26 Ekim’de toplanacak olan Para Politikası Kurulu (PPK) politika faizini %35’e çıkartmayabilir. TCMB’nin neden faiz artırmaya devam edeceğini, ancak faiz artırımlarında neden yavaş kalacağını sebepleriyle birlikte sıralayayım.
TCMB politika faizini artıracak, çünkü;
Eylülde fiyat artışları hâlâ genele yaygın, yapışkanlık sürüyor, TÜFE yılın zirvesinde… TÜFE’deki aylık fiyat artışları tüm mal ve hizmet gruplarının yüzde 90’ına yayılmış durumda (Ağustos yüzde 97). Yıllık çekirdek enflasyon (B ve C) değerleri yıllık %61,53 artarak yılın zirvesine çıkan TÜFE’nin üzerinde kaldı, aylık artışlar ise TÜFE’ye (%4,75) yakın gerçekleşti
Pozitif reel faiz hedefi... Faiz artırımları ve sıkı para politikası finansman maliyetlerini artırırken getiri beklentileri ile politika faizi arasındaki makas daralıyor.
TCMB faiz artırım hızımı yavaşlatabilir, çünkü;
Talepteki daralmaya paralel olarak cari açık üzerindeki baskı azalıyor… Eylülde ithalat önceki aya göre 2,6 milyar dolar azalırken, ihracat 1,1 milyar dolar artış kaydetti. Alt detayda ise hammadde ithalatı 1,9 milyar dolar düşerken, hammadde ihracatı aylık 0,5 milyar dolar arttı. Eylül ayı öncü göstergeleri de imalat sektöründe üretim yerine stok kullanımına işaret etmişti. Üretimdeki düşüşle birlikte ithalatın azalması ve ihracatın yataya yakın seyretmesi cari açık üzerindeki baskının azalmasına sebep oluyor. Elbette uluslararası rezervlerdeki artışın da bunda etkisi olduğunu ekleyelim. Beraberinde Ağustos ve Eylülde reel efektif döviz kurunun yükselmesiyle Türk lirasının ticaret yaptığı ülke para birimlerine karşı değer kaybı da azalıyor.
TCMB sunumundan gelen işaretler… TCMB Başkanı Gaye Erkan’ın 3 Ekim’de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na yaptığı sunumda «hizmet enflasyonunda katılığa» dikkat çekilmesiyle birlikte «kur oynaklığının gerilediği», «Enflasyonun ana eğilimi Eylül ayı itibarıyla yavaşlamaya başlamıştır» vurgusu ve Sayın Erkan’ın «Büyümeden ödün verilmeyeceğine» işaret etmesi politika faizinin 26 Ekim PPK toplantısında 500 baz puan artırımla %35 seviyesine yükseltilmeyebileceği ihtimalini ortaya koyuyor. Eklemekte fayda var, TÜFE’de yayılım endeksinin Ağustostaki %97’den Eylül’de %90’a gerilemesi 100-200 baz puanlık artırımın henüz erken bir hamle olabileceğine işaret ediyor.