Bir yandan Dünyanın en önemli sorunu Enflasyon ile mücadele kapsamında atılan sıkı para politikası adımları diğer yandan alınan önlemler neticesinde büyüme dinamiklerine yönelik sergilenen aşağı yönlü revizyonlar 2023 yılının ilk yarısında hararetli tartışmaların oluşmasını sağladı. Dünyanın en önemli ekonomisi ABD ve oyuncusu Fed, enflasyon ile mücadele konusunda attığı adımların karşılığını gecikmeli olarak alırken geleceğe yönelik verdiği mesajlarla da bu mücadelede önemli bir yol kat ettiğini göstermekte, tünelin sonundaki ışığa da git gide yaklaşmaktadır. ECB ve BoE gibi dünyanın en önemli diğer oyuncuları ise enflasyon ile mücadele konusunda attıkları adımların meyvesini henüz tam olarak yiyememekle birlikte Fed sonrasında aksiyonlarını sürdürecek bir strateji ile piyasaları yönlendirmeye çalışmaktadır. Dünyanın en önemli ekonomilerinden Çin ise yüzde 3,55 faiz ve yüzde 0,20 enflasyon farkındaki pozitif avantajı kullanarak ekonomik toparlanmayı teşvik etmek adına kredi faiz oranlarında indirime gidiyor olsa da hem piyasa beklentilerinin altında kalması hem de yabancı kurumların özellikle ABD’li şirketlerin Çin’e yönelik büyüme beklentilerindeki aşağı yönlü revizyonları dikkat çekmektedir. Dışarıda bankalar gerçekleştirdiği aksiyonlarla gelecek döneme yönelik beklentilerini şekillendirmeye çalışırken içeride yeni bakan ve başkan ile birlikte enflasyon öncelikli mücadele beklentilerinin yüksek sesle konuşulduğu bir ortamda TCMB kademeli sıkılaşma mesajı verse de beklenti altındaki faiz artış kararı ile TL’deki değer kaybının önüne geçemedi ve Dolar TL seçim belirsizliğini geride bıraktığı yüzde 25’lik yükseliş ile Emerging Market tarafında dikkat çeken bir performans sergiledi. Bu performansı ile yılın başından itibaren ki yükselişini yüzde 40’a yani şu anki Enflasyon rakamına yaklaştırdı.
Yılın üçüncü çeyreğine başladığımız bir süreçte özellikle de Temmuz ayının genelinde izleyeceğimiz ekonomik gelişmeler yeni çeyrek yol haritası için kritik bir önem arz etmektedir. Ayın son haftası Fed ve ECB gibi dünyanın en önemli merkez bankalarının kararları olması sebebiyle 26 ve 27 Temmuz tarihlerine kadar enflasyon, büyüme ve istihdam piyasasına yönelik veriler dikkatle takip edilmelidir. İç tarafta da 20 Temmuz TCMB Para Politikası Kararları, 27 Temmuz’da ise yeni başkanın ilk enflasyon raporu sunumu TL bazlı varlıkların yol haritası için önemli olacaktır.
Fed tarafında 25 baz puan faiz artış ihtimali yüzde 85 ile ana senaryo olurken ECB bir önceki toplantıda izah ettiği gibi Temmuz toplantısında da faiz artış temposunu 25 baz puan olarak devam ettirecektir. TCMB ise kademeli sıkılaşma döngüsünde Temmuz için nasıl bir aksiyona geçecek sorusunun cevabı belirsiz olmakla birlikte toplantı tarihine kadar gelece mesajlar bu konuda bir öngörü yapmamızı kolaylaştıracaktır.
Bu haftaya odaklandığımızda ise Hizmet ve İmalat sektörüne yönelik Final PMI verileri başta olmak üzere Türkiye’den TÜFE, ABD’den Tarım Dışı İstihdam, Ortalama Saatlik Kazançlar ve FOMC toplantı tutanakları, Avustralya Merkez Bankasından ise 25 baz puanlık olası faiz artış kararı finansal varlıkların etkili bir fiyatlama davranışı oluşturmasını sağlayacak gelişmelerin başında yer almaktadır.
- Fed ve ECB gibi dünyanın en önemli oyuncularının stratejileri sebebiyle alıcı – satıcı mücadelesinin oldukça çetin geçtiği Dolar Endeksi ve EURUSD paritesinde 100 – 106 arasında Dolar Endeksi, 1,05 – 1,11 arasında ise EURUSD paritesinin nötr bir seyirle hareketlerine devam ettiğini,
- Yüzde 3,25 seviyesini dip kabul eden ve Fed’in enflasyon ile mücadele konusundaki şahin tavrı ve aksiyonları ile yükselişini sürdüren ABD 10 yıllık tahvil faiz oranının psikolojik yüzde 4,00 seviyesinde vereceği reaksiyon ile pozitif seyrine devam edip etmeyeceği,
- Fed faiz artışı beklentileriyle baskı gören ancak psikolojik 1900 dolar seviyesi altında kalıcı bir reaksiyon oluşturamayarak alıcıların kısmen rahat bir nefes almasını sağlayan Ons Altın’ın bu hafta 1975 – 1900 bandı dışındaki olası kalıcı hareketleri,
- 3500 seviyesinden başlattığı ralli ve 4000 üzerindeki kalıcılığı ile boğa piyasası magazinsel haberlerin gündemi meşgul ettiği S&P500 endeksinin 4500 üzerinde kalıcı hareketler oluşturup oluşturmayacağı,
- Her seferinde düşüşlerini 70 dolar ile sınırlandıran ancak 68 – 76 dolar bölgesi üzerinde henüz kalıcı bir reaksiyon oluşturamadığı için yukarı yönlü düşüncesinde güçlü sinyaller veremeyen Bren Petrol,
- Seçime yönelik belirsizliği ortadan kaldıran ve yaklaşık yüzde 20’ye yakın Haziran ayı performansı ile dikkatleri üzerine çeken Bist100 endeksinin yılın ikinci döneminde yatırımcıların çekim merkezi olacak mı hususunda analist tahminlerindeki olası revizelerin, sorularına cevap bulabileceğimiz bir süreçte haftanın önemli gelişmelerinin sonuçları dikkatle takip edilmelidir.
Finansal piyasalar için önemli ve hareketli bu dönemde, siz değerli yatırımcılarımızın GCM Trader’ı aktif olarak kullanarak yatırımlarınızı yönetmenizi önemle tavsiye ederiz. Unutmayın, zamanında doğru stratejilerle hareket etmek, başarılı yatırımların anahtarıdır.