(Başsavcı Kocaman'ın açıklaması eklendi)
ANKARA, 27 Aralık (Reuters) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "FETÖ'nün" kriptolu mesajlaşma ağı olduğu belirtilen ByLock'un örgüt içi gizli haberleşme amacıyla geliştirildiğini ve önemli bir delil olduğunu belirtirken, 11,480 GSM numarası kullanıcısının ByLock'a iradeleri dışında yönlendirildiğinin tespit edildiğini kaydetti.
15 Temmuz darbe girişimiyle ilişkili düzenlenmekte olan "FETÖ" operasyonlarında çok sayıda kişi cep telefonlarında ByLock tespit edildiği için görevlerinden uzaklaştırıldı ya da örgüt üyeliğinden gözaltına alındı.
Ancak son dönemde basında çıkan bazı haberlerde bazı şüphelilerin darbe girişimi öncesinde telefonlarına yükledikleri farklı uygulamalardan ByLock'a yönlendirildikleri, örgütün bu şekilde kendi üyelerini gizlemeyi amaçladığı yazılmıştı.
Ankara Başsavcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, son dönemde ByLock ile ilgili alınan bazı ihbar ve şikayetler üzerine inceleme başlatıldığı belirtilerek, şöyle denildi:
"ByLock örgüt içi gizli haberleşme amacıyla geliştirilmiş ve bu özelliğiyle yürütülen soruşturmalarda örgüt üyeliğinin ispatında başvurulan önemli bir delildir. Uygulamanın bu özelliği ile delil değeri Yargıtay içtihatlarıyla da teyit edilmiş, kişilerin bu ağa dahil olduğunu kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde örgüt üyeliğinin dayanağı olacağı ortaya konulmuştur."
Açıklamada gelen ihbarların ardından delil güvenliğinin sağlanması için başlatılan soruşturmada elde edilen bilgilerin MİT ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na (BTK)gönderildiği de ifade edilerek, şunlar kaydedildi:
"ByLock bağlantı verilerinin ileri inceleme teknikleriyle analizi yapılmış, iddialar titiz biçimde araştırılmıştır. Gerçekleştirilen detaylı inceleme neticesinde bağlantı veri parametreleri bakımından benzer özellikler taşıyan 11,480 GSM numarasının kullanıcılarının iradeleri dışında ByLock IP'lerine yönlendirilmiş oldukları tespit edilmiştir."
Başsavcılık bu kullanıcıların gerçek ByLock kullanıcılarının tespitini güçleştirmek ve FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak amacıyla örgüt mensubu yazılımcılar tarafından geliştirilen uygulamalarla bilinçli olarak "bylock.net" alan adına yönlendirilmiş oldukları yönünde bulgular elde edildiğini de belirtti.
Açıklama şöyle devam etti:
"Bu karartmayı yapan şüpheliler konusunda soruşturma devam etmektedir. 11,480 GSM numarasıyla ilgili tespitler il başsavcılıklarına, bölge adliye mahkemeleri başsavcılıklarına iletilmiş, raporlar gereğinin takdiri için ilgili mercilerle paylaşılmıştır. Bu gelişmeler ışığında ByLock sunucularına bilgi ve iradeleri dışında yönlendirildiği tespit edilen GSM numarası kullanıcılarının hukuki durumlarının soruşturma dosyalarında yer alan diğer delillere göre yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir."
BAŞSAVCI KOCAMAN:"1,000 KİŞİ İÇİN TAHLİYE TALEP EDECEĞİZ"
Bu arada Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, ByLock'a yönlendirildiği tespit edilen yaklaşık 1,000 kişinin, haklarında başka hiçbir delil yoksa tahliyesini talep edeceklerini belirtti.
Haber kanallarına göre, Kocaman yaptığı açıklamada "ByLock bizim için en büyük delillerden biri. Bu konuda hiçbir değişiklik yok. Mor Beyin yazılımıyla ByLock'a yönlendirildiği tespit edilen ve farklı illerde tutuklu bulunan yaklaşık 1,000 kişinin, haklarında başka hiçbir delil yoksa tahliyesini talep edeceğiz" dedi.
Kocaman, "Mor Beyin" yazılımını yapan kişinin TÜBİTAK'ın eski çalışanlarından Kemalettin Cengiz Erbakırcı olduğunu düşündüklerini söyleyerek, "Erbakırcı darbe girişiminden dört gün sonra yurt dışına kaçmış. Erbakırcı'nın bu işin en büyük sorumlularından olduğunu düşünüyoruz. Bu kişi hakkında soruşturma başlattık, hakkında yakalama kararı çıkarttık" diye konuştu.