CapitalSpectator.com tarafından derlenen bir dizi tahminin medyanına göre, ABD ekonomik aktivitesinde üçüncü çeyrekte görülen toparlanma 4. çeyrekte de devam edecek gibi görünüyor. Rakamlar büyümede bir yavaşlamaya işaret etse de, mevcut 4. çeyrek tahmini, çıktının bu yıl ilk kez arka arkaya çeyreklik artışlar kaydetme olasılığını vurguluyor.
Bugün 4. çeyrek tahmini, 4. çeyrek GSYİH'de (mevsimsellikten arındırılmış yıllık oran) %1,1'lik mütevazı bir artışa işaret ediyor. Bu tahmin, 3. çeyrekteki %2,6'lık artışa kıyasla önemli bir yavaşlamaya. Ekonomik Araştırma Bürosu'nun resmi 4. çeyrek verileri 26 Ocak'ta açıklanacak.
Dördüncü çeyrekte büyümenin devam edeceğine dair görünüm, son zamanlarda dolaşımda olan resesyon söylemini geri itiyor, ancak iş döngüsü için tehlikenin geçtiğini varsaymak için henüz erken. Fed'in son faiz artışlarının tüm etkileri henüz ekonomiyi tam olarak etkilemedi ve bu nedenle büyümede düşüş riski önümüzdeki haftalarda gerçek ve mevcut bir tehlike.
Tersine dönen 3 aylık/10 yıllık tahvil verim eğrisi ekonomi için karanlık bir görünüm çizmeye devam ediyor. İki vade arasındaki fark Salı günü negatif bölgenin daha da derinlerine ilerledi ve yakın vadede ABD'de resesyon riskinin arttığına işaret etti.
ING'de kıdemli bir faiz uzmanı olan Antoine Bouvet, "Bu piyasalarda hiçbir şey kesin değil ama evet, [tersine dönmüş verim eğrisinin] ileride bir resesyonun güçlü bir ipucu olduğunu düşünüyorum." diyor.
Ancak şimdilik, bugüne kadar yayımlanan rakamlar hâlâ ekonomik büyümeyi yansıtıyor. Özellikle, ABD'de istihdam Ekim ayında da artmaya devam etti, ancak artış yaklaşık iki yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti. Ancak öncül bir gösterge olan ilk işsizlik başvurularının düşük seyretmesi, resesyonun yakın olmadığını gösteriyor.
Ancak önümüzdeki birkaç ay, dünyanın dört bir yanındaki ekonomilerin faiz artışlarının biriken etkileri ve devam eden Ukrayna savaşının geri tepmesiyle karşı karşıya kalacağı bir stres testi olacak.
Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) Tryggvi Gudmundsson şöyle yazıyor:
"G20 ülkelerinin giderek artan bir bölümüne ilişkin göstergeler bu yılın başlarında genişlemeci bölgeden daralmaya işaret eden seviyelere geriledi. Bu durum hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan piyasa ekonomileri için geçerli olup yavaşlamanın küresel niteliğinin altını çizmektedir."