(Bilgiç'in açıklamaları ile yenilendi)
ANKARA, 9 Ekim (Reuters) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Türk hava sahasının ihlali konusunda bilgi vermek üzere şu ana kadar Rusya'dan Türkiye'ye herhangi bir heyet gelmediğini belirtirken, Rusya'nın askeri operasyonlarının Türkiye sınırına yönelik yeni bir göç dalgası yaratması konusunda endişeli olduklarını söyledi.
Bilgiç, olağan basın toplantısında, Rusya'nın Suriye'deki askeri operasyonları, geçen hafta sonunda iki defa Türk hava sahasının Suriye'deki Rus savaş uçaklarınca ihlal edilmesi ve ardından yaşanan gelişmelere ilişkin soruları yanıtladı.
Dışişleri Bakanlığı geçen hafta sonunda Cumartesi ve Pazar günü iki defa Türk hava sahasının Rus savaş uçaklarınca ihlal edilmesini protesto etmiş, konuyla ilgili olara üç defa Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan Rusya'nın Ankara büyükelçisine, "İhlallerin nedenlerine dair izahatları ve benzer olayların tekrarını önlemek için ne gibi tedbirler aldıklarına ilişkin verecekleri bilgileri dinlemek üzere Rus askeri makamlarıyla Ankara'da görüşebileceği" iletilmişti.
Bu konudaki soruları yanıtlayan Bilgiç, "Türkiye'ye izahatta bulunacak Rus heyetinin Türkiye'ye beklendiğini ilettik. Ancak şu aşamaya kadar herhangi bir yet gelmedi" dedi. Bilgiç bu heyetten izahatın yanı sıra bundan sonraki operasyonlar için koordinasyon talebi olup olmadığı sorulduğunda ise "Biz ilk aşamada ihlallere ilişkin bilgi vermelerini istiyoruz" dedi.
Rus yetkiler ilk hava sahası ihlalinin "sehven" gerçekleştiğini Ankara'ya iletmişti. Bilgiç, ikinci ihlal konusunda izahat verilip verilmediği konusunda, "İkinci ihlal konusunda herhangi bir bilgi verildiği şu aşamada benim bilgim dahilimde değil" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, hava sahası ihlallerinin ardından "Türkiye'nin angajman kuralları bellidir, kim sınır ihlal ederse gereken müdahalede bulunulur" demişti.
Bilgiç, Türkiye'nin sınırda Suriye'ye uyguladığı angajman kuralları ile Rusya'ya uyguladığı angajman kurallarının aynı olup olmadığı sorulduğunda "Türkiye sınırları dokunulmazdır ve sınırlarına yapılacak bir taciz, tecavüz bu angajman kuralları çerçevesinde Türkiye tarafından mukabele edilecektir. Bu aşamada herhangi bir farkın olduğunu söylemek zor" dedi.
OLASI GÖÇ DALGASI VE NATO'DAN TALEPLER
Basın toplantısında Bilgiç'e Rusya'nın Suriye'de devam eden askeri faaliyetleri ve Türk hava sahasına yönelik ihlallerinin ardından Türkiye'nin NATO'dan herhangi bir askeri güç ya da yeni Patriot bataryaları yerleştirilmesi talebi olup olmadığı da soruldu.
Türkiye'nin talebi üzerine güney sınırına 2013 yılında NATO'nun aldığı kararla Patriot bataryaları yerleştirilmişti ve bu bataryaların görev süreleri uzatılmıştı. Ancak Almanya ve ABD bu yaz bataryalarının sürelerini uzatmayarak çekeceğini açıklamıştı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in dün gerektiği takdirde NATO'nun yüksek hazırlıklı müşterek görev gücünün Türkiye'ye yönlendirilebileceğini söylediğini hatırlatan Bilgiç, "Bunun için Konsey kararı gerekli, şu aşamada da ülkemizin böyle bir talebi bulunmuyor" dedi.
Gaziantep'teki ABD Patriot bataryasının geri intikalini 30 Eylül'de tamamladığını, Kahramanmaraş'taki Alman bataryasının ise 15 Ekim'de faaliyetlerine son vereceğini belirten Bilgiç, Adana'daki İspanyol bataryalarının Ocak ayına kadar kalacağını ve İspanya'nın henüz süre uzatımı konusunda karar vermediğini belirtti.
"Patriot misyonunun geleceği konusunda henüz NATO'da bir karar alınmış değil. Rusya'nın özellikle son bir haftadır Suriye'deki askeri hareketleri çerçevesinde bunlar tekrar gözden geçirilebilecek hususlar" diyen Bilgiç, Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün dün Brüksel'de konuyla ilgili temaslarda bulunduğunu belirtti ve "NATO'dan görünür düzenli mevcudiyetin devamını tabi ki talep ediyoruz...Bu konuya ilişkin Patriotlar dahil ülkemizin savunması için tüm tedbirler konusunda hem NATO'da hem ikili müttefiklerimizle temaslarımız devam ediyor" dedi.
Bilgiç, Rusya'nın askeri faaliyetlerinin Türkiye sınırına yönelik yeni bir göç dalgası yaratıp yaratmayacağı konusunda ise "Rusya'nın özellikle son haftalardaki hava operasyonları, ki büyük kısmının ılımlı muhalefete yöneldiğini anlıyoruz, (bunun) tabiatıyla bir göç dalgası oluşturma ihtimali mevcut. Bu konuda endişemiz var. Halkta tedirginlik yarattığını da biliyoruz. Reyhanlı'nın tam karşısındaki Atme kampına çok sayıda insanın son günlerde bu hava operasyonları nedeniyle geldiğini de biliyoruz. Biz gerekli tedbirleri alıyoruz. Bu ihtimal her zaman mevcut ve en fazla etkilenen Türkiye olduğu için yakinen takip ediyoruz" dedi.