ANKARA, 22 Mart (Reuters) - Yeni Zelanda'da geçen hafta iki camiye düzenlenen ve 50 kişinin ölümüne neden olan saldırının ardından İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dışişleri bakanları düzeyinde acil icra komitesi toplantısını bugün İstanbul'da gerçekleştiriyor.
İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanı olan Türkiye'nin Yeni Zelanda'da 50 kişinin ölümüne neden olan saldırının ardından yapılması çağrısında bulunduğu toplantıya Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Winston Peters de katılıyor.
Peters bu sabah saatlerinde toplantı için geldiği İstanbul'da havalimanında gazetecilere yaptığı açıklamada "Türk halkı ile birlikte bu olayı anmayı ve acımızı paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz. Burada bulunduğumuz sürede bazı önemli görüşmeler de yapacağız" dedi.
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, Dışişleri Bakanı Winston Peters'in Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Christchurch'teki camilerde en az 50 kişinin öldürülmesiyle ilgili açıklamalarına "karşı çıkmak" üzere Türkiye'ye gideceğini belirtmişti. İİT İcra Komitesi'nin açılışında yaptığı konuşmada Yeni Zelanda'da düzenlenen "terör saldırısına" nasıl tepki verileceğini tartışmak üzere toplantının düzenlendiğini dikkat çekti.
Saldırganın tutuklandığını hatırlatan Peters, "Bu kişi Yeni Zelanda hukukunun tüm gücü ile karşı karşıya kalacak ve ömrünün geri kalanını bir Yeni Zelanda cezaevinde yalnız başına geçirecek. Ancak yargılaması sırasında her taşın altına bakıldığından emin olmak için polisimiz tarihimizdeki en geniş soruşturmayı başlattı... Bu saldırı elbette doğrudan Müslümanları, dinlerinin gereğini yerine getirirken öldürülen masum insanları etkiledi. Ancak dini hoşgörüye önem veren bir ülkede içimizden inancını yaşayan birine düzenlenen bir saldırı aslında hepimizi hedef alan bir saldırıdır" ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN: YENİ ZELANDA SALDIRISI SIRADAN BİR HADİSE OLARAK GÖRÜLEMEZ
Toplantıya katılarak bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yeni Zelanda'dadaki saldırının Müslümanları hedef alan ilk saldırı olmadığını belirterek, "Yeni Zelanda'da Cuma namazı için toplananların şehadeti ile sonuçlanan kalleş saldırı sıradan bir hadise olarak görülemez" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"İslamofobi, yabancı düşmanlığı, aşırı sağ artık politik akımlar olmaktan çıkmıştır. Şu anda karşımızda açıkça bir İslam düşmanlığı ve Müslüman nefreti vardır. Bu mesele sadece siyasetin, sivil toplumun, akademik çalışmaların konusu olmaktan çıkmıştır. Artık bu tehdit güvenlik birimlerinin, devlet adamlarının, sokaktaki adamın da meselesidir. DEAŞ, Eş-Şabab gibi Neo-Nazi örgütleri de terör yapılanması olarak değerlendirilmelidir. Bugün uluslararası toplum DEAŞ eylemleri sonrasında nasıl tepki veriyorsa aynı güçlü tepkiyi Neo-Nazi saldırıları karşısında da göstermelidir."
Konuşmasında "Neo-Nazi terörünü daha fazla görmeden gelmenin maliyeti çok ağır olacaktır" diyen Erdoğan "Hele hele gerçekleri dillendirdiğim için şahsımı hedef almak kimseye fayda sağlamaz" ifadelerini kullandı ve İİT'yi Müslümanları hedef alan saldırılar, İslamofobi ve yabancı düşmanlığı gibi konularda daha fazla inisiyatif almaya davet etti.
Erdoğan'ın konuşmasında saldırının ardından Yeni Zelanda hükümetine ve halkına gösterdikleri tepki ve empati için teşekkür ederken, "Başbakan Ardern tarafından gösterilen tepki ve empati tüm dünya liderlerine örnek olmalıdır" dedi.
İcra Komitesi toplantısının açılışında konuşan Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise "Bu terör saldırısını münferit bir vaka olarak görmek, işin doğrusu akla, mantığa uygun değildir. İslam düşmanı, ırkçı ve dünyadaki tüm insanların huzurunu hedef alan bu zihniyete sahip çıkan insanlara da maalesef rastlıyoruz. Başbakan Ardern'in net açıklamalarına rağmen bu saldırının bir terör eylemi olduğunu dile getirmekten bile imtina eden siyasetçileri görmekten üzüntü duyuyoruz" dedi.