(CHP'li Özel'in görüşü ile yenilendi)
ANKARA, 27 Temmuz (Reuters) - AKP ve MHP'nin ortak hazırladığı TBMM İç Tüzük teklifinin ilk 14 maddesi dün gece Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilirken, değişikliklerin muhalefetin sesini kısacağı gerekçesiyle Genel Kurul salonunu terk etmeme kararı alan CHP düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye hazırlanıyor.
TBMM'nin "mini anayasası" olarak da kabul edilen Meclis İç Tüzüğü, kanun teklif ve tasarılarının görüşülmesinden, TBMM'nin çalışma şekline kadar bütün süreçleri kapsayan önemli bir düzenleme işlevi görüyor ve uzun yıllardır değiştirilmeye çalışılıyor.
Son olarak AKP ile MHP'nin üzerinde uzlaşmaya vardığı 18 maddelik teklif muhalefetin konuşma sürelerini azaltırken, bazı ifadelerin kullanılmasına yaptırım getiriyor. Genel Kurul'daki dün geceki görüşmelerinde en son 14. maddenin kabul edilmesinin ardından TBMM kapandı. Ancak CHP'li milletvekilleri sabaha karşı saat 0100'den bu yana protesto amacıyla Genel Kurul salonunu terk etmedi.
Genel Kurul'u terk etmeyen vekiller arasında yer alan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Reuters'a yaptığı açıklamada teklifin kabul edilmesi durumunda muhalefetin konuşma sürelerinin kısıtlanacağını ve denetim yollarının ortadan kalkacağını belirtti.
Özel, "Bu değişiklikler, anayasa değişikliği ruhunun bir devamı aslında. Yani Saray'ı güçlendirip Meclis'i işlevsizleştirme amacı taşıyor" dedi.
Teklifin TBMM'de kabul edilmesi durumunda zaman geçirmeksizin Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını da belirten Özel, bir hafta içinde başvuru yaparak 1 Ekim'de yeniden açılacak olan TBMM'nin yeni yasama dönemine konunun yetişmesini sağlamayı hedeflediklerini kaydetti.
Yaklaşık 30-40 milletvekili sırayla söz alarak siyah bir örtü örttükleri Genel Kurul kürsüsünde konuşma yapıyor. Vekillerin protesto eyleminin Genel Kurul saat 1400'te açılana kadar sürmesi bekleniyor.
İç Tüzük teklifinin görüşmelerine bugün devam edilmesi ve muhtemelen de AKP'nin oy çokluğu ile kabul edilmesi öngörülüyor.
CHP ve HDP, AKP'nin İç Tüzüğü değiştirirken, muhalefet partilerinin söz ve ifade haklarını kısıtlamayı amaçladığını savunurken, iktidar partisi muhalefetin İç Tüzük'te kendilerine verilen hakları istismar ederek yasama çalışmalarını sekteye uğrattığını öne sürüyor.