- Tarih bize AMD hissesinin oynaklığa alışkın olduğunu gösteriyor
- Son dönemdeki gelişmeler yatırımcıları ürküttü
- Ancak bir geri sekme olası görünüyor
Geçtiğimiz yıl 29 Kasım’da, Advanced Micro Devices (NASDAQ:AMD) hissesi 161,91 dolarda tarihi bir kapanış zirvesi yaptı. Bu tarihten itibaren, hisse değerinin yarısından fazlasını kaybetti.
Ancak yalnızca bu gerçek, AMD’yi bu noktada bir alım fırsatı yapmıyor. Hisse, tarihi boyunca ciddi seviyede oynaklığa tanık oldu, ancak bu iniş çıkışlar genellikle bu kadar hızlı değildi. Hem yarı iletken sektörüne, hem de genel piyasaya yönelik yatırımcı hissiyatı, geçerli nedenlerden dolayı zayıfladı. Hisseler ucuzladı, ancak sektör bağlamında daha ucuz hale geldiler diyemeyiz.
Ancak bu düşük fiyatta, AMD özellikle cazip görünüyor. AMD, müthiş bir geri dönüş yapmayı başaran bir şirket. 2022’deki büyüme de etkileyici olacaktır. Uzun vadeli görünüm hâlâ güçlü. Yatırımcılar yönetime güvendiği sürece-ki güvenmeliler-, AMD hissesi oldukça ucuz.
İnişli Çıkışlı Uzun Bir Yol
Advance Micro Devices neredeyse 50 yıl önce halka açıldı ve hisse başına (bölünmelere göre düzeltilmiş) 0,57 dolardan satışla 7,5 milyon dolar finansman sağladı. Bugüne kadar, hisse yıllık bazda %10 getiri sağladı, ancak kazanımlar pek istikrarlı olmadı.
Örneğin 1980’lerde, AMD 4 doların altında 20 doların üzerine çıktı, ancak yine de 80’lerin sonunda 4 doların altında geri döndü. Hisseler dot-com balonunda patlama yaptı, ancak yine sonu hüsran oldu. 2000’lerin ortasındaki boğa piyasasında yeniden sıçrama yapan hisseler, 2006’da 42 dolarlık bir zirveyi gördü. 2009’daki ayı piyasasının diplerinde, hisseler 2 doların altındaydı.
Bu diplerden yapılan ralli de söndü. 2013’te, AMD piyasa değerinin çok düşük olması sebebiyle S&P 500 endeksinden çıkarıldı. 2016 başlarında hisse yeniden 2 doların altındaydı ve iflas gerçek bir olasılıktı.
AMD, kişisel bilgisayar pazarının hakimi olan Intel’in (NASDAQ:INTC) zayıf bir rakibiydi. Ancak akıllı telefonların giderek popülerleşmesiyle birlikte, bilgisayar satışları bir yavaşlama tehdidi altındaydı. AND 2015’i 2,26 milyar dolar borçla kapattı ve bu yılda 253 milyon dolarlık bir düzeltilmiş faaliyet zararıyla birlikte gelirde yıllık (YoY)n %28’lik bir düşüş açıkladı. Düzeltilmiş brüt kâr yalnızca %28’di.
Ancak AMD 2014 sonlarında CEO’luk pozisyonuna Lisa Su’yu getirdi ve Su müthiş bir geri dönüşün liderliğini yaptı. Ryzen ve EPYC çiplerinin piyasaya sunulması, AMD’yi Intel karşısında ciddi bir rakip haline getirdi. AMD 2017’de S&P 500 endeksine geri döndü ve hem 2018’de, hem de 2019’da endeksin en iyi performans gösteren hissesi oldu. Geçtiğimiz yılki zirvede, AMD Şubat 2016’daki diplerden bu yana neredeyse 100 kat değer kazanmıştı.
Düşüş
Yani, oynaklık AMD hissesiyle beraber gelen bir özellik. Bazı durumlarda, büyük düşüşlerin arkasında bir mantık vardı. Yatırımcıları 2010’ların ilk yarısında hisseyi satmaya iten korkular gerçekti. Bilgisayar satışları yavaşlamıştı. AMD Intel’in çok gerisindeydi (çiplerin üretimini yapan Globalfoundries şirketi de öyle).
Bu kez de bazı riskler var. Yarı iletken sektörü, döngüselliğiyle ünlüdür ve döngüsel bir düşüş sürecinin ufukta olması muhtemel.
Yıllardır, oyun, otomotiv, veri merkezleri ve hatta bilgisayar gibi nihai pazarlardaki talep normalin üzerindeydi. AMD’nin etkileyici büyümesinin arkasında kısmen bu yüksek talep vardı. Eğer talep zayıflarsa, AMD de zayıflar.
Geçtiğimiz haftada, NVIDIA’nın (NASDAQ:NVDA) yayımladığı sonuçların beklentilerin altında kalması yatırımcıları bir kez daha ürküttü. Ardından, hem NVIDIA, hem de AMD, ABD hükümetinin ürettikleri yapay zeka çiplerine kısıtlama getirdiğini açıkladı.
AMD haftada %12 daha düştü. Hissenin geçmişi, yatırımcıların neden düşüşlerin devam edebileceği konusunda endişeli olduğunu gösteriyor.
Daha İyi Bir Şirket
Ancak AMD’ye yönelik boğa argümanı basit: AMD eski AMD değil. Yalnızca altı yıl önce, AMD neredeyse tamamen bilgisayarlara bağlıydı ve bu pazarda daha düşük fiyatlı ve daha düşük performanslı seçenekti.
Ancak durum artık böyle değil. Şimdi zorlanan isim Intel. Intel bazı ürünlerini piyasaya sunmayı ertelemek zorunda kalırken, EPYC AMD’yi hızla büyüyen veri merkezi piyasasına soktu. Pensando’nun satın alınması da şirketin kabiliyetini geliştirdi. 50 milyar dolarla sektörün en büyük satın alımı olan Xilinx de AMD’nin erişimini genişletti.
AMD şimdi birden fazla nihai pazarda ve bu pazarların bazıları en hızlı büyüme kaydeden pazarlar. Bu yaz gerçekleştirilen Finansal Analistler Günü’nde, AMD şu an yaklaşık 300 milyar dolarlık bir toplam erişilebilir pazarının olduğunu söyledi. Şirket bu yıl yaklaşık 26 milyar dolarlık bir gelir sağlamayı bekliyor ve özellikle de Intel’den pazar payı kapmaya devam ederse, büyüme için önünde uzun bir yol var.
Temel olarak, AMD hissesine yönelik boğa argümanı da şirketin tam olarak bunu yapacak olması. Su liderliğinde, şirket kesinlikle bu güveni kazandı. Figürler de nedenini gösteriyor.
AMD 2015’te %28’lik bir düzeltilmiş brüt kâr marjına sahipti. Tüketiciler, şirketin ürünlerine yönelik herhangi bir prim ödemeyi göze almıyordu.
Bu yılın ilk iki çeyreğinde, düzeltilmiş brüt kâr marjı %53’tü. AMD bu figürü zaman içinde %57 ve üzerine çıkarabileceğine inanıyor.
Yani AMD artık çok daha iyi bir şirket. Bu da, oynaklığın daha farklı bir açıdan görülmesi gerektiği anlamına geliyor. Geçmişte, AMD düşüşe geçtiğinde, bu ufukta kötü günlerin olduğuna dair bir işaretti. Şimdi ise, daha çok bir fırsat gibi görünüyor.
Açıklama: Vince Martin bu makalede adı geçen menkul kıymetlerde bir pozisyona sahip değildir.