Antoni Slodkowski
NAYPYITAW, 19 Eylül (Reuters) - Myanmar lideri Aung San Suu Kyi, ülkesinin Rakhine eyaletinde yaşanan şiddeti kınadı ve suçluların hesap vereceğini söyledi ancak Birleşmiş Milletler'in, ordunun bölgede etnik temizlik yaptığı yolundaki eleştirilerine yanıt vermedi.
Suu Kyi, 25 Ağustos'ta isyancıların bazı asker ve polis birimlerine saldırması üzerine başlayan ve bugüne kadar 421,000 Rohingya Müslümanının komşu Bangladeş'e kaçmasına yol açan şiddet olaylarından ilk kez söz ettiği bir konuşma yaptı.
Yaşanan şiddeti ve nefret söylemini kesinlikle kınayan bir konuşma bekleyen Batılı diplomatlar ve yardım görevlileri, Suu Kyi'nin halka yönelik konuşmasının tonunu beğendiler ancak mesajın, gelen küresel eleştirileri giderecek güçte olmadığını söylediler.
Uluslararası Af Örgütü, Suu Kyi'nin konuşması için, "gerçek dışı beyanlar ve suçu kurbanlara atma çabası" dedi. Örgüt, ordunun şiddet eylemlerindeki rolünü görmezden geldikleri için Suu Kyi ve hükümetini "kafalarını kuma gömmekle" suçladı.
Suu Kyi başkent Naypyitaw'da bugün yaptığı konuşmada, "Her türlü insan hakları ihlalleri ve yasadışı şiddeti kınıyoruz. Vilayetin her köşesinde barış ve istikrarın tesisi hedefine bağlıyız" dedi.
"Ülkenin yasalarını ihlal eden ve insan haklarını çiğneyen herkese karşı dini, ırkı ve siyasi konumu ne olursa olsun, işlem yapılacaktır."
Ülkesinde süren askeri yönetim altında ev hapsinde yaşadığı uzun yıllar boyunca Batı'da bir demokrasi savunucusu olarak itibar gören Suu Kyi, Rohingya'da yaşanan ihlallere karşı çıkmadığı için yoğun eleştirilerle karşılaşıyor.
Myanmar'da güvenlik yetkisi, tamamen generallerde olduğu için Suu Kyi askeri operasyonlara değinmedi ancak 5 Eylül'den bu yana "hiçbir silahlı çatışma ve temizlik operasyonu yapılmadığını" söyledi.
Buna rağmen Bangladeş'e kaçan Rohingyalılar, daha Cuma gününe kadar Budist sivillerin saldırdıkları köyleri yaktıklarına tanık olduklarını söylediler. Ancak bu ifadeleri doğrulatmak mümkün olmadı.
İnsan hakları gözlemcileri ve Müslüman sığınmacılar, Rakhine'deki Budist gönüllü milislerin ve askerlerin Müslüman nüfusu bölgeden atmak için köyleri yakma yöntemini kullandıklarını söylüyorlar.
Birleşmiş Milletler, bölgede yaşananları "tipik bir etnik temizlik örneği" olarak nitelemişti.
Haberin orijinali için tıklayınız: Bu haber, linkleri yukarıda belirtilen haber ya da haberlerden derlenmiştir. Tam çevrilmiş metin olmayabilir (Haberi çeviren Ayşe Sarıoğlu; Redaksiyon Can Sezer)