(Ayrıntılar ve geçmiş bilgiler eklendi)
ANKARA, 16 Ağustos (Reuters) - Başbakan Binali Yıldırım, Rusya ve İsrail'le geçmişte yaşanan sorunları çözdükleri gibi, Suriye ve Irak'la da sorunları çözeceklerini belirterek, önümüzdeki aylarda her iki ülkeyle ilişkiler konusunda kayda değer bir gelişmenin yaşanacağından emin olduğunu söyledi.
Yıldırım AKP'nin TBMM'deki grup toplantısında, "Rusya ve İsrail ile sorunları nasıl çözdüysek, Suriye ve Irak ile de sorunları çözeceğiz, buna inanıyorum. Bunun iki şartı var, birincisi Türkiye ve Suriye'nin toprak bütünlüklerinin korunması.. Suriye'de Kürt devleti kuralım gibi düşüncelerle bu bölgenin sorunları çözülmez" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet yıllardır Suriye'deki iç savaşın sona erdirilmesi için mevcut Beşar Esad yönetiminin görevi bırakmasını savunuyor.
Ancak Türkiye'nin Rusya'daki Büyükelçisi Ümit Yardım geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Suriye'deki mevcut yönetimin ülkedeki iç savaşın sona ermesine yönelik görüşmelere katılabileceğini dile getirdi. AKP Grubu'ndaki konuşmasına şöyle devam etti:
"Suriye'de mezhep esasına dayalı bir yönetim dayatılmayacak. İran ve Türkiye bu bölgeyi en iyi bilen ülkelerdir, soruna en iyi çözümü de bu ülkeler getirecektir.. Bunlar olduktan sonra çözüm olmaması için neden yok; bunun için Türkiye gerekli çalışmaları paydaşlarla yapıyor ve yapmaya devam edecek. Önümüzdeki aylarda bu konuda kayda değer bir gelişmeyi eminim ki hep beraber yaşayacağız."
Yıldırım, Türkiye ekonomisinin göstergelerinin 15 Temmuz'daki darbe girişimi öncesinden daha iyi duruma geldiğini de belirterek, "Dün itibariyle Türkiye'ye giren para miktarı çıkan miktardan 1 milyar dolar daha fazla.. TCMB 15 Temmuz dahil piyasaya tek kuruş para vermeye ihtiyaç duymadı, rezervler 126 milyar dolara çıktı" diye konuştu.
15 Temmuz'da TSK içindeki bir grup asker tarafından hayata geçirilen darbe girişiminde 250'ye yakın kişi ölmüştü. Darbe girişiminin arkasında ABD'de yaşayan Fethullah Gülen ve cemaatinin olduğuna dair güçlü kanıtlar olduğunu açıklayan hükümet, kamu kurumları ve TSK'da "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)" ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle çok sayıda kişiyi görevden almıştı.
Darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) çerçevesinde hükümetin çıkardığı kanun hükmünde kararnamelerin (KHK) Meclis süreciyle ilgili de Yıldırım, "Çıkarılan KHK'lar bu haftadan itibaren TBMM gündemine girmeye başladı, TBMM'de görüşülecekler. Meclis onayından sonra kalıcı hale gelecekler. Muhalefet partilerimizin KHK'larla ilgili eleştirilerinden makul olanlarını da dikkate alacağız" dedi.
Hükümet 15 Temmuz darbe girişiminin ardından OHAL ilan etmiş ve bu kapsamda çıkardığı KHK'larla, özellikle TSK'nın yapısı ve atama sistemi üzerinde ciddi değişiklikler getirmişti.
Kamuda sürdürülen soruşturmalarda masum olan vatandaşların, suçlulardan ayıklanacağını da kaydeden Yıldırım şunları söyledi:
"FETÖ'ye 17 Aralık'tan (2013) sonra bilerek ve isteyerek destek vermeyenler endişe etmesin. Ancak bu tarihten sonra mazeret yok.. Vatandaşlarımız tedirgin olmasın, iş aleminde olan, memur olan işini yapmayı sürdürsün. Suçlu ile suçsuzu ayıracağız."
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş dün yaptığı açıklamada, yeni çıkarılacak KHK'larla bazı Dışişleri, İçişleri ve TSK mensuplarının görevden alınacağını, ayrıca 2010 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) soru çaldığı tespit edilenlerin memuriyetlerini kaybedeceğini söylemişti. (Haberi bildiren Ercan Gürses, yazan Gülsen Solaker Redaksiyon Orhan Coşkun)