(Çavuşoğlu, Mogherini, Hahn'ın açıklamaları ve detaylarla yenilendi)
ANKARA, 15 Mart (Reuters) - Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin en üst düzeyde karar alma organı olan Ortaklık Konseyi toplantısı yaklaşık dört yıllık bir aranın ardından Brüksel'de yapılırken, toplantıda taraflar temel görüş ayrılıklarının bulunduğu konularda pozisyonlarını tekrarladı ancak bu alanlarda somut bir karar alınamadı.
Toplantıda AB tarafı Türkiye'deki yargı süreçleri, hukukun üstünlüğü ve temel insan hakları konularındaki eleştirilerini yinelerken; Türkiye ise üyelik sürecinde çifte standart uygulanmaması talebini dile getirdi, vize muafiyeti ve Gümrük Birliği'nin güncellenmesi sürecinin canlandırılmasını istedi.
Toplantıya Türkiye adına Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı; AB tarafı adına ise Dış Politika Yüksek temsilcisi Federica Mogherini ve genişlemeden sorumlu komiser Johannes Hahn katıldı.
Toplantının ardından AB tarafından yapılan basın açıklamasında Türkiye'de reformların devam etmesinin önemine vurgu yapıldı ve "AB temel haklar ve hukukun üstünlüğü alanlarındaki sürekli ve son derece endişe verici geriye gidişle ilgili ve yargının bağımsızlığı ve işleyişindeki kötüye gidişle ilgili endişelerini tekrarladı. Ab Şubat ayında 16 önde gelen aktivistle ilgili iddianamede örneğinin görüldüğü sivil topluma yönelik artan baskılardan duyduğu üzüntüyü de dile getirdi" ifadelerine de yer verildi.
Aralarında Osman Kavala ve oyuncu Mehmet Ali Alabora'nın da bulunduğu 16 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet talep edilen iddianame Mart ayı başında İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında da yargı bağımsızlığı ve sözkonusu iddianame hakkındaki AB tarafının endişe ve tepkisini dile getirdi.
Çavuşoğlu ise 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü halin kaldırılmasının ardından Türkiye'nin yeniden reform gündemine geri döndüğünü belirterek, Mogherini'ye hitaben "Türkiye'deki bir iddianame ile ilgili önyargılı yorum yapmanız doğrudan yargıya müdahale anlamına gelir" ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu'nun (Türkiye ile müzakerelerin askıya alınmasına dair) tavsiye niteliğindeki kararını kabul etmemiz mümkün değil. Avrupa Parlamentosu'nun sağduyulu karar aldığını söylememiz mümkün değil, Türkiye ile imzalanan anlaşmalara herkesin sadık kalması gerekiyor" ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, "Vize serbestisi ile ilgili 6 kriter kaldı, bunlarla ilgili müzakereleri sürdürüyoruz. Bunu da önümüzdeki süreçte birlikte halledeceğimizi düşünüyorum" dedi.
Hahn da vize serbestisi sürecini canlandırmaya hazır olduklarını ancak bunun için gerekli altı kriterin halen yerine getirilmediğine dikkat çekti.
Çavuşoğlu basın toplantısında Gümrük Birliği'nin güncellenmesi sürecinin önemine de dikkat çekerek, "GB'nin güncellenmesi iki tarafın da yararınadır. Hatta AB üyelerinin yarısından çoğu bundan Türkiye'den daha fazla faydalanacaktır. Ancak bazı ülkelerin siyasi saiklerle bunu engellemeye çalıştığını görüyoruz" dedi.
AB tarafından yayımlanan basın açıklamasında ise AB tarafının Türkiye'ye mevcut Gümrük Birliği'ni tüm üye ülkelere ayrım gözetmeksizin uygulaması çağrısında bulunduğu belirtildi ve geçen yıl Haziran ayında AB Konseyi'nin Gümrük Birliği'nin güncellenmesi yönünde herhangi bir adım atılmaması yönünde karar aldığının hatırlatıldığı belirtildi.