İSTANBUL, 19 Ağustos (Reuters) - Otomotiv sanayi ihracatının üçte birini gerçekleştiren tedarik sanayini temsil eden Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) üyesi şirketler darbe girişiminin ardından sektörün gündelik işleyisinde bir sorun olmadığını, ancak yurtdışı projelerde rekabet gücünü kaybetmemek için çalışmaları gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin ihracatının yaklaşık beşte birini oluşturan otomotiv sanayinin otomobil üreten şirketler ve tedarik sanayi olmak üzere ikiye ayrılıyor. Sektör ihracatının üçte birini parça ve tedarik sanayi, üçte ikisini ise otomotiv üreticileri oluşturuyor.
TAYSAD tarafından düzenlenen toplantıda konuşan sektör yöneticileri kısa vadede üretim ve sevkiyata devam ederek yatırımcı ve müşteri nezdinde güven sorunu ortaya çıkmaması için çalıştıklarını ve başarılı olduklarını ifade etti.
Ancak yöneticiler gelecek iki ayda büyük şirketlerin birkaç yıllık satın alma bütçelerini hazırlayacaklarını ve Türkiye hakkında herhangi bir şüphe oluşmaması için daha kapsamlı tanıtım çalışmalarında bulunmaları gerektiğini ifade ettiler.
Darbe girişiminin ardından dernek üyeleriyle istişarede bulunduklarını belirten TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kanca, üretime devam ederek müşterileri ile güven ilişkisinin zedelenmesine izin vermediklerini ifade ederek, "İşler normal devam edecek şeklinde bir mutabakata vardık. Gümrük yetkilileriyle konuştuk. Sevkiyata ara vermedik. Birkaç saatlik bir ara verdikten sonra üretime devam ettik" dedi.
UZUN SOLUKLU PROJELERDE REKABET GÜCÜ
Dünyanın başlıca otomotiv parça üreticisi şirketlerinden Autoliv'in 1.2 milyar dolar cirosu bulunan tekstil bölümün başında bulunan Mustafa Alaca ise gündelik işleyiş hakkındaki yatırımcıların endişelerini gideren sektörün orta vadeli bir plan çizmesi gerektiğini kaydetti.
Alaca, "Otomotiv günlük bir sektör değil, uzun soluklu planlama yapılan bir sektör. Projeler başlamadan 3-4 yıl önce müşteriyle çalışmaya başlıyorsunuz. Yeni projeleri kaptırmamamız gerekiyor" dedi.
Türkiye'deki üreticilerin gümrük birliği anlaşması sayesinde Avrupa'da "birinci sınıf" tabir edilen tedarikçilerden olduğuna dikkat çeken Alaca, "Biliyoruz ki Eylül-Ekim'de (büyük alıcı şirketler) gelecek 5 yıllık dönemin planlarını yapacaklar. Bu dönemde Türkiye'ye yönelik bir sorgulamanın ülkeye etkisi olacaktır. (Türk imalatçılar olarak) Bu grupta kalmamız gerekiyor" dedi.
Türkiye ve Avrupa'daki tesisleriyle dünyanın başlıca otomobil üreticileri için aydınlatma parçaları üreten Bayraktarlar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Bayraktar ise "Bizim için önemli olan sürdürülebilir iştir. Şu ana kadar sorun yaşamadık. Yeni talep geliyor mu, müşterinin çalışma iştahında bir aksama var mı, önemli olan bu. Tehlike de budur, böyle bir olayla şu ana kadar karşılaşmadık, ama olursa 3-5 yıl sonra sıkıntıya gireriz" dedi.
Sektör yetkilileri darbe girişiminin ardından yatırımcıların Türkiye hakkında endişe dile getirmesinin doğal olduğunu, bunun önüne geçmek için kamu ve özel sektörün ortak bir dil kullanarak tanıtım çalışmasında bulunması gerektiğini ifade ettiler.
Sanayiciler şu anda mecliste bulunan yatırım ortamını iyileştirme ve teşvik kanun tasarısının yatırımcılara güven verecek doğru bir adım olarak niteledi.
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Perihan İnci ise, Türkiye'de kurulu yabancı ortaklı şirketlerin yatırım planlarında bir değişiklik olmadığını, ancak ilişkilerin iyi yönetilmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye'de ortaklık kuran, yeni yatırımlarla ortaklığı büyütmek isteyen yabancı şirketler var. Bunların endişeleri oluşuyor. Şu ana kadar bir zeval gelmedi ancak çok hassas bir dönemdeyiz. Nefesimiz kesilmeden Türkiye'nin durumunu anlatmamız gerekiyor" dedi.
TEDARİK ZİNCİRİNİ ETKİLEYECEK ADIMLARDAN KAÇINMALI
Ahmet Bayraktar, darbe girişimine yönelik soruşturma nedeniyle bazı şirket sahiplerinin de gözaltına alındığını belirterek işlemlerin tedarik zincirini etkilemeden sürmesi gerektiğini belirtti.
Bayraktar, "Bazı iş adamlarına dair bazı gözaltı soruşturma haberleri olduğunu biliyoruz. Bu firmaların ticari hayatının tedarik zincirini etkilememesi lazım. Buna titizlikle yaklaşılması lazım... küçük bir tedarikçinin sahibi gözaltında. bu firmalar küçük olmaklar beraber etkisi büyük olabilir" dedi.