ANKARA, 12 Nisan (Reuters) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, kimyasal silahların kullanımı gibi suçların cezasız kalmaması gerektiğini belirtirken; Suriye konusunda bir kriz yaşandığını belirterek, gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyledi.
Hafta sonunda Suriye Duma'da kimyasal silah kullanıldığı iddialarının gündeme gelmesinin ardından, ABD Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne bu iddiaların soruşturulması konusunda bir karar tasarısı sunmuş ancak tasarı Rusya tarafından veto edilmişti.
Kimyasal silah kullanıldığı iddialarının ardından ABD Başkanı Donald Trump'ın açıklamaları Washington'un Suriye'ye askeri bir karşılık vereceği yönünde spekülasyonlara neden olurken, Trump'ın dün Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Rusya Suriye'ye atılan tüm füzeleri düşüreceğini söyledi. Hazırlan Rusya, çünkü geliyor olacaklar, güzel, yeni ve 'akıllı!'. İnsanlarını gaz kullanarak öldüren ve bundan zevk alan hayvan ile ortak olmamalısın!" ifadelerini kullanması bu spekülasyonların iyice artmasına neden olmuştu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün gece Trump ile Suriye konusunda bir telefon görüşmesi gerçekleştirirken, Rusya Parlamentosu Savunma Komitesi Başkanı emekli General Vladimir Şamanov'un, Moskova ile Washington'ı karşı karşıya getiren Duma krizinde Türkiye'nin arabulucu olduğunu açıklaması gözlerin Ankara'ya dönmesine neden oldu.
Aksoy, düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin krizde bir arabulucu rolü oynayıp oynamadığı sorulduğunda şunları söyledi:
"7 Nisan'da Duma'ya düzenlenen saldırının rejim tarafından gerçekleştirildiği yönünde ciddi şüpheler var. Biz de bu saldırıyı güçlü şekilde kınadık. Kimyasal silahların yasaklanması örgütü başta olmak üzere derhal soruşturulmasını istedik. Bu tür suçların cezasız kalmaması lazım, tekrarlanmaması için cezalandırılması gerekiyor. ABD tarafından bu konuda MGK'YA bir tasarı sunuldu, biz de bu tasarının eşsunucusu olduk. Bu tasarı bir soruşturma mekanizması öngörüyordu ama veto edildi. Biz bunun veto edilmesini sözkonusu saldırının olup olmadığının araştırılması yönünde kaçırılmış çok önemli bir fırsat olarak görüyoruz."
Suriye'ye olası bir ABD askeri müdahalesine NATO üyesi olan ancak aynı zamanda Suriye'de siyasi çözüm için Rusya ve İran ile Astana sürecini sürdüren Türkiye'nin destek verip vermeyeceği sorulduğunda ise Aksoy, Erdoğan'ın Trump ile telefon görüşmelerinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin de temaslarının da sürdüğünü hatırlattı ve "Malum bir kriz yaşanıyor. Biz de yakından takip ediyoruz. Spekülatif bir soru oldu. Bakalım gelişmeler neyi gösterecek. Biz de süreci yakından izlemeye devam ediyoruz" dedi.
ZEYTİN DALI HAREKATI VE TEL RIFAT'TAKİ GELİŞMELER
Basın toplantısında Afrin'de devam eden Zeytin Dalı harekatına ilişkin de bilgi veren Aksoy, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatı ile Suriye'de yaklaşık 4,000 kilometrekare alanın "teröristlerden kurtarıldığını" belirterek şunları söyledi:
"Fırat Kalkanı'ndan sonra 160,000 Suriyeli bu bölgeye geri döndü. Afrin harekatından sonra da en az 200,000 Suriyelinin geri dönmesini bekliyoruz."
Tel Rıfat'taki gelişmeleri de yakından izlediklerini belirten Aksoy, "Bu bölgenin PYD/YPG'nin yeni merkezi haline gelmesini kabul edemeyeceğimizi muhataplarımıza iletiyoruz" dedi.