(Yüksekdağ'ın açıklamaları eklendi)
ANKARA, 16 Eylül (Reuters) - HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, HPD'den bir heyetin PKK'nın yönetim kadrosunun bulunduğu Kandil dağına gitmediğini söyledi.
Doğan Haber Ajansı'nda dün yer alan bir habere göre, Kandil'deki KCK Yürütme konseyi üyesi Mustafa Karasu, PKK'ya yakınlığı ile bilinen ve Avrupa'da yayın yapan Med Nuçe TV'de, tahkim edilmiş ateşkes çerçevesinde arabulucular gözetiminde bir müzakere ve demokratik çözüme hazır olduklarını söyledi. Haberde, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) başkan ve yöneticilerinden oluşan sekiz kişilik heyetin de son gelişmeleri değerlendirmek üzere gittiği Kuzey Irak'ta temaslarını tamamladığı belirtildi.
Yüksekdağ, düzenlediği basın toplantısında, "Kandil'e gitmedik. Bunu ilk gün de söylemiştik. Kandil'e gitme koşulları yok ama bizim beyanımız bu olmasına rağmen bu haberler yapılıyor. Ben bu haberleri beklentinin dışa vurumu olarak yorumluyorum" dedi.
"Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde bulunan bütün partilerle bu süreç içerisinde iş birliği içerisinde hareket etme tavrımızı sürdürüyoruz" diyen Yüksekdağ, bu kapsamda Süleymaniye'deki temaslarında ortak parlamento heyetlerinin oluşturulması ve sürekli istişare içerisinde olunmasını kararlaştırdıklarını kaydetti.
Yüksekdağ, bu ziyaretin bölgesel çalışmanın ilk aşaması olduğunu da söyleyerek, önümüzdeki günlerde yeniden bir ziyaret yapacaklarını bildirdi.
Çözüm masasının tek taraflı devrildiğini söyleyen Yüksekdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün kamuoyu, bütün siyasi mekanizmalar bugün şiddeti giderek artan savaşın çözümüne odaklanmış durumda. Bu savaşın taraflarından birisinin bu süreç içerisinde söyleyeceği bir söz, yapacağı bir açıklama çatışmasızlığın önünü açması bakımından belirleyici bir yerde duruyor. Beklenti buraya evrilmiş durumda."
Yüksekdağ, kamuoyunun "Kandil'le bir görüşme neden yapılamıyor? Bundan üç ay önce HDP'nin heyeti Kandil'e gidip gelebilirken niye bugün Kandil'le bütün bağlar, temas, köprü kesilmiş durumda?" sorusuna odaklanması gerektiğini belirterek, "Çözüm süreci ne zaman siyasi iktidar tarafından seçim ve iktidar sebebiyle buzdolabına kaldırıldı o günden bu yana taraflar arasındaki bütün iletişim de kesilmiş durumda" dedi.