(Gelişmeler ve detay yer alıyor)
ANKARA, 15 Haziran (Reuters) - Genel seçim sonrasında ortaya çıkan tabloda olası koalisyon senaryolarını değerlendiren CHP, ilk etapta AKP dışındaki üç partinin bir koalisyon hükümeti kurması seçeneğinin zorlanması, bu gerçekleştirilemediği takdirde ise HDP destekli CHP-MHP koalisyonu ve diğer seçeneklerin değerlendirmeye alınması üzerinde duruyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün yapılan Parti Meclisi (PM) toplantısından önce yaptığı açıklamada, seçim sonuçları ile partiler arasında yüzde 60/yüzde 40 dengesinin kurulduğunu belirterek, "Bütün siyasi partilerin bu dengeyi göz ardı etmemesi gerekiyor ve hükümeti kurmada asıl görev yüzde 60'lık bloğa düşüyor" diye konuştu.
7 Haziran'da yapılan seçimde 550 sandalyeli TBMM'de AKP yüzde 40.9 oyla 258 milletvekili çıkarırken, CHP yüzde 25 ile 132, MHP yüzde 16.3 ile 80 ve HDP yüzde 13.1 ile 80 sandalye kazandı. Hükümet kurmak için Meclis'te en az 276 sandalye gerekiyor.
Parti Meclisi toplantısının ardından CHP yetkililerinden edinilen bilgiye göre, partinin önceliği "tabanının da istediği şekilde" CHP-MHP-HDP koalisyonun kurulması yönünde belirdi.
CHP'li bir yetkili, her ne kadar MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli HDP'li bir koalisyona kapıyı kapatmış görünse de CHP'nin Bahçeli'yi ikna etmeye çalışacağını, Bahçeli ikna edilemezse HDP'nin dışarıdan destek vereceği bir CHP-MHP koalisyonu için de nabız yoklanacağını belirtti.
Kılıçdaroğlu'nun koalisyon için bugün açıkladığı 14 ilke arasında çözüm sürecine açık bir şekilde yer verilmemesi, MHP'yi bir koalisyona ikna edebilme çabaları çerçevesinde değerlendirilirken, CHP'li üst düzey bir yetkili, "MHP ile koalisyon yapmak isterken ve bunun için çabalarken bu ilkeler arasına çözüm sürecini koymak baştan işi zora sokmak anlamına gelirdi" dedi.
Öte yandan CHP yetkililerinin verdiği bilgiye göre, Parti Meclisi bugün yaptığı toplantıda Kılıçdaroğlu'nu koalisyon görüşmelerini yürütmek üzere yetkilendirdi.
Toplantıda parti yetkililerinin kişisel açıklamalar yapmaması, koalisyon görüşmeleri ile ilgili Kılıçdaroğlu'nun konuşması ilkesi de benimsendi.
CHP'nin olası bir erken seçimin zaman kaybı olacağı yönündeki görüşü Parti Meclisi toplantısında bir kez daha tekrarlanarak, bütün koalisyon seçeneklerinin hayata geçirilmesinin mutlaka denenmesi gerektiği belirtildi.
CHP'DEN 14 İLKE
Toplantı öncesi yaptığı konuşmada Kılıçdaroğlu, siyasi partilerin seçim sonrasında sağduyu ve akıl ile hareket etmeleri ve ilkelerini açıklaması gerektiğini de belirterek, içinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın anayasal sınırları içine çekilmesi maddesinin de bulunduğu CHP ilkelerini 14 başlık altında sıraladı.
Seçim atmosferinin ardından sağduyu ve akılla, ilkeler üzerinden hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, partisinin ilke ve önceliklerini 14 başlık altında aktardı.
"Seçim atmosferinden çıktık, duygularla değil, aklımızla hareket etmek zorundayız. Kendimizi ve partimizi değil Türkiye'yi düşünmek, halkın çıkarlarını düşünmek zorundayız" diyen Kılıçdaroğlu, devletin kinle ve ön yargılarla yönetilemeyeceğini, bu çerçevede CHP olarak hiçbir partiyi ve o partiye oy veren vatandaşları yok saymadıklarını kaydetti.
Siyaseti kısır tartışmalardan çekip çıkartmak ve koalisyon görüşmelerinin eski alışkanlıklarla sürdürmemek gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, öncelikle ilkelerin ve önceliklerin konuşulması gerektiğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kim kiminle koalisyon kuracak deniliyor, ilkeler ve öncelikler konuşulmuyor. Bu 1980 öncesi Türkiye'yi kısır tartışmalar içine çeken bir eğilimdir. Siyasetin bu dar alandan çıkması lazım. Eğer biz Türkiye'nin çıkarlarını savunacaksak öncelikle ilkelerimizi ve önceliklerimizi ortaya koymak zorundayız. Kim o ilkelere evet diyecektir, o zaman oturulup kim kiminle koalisyon yapacaktır, bu daha sağlıklı bir zemine oturacaktır."
Kılıçdaroğlu, özellikle Cumhurbaşkanı'nın anayasal sınırları içinde kalması ilkesinin, kendileri için olmazsa olmaz olduğunu belirterek, "Koalisyon görüşmelerinde kendisinin(Erdoğan'ın) birinci aktör olarak ortaya çıkması asla kabul edilemez. Koalisyon görüşmeleri yapılacağı zaman görüşeceğimiz kişi kendisinin yetki verdiği kişidir" dedi.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin ilkelerini şöyle sıraladı:
* Can ve mal güvenliğini güvenceye alacak, hukukun üstünlüğüne dayalı bir hukuk sistemi.
* 12 Eylül darbe hukukunun tamamen değişmesi, yani yüzde 10 seçim barajının ve YÖK'ün tamamen kaldırılması. Bu çerçevede ayrıca parlamenter sistemin güçlendirilerek, siyasi parti yasasının değişmesi ve lider sultasının kaldırılması.
* Siyasi ahlak yasası çıkartılması.
* Güçlü sosyal devlet ilkesi çerçevesinde emeklilere 2 maaş ikramiye verilmesi, mazotun 1.5 lira, asgari ücretin 1,500 TL olması, taşeron sistemin kaldırılması.
* Cumhurbaşkanının kesinlikle anayasa sınırları içine çekilmesi.
* Örtülü ödeneğin tek makam, yani Başbakan tarafından kullanılması ve cumhurbaşkanına sağlanan örtülü ödeneğin kaldırılması.
* Barış eksenli, ülkenin çıkarları üstüne inşa edilmiş, kavgadan uzak yeni bir dış politika.
* Gençleri potansiyel suçlu olarak gören bir yönetimin yerine, meydanların yasaklanmadığı bir ülke.
* Yasakların kaldırılması
* Medya özgürlüğü
* Vergi denetimlerinin siyasal araç olarak kullanılmaktan çıkartılması.
* TBMM'de Kesin Hesap Komisyonu kurulması.
* Anayasanın değiştirilerek yargı bağımsızlığının sağlanması, bu çerçevede HSYK'nın ikiye ayrılarak, adalet bakanı ve müsteşarının Kurul üyesi olmamasının sağlanması.
* Yolsuzluklarla mücadele.