Bu hafta ABD’den gelecek iki önemli veri yakından izlenecek. Verilerden biri 2023 ilk çeyrek büyüme oranı olurken diğeri ise kişisel tüketim harcamaları. Bu veriler Fed’in 3 Mayıs’ta yapacağı toplantı kararında da etkili olacak.
ABD ekonomisi 2022'nin ilk iki çeyreğinde küçülerek teknik olarak resesyona girdi. Fakat ekonomi aktörleri resesyon olmadığını, çünkü ülkede işgücü piyasasının büyümeye devam ettiğini belirttiler. Üçüncü çeyrekte %3,2 büyüyen ekonomi son çeyrekte ise %2,6 oranında büyüme gösterdi. Son çeyrekte büyümeye en büyük katkı tüketimden geldi. Harcamaların arttığı dönemde konut yatırımlarında ise belirgin düşüş oldu.
2023’ün ilk çeyreğinde ABD ekonomisinin %2 oranında büyüme göstermesi beklenirken işletme ve konut yatırımlarının azalmaya devam etmesi bekleniyor. 2022’nin son çeyreğinde büyümeye destek sağlayan sanayi üretimine bağlı gruplarda da yavaşlama olması bekleniyor. Bu durum dolaylı olarak işgücü piyasasında da azalma anlamına gelse de işsizlik oranında ilk çeyrekte önemli bir değişim yaşanmadı.
Nihayetinde %2’lik büyüme içinde sektörlerin katkısı, istihdam piyasası ve harcamalardaki değişim önemli olacak. Verinin beklenti altında kalması ise bir süredir piyasaların ana gündemi olan ekonomik yavaşlama fiyatlamasının öne çıkmasına neden olabilir.
Açıklanacak bir diğer veri ise kişisel tüketim harcamaları. Adı üzerinde olan bu harcamalar kişiden kişiye göre değiştiği için enflasyon sepetine göre daha geniş bir alanı kapsıyor. Tüketicinin harcama yaptığı kalemlerdeki enflasyonu gösteren bu veri, Ocak ayında aylık %0,6 oranında fazla bir artış gösterdi ve Mayıs sonrası en yüksek oran oldu. Şubat’ta aylık %0,3’lük bir artış yaşanırken Mart’ta da aynı oranda bir artış yaşanması bekleniyor. Verinin gıda ve enerji hariç tutulan ve asıl takip edilen kısmı olan çekirdek tarafta ise oranın beklenti üzerinde gelmesi genele yayılan ve inatçı olan enflasyon algısının güçlenmesine neden olabilir.
Şimdi verilerin olasılıklarının nasıl bir düşünceye neden olacağına bakalım:
Büyümenin beklentilerden iyi gelmesi, korkulan resesyon hikayesinin biraz azalmasını sağlayabilir.
Beklenti altında bir büyüme ve özellikle ana gruplarda düşüş olması istihdamın da kendini göstermeye başlayacağı beklentisini arkasına alarak yavaşlama endişelerinin öne çıkmasına neden olabilir.
Tüketim tarafında hanehalkının gelirinin nasıl değişim gösterdiği daha doğrusu gelir ve gider arasındaki denge oldukça önemli. Buna ek olarak tüketim harcamalarının artması enflasyonun uzaklaşmadığını, yerinin sıcak kalmaya devam ettiğini gösterecektir. Dişe dokunur bir düşüş olması ise elbette olumlu.
Zayıf büyüme ve devam eden enflasyon şeklinde bir sonuç çıkması ise Fed’in artık Mayıs sonrasında durması gerektiği fikrini kuvvetlendirebilir. Ancak yıl içi faiz indirimi fikrini çok mümkün görmediğimi tekrar belirtmek isterim.
Fiyatlama nasıl olur diye soracak olursanız değerli okuyucu, verilerin manşet ve detay kısımları önemli. Hatırlayalım son istihdam ve enflasyon verilerinde ilk tepkiler manşete göre sonrasındaki tepkiler ise detaylara göre değişmişti. Bu nedenle büyüme tarafında hangi kalemin nasıl değişim gösterdiği, PCE tarafında ise çekirdek kalem ve gelir – gider dengesi önemli olacaktır.
*Bu hafta Avrupa'dan da önemli veriler açıklanacak, elbette fiyatlamalarda bu veriler de etkili olacaktır. Bölge verileri ve etkilerini ayrıca değerlendireceğim.