(Aksakoğlu'nun savunması eklendi)
Ali Kucukgocmen
İSTANBUL, 24 Haziran (Reuters) - İstanbul'da 2013 yılında Gezi Parkı'nın yıkılmasına karşı başlatılan protesto gösterilerini organize ve finanse ettikleri iddiasıyla yargılanan iş insanı Osman Kavala ve 15 sivil toplum örgütü temsilcisi aleyhine açılan davanın ilk duruşması başladı.
Savcılık tarafından geçen yıl hazırlanan iddianamede 16 kişi "cebir ve şiddet" kullanarak hükümeti ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasına engel olmaya teşebbüs ile suçlanıyor ve ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi isteniyor.
Davada aynı zamanda Anadolu Kültür Derneği'nin yöneticisi Osman Kavala ve çocuk hakları alanında faaliyet gösteren Hollanda merkezli bir sivil toplum kuruluşunda çalışan Yiğit Aksakoğlu tutuklu yargılanıyor. Kavala ve Aksakoğlu kendilerine yönelik suçlamaları reddediyorlar.
İnsan hakları alanındaki çalışmalarıyla bilinen Kavala anayasal düzeni ve hükümeti ortadan kaldırmaya çalışmak suçlamasıyla Kasım 2017'de tutuklandı. Aksakoğlu ise geçen yıl Kasım ayında tutuklandı. İddianame ise ancak bu yıl Mart ayında kabul edildi.
Kavala, Silivri'deki İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, "Sayın hakim, 20 aydır tutuklu olmama neden olan suçlamalar mantığa aykırı, delillerle desteklenmeyen iddialara dayanmaktadır" dedi.
Mahkemedeki savunmasında tahliyesini isteyen Aksakoğlu, "Ben neyin tedbiri olarak tutuklandım? ...bu iddianame 650 sayfa boyunca konuşuyor ama hiçbir şey söylemiyor. Bu benim gördüğüm ilk iddianame. Eğer bütün iddianameler böyleyse, yazık bizim hukuk sistemimize. Eğer sadece bu iddianame böyleyse, yazık bize" dedi.
Sanıklara yöneltilen suçlamalar arasında Gezi Parkı olaylarını "derinleştirmek ve yaygınlaştırmak için... toplantı düzenlemek", "sivil itaatsizlik ve şiddetsiz eylem başlıkları altında Gezi Parkı olaylarının devamlılığını sağlamak", yurtdışından profesyonel eylemci getirmek, benzer olayları çıkarmak için "kendi medyaları üzerinden gündem oluşturulmasını" amaçlamak bulunuyor.
Daha önce Gezi eylemleri nedeniyle 26 kişi "örgüt kurmak ve yönetmek" suçlamasıyla yargılanmış, ancak hepsi isnat edilen suçlardan beraat etmişti.
Gezi Parkı'nda 2013 Mayıs sonunda başlayan protesto gösterileri polisin ağır tepki vermesi üzerine büyümüş ve ülkenin çeşitli yerlerinde benzer protesto eylemleri yapılmıştı. Gösterilere güvenlik güçlerinin sert müdahalesi Avrupa Birliği ve ABD'nin de eleştirilerine neden olmuştu.
(Haberi bildiren Ali Küçükgöçmen; Haberi yazan Can Sezer; Redaksiyon Ceyda Çağlayan)