ANKARA, 18 Ocak (Reuters) - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında dün yapılan Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) Suriye'nin batısından Türkiye'ye yöneltilen tehditlerin bertaraf edilmesi için gereken adımların derhal ve kararlılıkla atılacağı belirtildi.
MGK bildirisinde, Türkiye'nin asayiş ve güvenliğini etkileyen iç ve dış gelişmeler ile Türkiye'yi yakından ilgilendiren uluslararası konuların toplantıda gözden geçirildiği ve terörle mücadele çalışmalarının tüm boyutlarıyla ele alındığı kaydedilerek, terör örgütlerinin faaliyetleri başta olmak üzere, Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik tehditlere karşı hukuk çerçevesinde alınan ve kurulca önerilen tedbirlerin gözden geçirildiği, terörün sonlandırılması için yurt içinde ve yurt dışında azim ve kararlılıkla sürdürülen mücadelenin kapsamlı şekilde değerlendirildiği belirtildi.
ABD öncülüğünde Suriye'de PYD-YPG'den oluşan bir sınır gücü kurma konusunda atıfta bulunulan bildiride, "Terör örgütlerinin ülkemize yönelik açık tehdidi söz konusu iken NATO çatısı altında ve ikili ilişkilerimizde müttefikimiz olan bir devletin, güvenliğimizi dikkate almadan teröristleri ortak ilan edip silahlandırması üzüntüyle karşılanmıştır" denildi ve şöyle devam edildi:
"Suriye'de DEAŞ ile fiili mücadelenin büyük ölçüde tamamlanmış olması sebebiyle PKK/PYD-YPG terör örgütüne verilen silah, araç ve gereçlerin gecikmesizin toplanması gerektiği kuvvetle vurgulanmıştır. Türkiye'nin, sınırlarının hemen yanı başında bir terör koridoru oluşturulmasına ve bir terörist ordusu kurulmasına izin vermeyeceği, bu konuda gereken her türlü tedbirin alınacağı belirtilmiştir."
Bildiride, "Sınır emniyetimizi tahkim etmenin yanı sıra vatandaşlarımız ile bölge halkının can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla ilk aşamada Suriye'nin batısından ülkemize yöneltilen tehditlerin bertaraf edilmesi için gereken adımların derhal ve kararlılıkla atılacağı vurgulanmıştır" denildi.
Türkiye'nin üyesi olduğu uluslararası örgütlerden ve taraf olduğu uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan sorumluluklarını, terörle mücadele dahil yerine getirmek suretiyle, bölge ve dünya barışına önemli katkılar sağladığı kaydedilen bildiride, şu ifadelere yer verildi:
"Müttefiklerimizden de aynı ilkeli tutumun beklendiği ifade edilmiştir. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın İstanbul'da yapılan toplantısında sergilenen 'Doğu Kudüs'ün Filistin Devleti'nin başkenti olduğu' yönündeki irade ile BM Genel Kurulu'nda alınan Kudüs'ün statüsünün korunmasına ve Filistin'e destek kararının, bölgede istikrarın ve kalıcı barışın sağlanmasına hizmet edeceği tekraren teyit edilmiştir.
"Terör örgütleriyle mücadele kapsamında, yurt bütününde uygulanan olağanüstü hal değerlendirilmiş, demokrasimizin, hukuk devleti ilkesinin ve vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik tedbirlerin devamlılığını sağlamak üzere hükümete, olağanüstü halin uzatılması tavsiyesinde bulunulması kararlaştırılmıştır."