BEYRUT, 15 Kasım (Reuters) - Suriye'de oluşturulan çatışmasızlık bölgelerinden birine Pazartesi günü yapılan hava saldırılarında ölenlerin sayısının 61'e yükseldiğini bildirildi.
Bu bölgeler, ülkede süren şiddeti bölgesel olarak durdurmak amacıyla oluşturulmuştu.
Saldırıyı Rus uçaklarının yaptığını söyleyen İslamcı muhalifler, Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile onun Rus ve İranlı destekçilerinle karşı mücadeleyi sürdüreceklerini tekrarladılar.
Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü, Halep'in batısındaki Atareb kasabasında bir pazar yerine üç hava saldırısı yapıldığını ve en az 61 kişinin öldüğünü bildirdi.
Atareb, Türkiye, Rusya ve İran arasında varılan bir anlaşma uyarınca oluşturulan ve şiddetin azaltılmasını amaçlayan "çatışmasızlık bölgeleri" adlı alanda yer alıyor.
Ancak bu gibi diplomatik çabalara rağmen, Halep, İdlib, Deyr el Zor ve Hama gibi yerlerde çatışmalar devam ediyor.
Reuters'e konuşan Birleşmiş Milletler insani sorunlar danışmanı Jan Egeland, "(Bu) bölgeler çatışmaların hızını düşürdü... (ancak) son dönemde yine çatışmalar arttı" dedi.
Çatışmasızlık bölgeleri, Kazakistan'ın başkentinde Rusya, İran, isyancıları destekleyen Türkiye ve muhalefet temsilcileri arasında yapılan Astana süreci adlı görüşmelerde kararlaştırılmıştı.
Taraflar Eylül ayında, İdlib vilayetindeki çatışmasızlık bölgesinin sınırına gözlemciler yerleştirmeyi kararlaştırmışlardı. İdlib'in büyük bölümü İslamcı muhaliflerin elinde.
Hava saldırısından sonra Tahrir eş Şam adlı cihatçı ittifak, ateşkesi kınadı ve hem Suriye rejimi, hem de Rus ve Iran desteğindeki müttefiklerine karşı mücadeleyi sürdüreceklerini açıkladı.
Tahrir el Şam, "Bu saldırılar ve işlenen suçlar mücadele etmeden sömürgecilerle bir çözüme varılamayacağını göstermiştir" dedi.
Tahrir el Şam ittifakı içinde, geçen yıl el Kaide'den ayrıldığını duyurarak adını değiştiren eski Nusra Cephesi de bulunuyor.
Haberin orijinali için tıklayınız: Bu haber, linkleri yukarıda belirtilen haber ya da haberlerden derlenmiştir. Tam çevrilmiş metin olmayabilir (Haberi Yazan Sarah Dadouch; Haberi çeviren Ayşe Sarıoğlu; Redaksiyon Birsen Altaylı)