(Açıklamanın ayrıntıları ve geçmiş bilgiler eklendi)
ANKARA, 1 Ağustos (Reuters) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, 15 Temmuz darbe girişimini yaşayan Türkiye'nin bundan sonra süratle normalleşme sürecine geçeceğini belirterek; istihbarat biriminin yeniden yapılandırıldığını, uzman ordunun hazırlıklarının da gerçekleştiğini söyledi.
15 Temmuz gecesi yapılan başarısız darbe girişimi sonrasında 250'ye yakın kişi ölmüş, yaklaşık 2,000 kişi de yaralanmıştı.
Hükümet darbe girişimini ABD'de yaşayan Fethullah Gülen'e bağlı cemaatin gerçekleştirdiğine dair kanıtlar olduğunu belirterek, OHAL ilan etmiş ve cemaatle bağlantılı binlerce kişiyi görevden alma operasyonu başlatmıştı.
Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu devam ederken Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında, "Sivil asker ilişkilerinde sivil iradenin güçlü olması birinci prensibimizdir.. Amacımız TSK'nın darbe için zemin olarak kullanılmasının önüne geçmektir. Bundan sonra süratle normalleşme sürecine gireceğiz" dedi.
OHAL kapsamında hafta sonu yayınlanan son kanun hükmünde kararname(KHK)ile, askeri okullar kapatılarak, Milli Savunma Üniversitesi kurulmuş; kara, deniz ve hava kuvvetleri komutanları doğrudan Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmıştı. darbe girişimi sonrası çıkarılan KHK'larla yapılmak istenenleri de şöyle anlattı:
"Silahlı gücün tek bir elde toplanmamasını amaçlıyoruz.. Uzman orduya dönülmesiyle ilgili hazırlıklar gerçekleşmektedir.. Türkiye'nin tüm kamu diplomasisi bütün vatandaşlara açık hale gelecektir.. İstihbarat birimlerimiz de bu çerçevede yeniden yapılandırılmaktadır.Milli Savunma Üniversitesi'nin kurulmasıyla birlikte çok nitelikli personel yetişmesinin önü açılacaktır."
Yaşanan darbe tehdidinin ardından Türkiye'nin Batılı dostları tarafından yalnız bırakıldığını kaydeden Kurtulmuş, "Alman Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanımız Erdoğan'la ilgili telekonferans yasağı da çifte standarttır ve kabul edilemez. Alman yetkililer nasıl olur da demokratik olarak izin alınmış bir mitingde ifade özgürlüğünü engellerler?" ifadesini kullandı.
Hafta sonunda Almanya'nın Köln kentinde Türk kökenli binlerce eylemci meydanlara inerek Türkiye'deki darbe girişimini protesto etmiş, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın mitingde videokonferans üzerinden konuşma yapmasına Almanya Anayasa Mahkemesi tarafından izin verilmemişti. Mahkemenin kararı Berlin ile Ankara arasındaki diplomatik tansiyonu artırmıştı. ABD'ye Gülen'i iade etmesi çağrısında da bulunarak şunları söyledi:
"ABD'liler empati yapsınlar. ABD'yi yıkmaya çalışan bir papazı biz Çankaya'da misafir etsek ne hissederlerdi? Bir caniyi Türkiye'ye vermek ABD'nin hukuk içerisinde vazifesidir. ABD'li yöneticilerin empati yapmayı başaracaklarını sanıyorum."
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ geçen hafta Gülen'in Türkiye'ye iade edilmesine dair dosyaların ABD makamlarına ulaştığını belirtirken, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ABD'nin Gülen'i iade etmemesi durumunda Türkiye ABD ilişkilerinin olumsuz etkileneceğini vurgulamıştı. girişimi sürecinin ekonomiye etkilerinin sınırlı kaldığını belirten Kurtulmuş, "22 Temmuz'dan bu yana ekonomideki göstergeler yükselmiş, ekonomi bu badireyi atlatmıştır.. Türkiye ekonomisi iyi bir yolda devam ediyor, mali disiplinden şaşmayacağız" dedi.
Darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a Marmaris'te baskın düzenlemeyi amaçlayan askeri timle ilgili de Kurtulmuş, "Bu 37 kişilik timin içinde rütbeliler var, subaylar var. Anlaşılıyor ki bunların hepsi gönüllü. Erdoğan'a suikast girişiminde bulunan 37 kişiden 36'sı yakalandı. Bir astsubay aranıyor" ifadesini kullandı.
"Demokrasi nöbeti" adıyla başlatılan miting sürecinin 7 Ağustos'ta sona erdirileceğini de hatırlatan Kurtulmuş, "İstanbul'da Pazar günü yapılacak son miting bütün partilerin mitingidir. Darbe karşıtı yurttaşlarımızı ve bütün partilileri davet ediyoruz" diye konuştu.