Koronavirüsün Çin ekonomisi üzerinde yarattığı hasarın küresel ekonomiye ne ölçüde sirayet edeceği en büyük sorun olurken Euro Bölgesi, Japonya, Avustralya ve Güney Kore gibi Çin ile en çok ticaret içinde olan ülkelerin son ayki göstergelerindeki sert düşüş durumun tahmin edilenden daha büyük olduğunu gösteriyor. Hasarın yüksek olması ve virüsün de yayılmaya devam etmesi nedeniyle piyasalardaki satışlar da giderek derinleşti. Dün Asya ve ABD borsalarındaki satışlar hızlanırken gelişen ülke piyasalarında da kayıplar arttı. MSCI Türkiye Endeksi ise açık ara en çok kayıp veren endeks oldu, bunun sebebi ise jeopolitik risklerin artması.
Küresel taraftaki duruma baktığımızda;
-Virüsün artık sadece Çin ekonomisine büyük hasar verip küresel ekonomi üzerinde sınırlı kalacağı algısı bozuldu. Son göstergelerdeki düşüş maliyetin küresel ekonomi üzerinde de yüksek olduğunu gösteriyor.
-Euro Bölgesi tarafında bölge üzerindeki riskler hali hazırda devam ederken virüs nedeniyle ticaret gelirleri ve buna bağlı üretimde de düşüşler yaşanmasıyla ECB’nin bu yıl içinde faiz indirimine gitmesi olasılığı çok kuvvetlendi.
-ABD kanadında ise göstergeler diğer ülke göstergelerinden pozitif ayrışıyor. Özellikle PMI, istihdam ve satışlarda son ayların en iyi artışı yaşandı. Enflasyon aylık olarak beklenti altında kalsa da yıllık bazda beklentilerin biraz üzerinde dahi çıktı, lakin küresel ekonomiyi bu kadar zorlayan bu gelişme karşısında Fed’in izole kalması mümkün değil. Piyasalar Fed’den bu yıl içinde tek faiz indirimi bekliyor, ancak risklerin artması durumunda bu beklenti de öne çekilebilir.
- Hisselerdeki satışların hızlanması, belirsizliğin artması ve risklerin yükselmesi haliyle altına olan talebi de güçlendirdi. Ons bugün 1,636$ seviyesine çıkarak 7 yıl sonraki atağını hızlandırdı. Altın fiyatlarında 1,660$ ana hedefli beklentimizi korumaya devam ediyoruz ve bugün de önceki direnç olarak izlediğimiz 1,635$ test edildi. Geri çekilmelerin 1,580$ tabanını koruması ile altındaki yükselişlerin kısa vadede devam etmesini bekliyoruz.
Yurt içinde ise tansiyon oldukça yüksek. Rejim güçlerinin son saldırısının ardından Türkiye’nin ABD’den patriot talebinde bulunduğu haberleri ile dün TL varlıklardaki satış hızlandı. BİST 100 %2,6 kayıp verirken USD/TRY 6,10’u aştı, Gram ise rekor tazeledi.
Daha önceki raporlarımızda da belirttiğimiz gibi yurt içinde en büyük risklerin başında ABD-Türkiye ilişkileri geliyor ve son aylarda iyi-kötü bir gelişme yaşanmaması ile biraz gündem dışında kalan F35 meselesi hala oldukça kritik durumda. Öte yandan İbdlib başta olmak üzere sınır bölgelerindeki durum Rusya-Türkiye ilişkilerinde de gerginliğe neden oluyor. Siyaset çok değişkenlik barındıran bir alan ve neyin nasıl ilerleyeceği de çıkarlara göre değişir. Bu nedenle bu konudaki ön görüler de aldatıcı olabilir.
Biz fiyatlamalara dönersek;
USD/TRY kurunda son aylarda 5,87 üzerinde kalıcılık olması durumunda 6,09’s doğru alımların devam edeceğini birçok kez belirttik. Bugün bu direnci test eden fiyatta 6,15 ilk ara direnç olurken 6,22 ise kritik durumda. 2019 yılı içinde 6,22’yi deneyen kur, bu seviye üzerine çıkamadı, ancak hem küresel hem de yurt içi risklerin yüksek olduğu bu dönemde 6,22 olasılığı güçlenmeye başlıyor. Geri çekilmelerin 6,0-6,04 bandını koruması durumunda alımların devam etmesini bekliyoruz.
Hem ons hem de dolar kurundaki ataklar Gram altının bugün 321 TL’ye çıkmasına neden oldu. 318 TL direnci üzerinde 325 TL’nin görülebileceğini belirtmiştik. Ons ve dolar kurundaki yükseliş beklentisinin de korunmasıyla gramda yeni rekorlar görülebilir. 325 TL üzerinde 332 TL ve 340 TL’yi izleyeceğiz.