yanıt vermek için Merkez Bankası faizi düşürmeye yönelmiştir. Merkez Bankası’nca politika faizi (haftalık repo ihale faizi) yüzde 19’dan kademe kademe yüzde 14’e düşürülürken, kurlar yükselmeye ve peşi sıra enflasyonu sürüklemeye başlamıştır. Faiz indirimleri başlamadan önce USD/TL kuru 8,65, enflasyon da (TÜFE) yüzde 19,58 idi. Bugün USD/TL kuru 16,88, enflasyon yüzde 73,50’dir.

Faiz indiriminin her alanda yarattığı büyük hasarı faizi artırmadan giderebilmek için kuru bastırabilmek amacıyla bugüne kadar milyarlarca dolar rezerv satılmıştır. Kur korumalı mevduat hesapları yürürlüğe konularak hiç gerek yokken Hazine’ye milyarlarca liralık faiz yükü yüklenmiştir. Bütçe, yıl ortasında neredeyse sıfırdan yeniden yapılmak zorunda kalınmıştır. Kur korumalı mevduat hesapları ödemesi ilk altı ayda yasa dışı olarak ödenmek durumunda kalınmış, bütçe hakkı hiçe sayılmıştır. Bütün bunlara ek olarak şimdi de dolaylı yoldan yine yetkiler aşılarak sermaye kısıtlaması yoluna gidilmektedir.

Faizi doğru belirlerseniz tek başına çözüm getirmez ama yanlış belirlerseniz bin türlü bela getirir.

Orijinal Makale

Son yorumlar

Sıradaki makale yükleniyor...
Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.