Holger Hansen / Andreas Rinke
BERLİN, 6 Temmuz (Reuters) -
Almanya'da iktidardaki koalisyonu oluşturan partiler dün kabul ettikleri bir anlaşmayla, dört dönemdir Almanya'yı yöneten Başbakan Angela Merkel'i sarsan ve uzun müzakereler sonunda ancak üç ay önce kurabildiği 'büyük koalisyonu' yıkma riski yaratan anlaşmazlığı sona erdirdiler.
Koalisyonu oluşturan partiler diğer Avrupa Birliği ülkelerinde kayıtlı sığınmacılar ile ilgili işlemlerin yapılabilmesini sğlayacak önlemler paketi üzerinde anlaşmaya vararak yıl sonundan önce göç yasası çıkarma sözünü verdiler.
Partiler, diğer Avrupa Birliği ülkelerine girmiş olan kayıtlı sığınmacılar la ilgili çözüm getirecek bir önlem paketi üzerinde anlaşmaya vardılar ve yıl sonundan önce bir göç yasası çıkarma sözünü verdiler. Bu anlaşma iki sayfalık bir metin ile kayda geçirildi.
Ancak anlaşmazlık, daha önce iki küçük partiyi koalisyona ikna edememiş olan Merkel'in daha sonra kurduğu kırılgan koalisyon içinde kalıcı dargınlıklara yol açtı.
Merkel'in Bavyeralı müttefiki Hıristiyan Sosyal Birliği'nin (CSU) lideri ve İçişleri Bakanı Horst Seehofer'ın Merkel'e karşı gelerek diğer Avrupa ülkelerinde kayıtlı az sayıdaki sığınmacıyı Alman sınırından geri çevirmekle tehdit etmesi krizi tetiklemişti.
Partiler mevcut AB yasasına göre diğer AB ülkelerinde sığınma başvurusunda bulunmuş göçmenleri o ülkelere geri gönderme sürecini hızlandırma kararı aldılar ancak bunun için ilk başvurunun yapıldığı ülkeyle bu konuda yapılmış anlaşmalar bulunması gerekiyor.
Yeni anlaşmanın tam olarak uygulanması için, göçmenleri geri alma konusunda istekli olmayan İtalya ve diğer ülkelerle anlaşma imzalanması gerekiyor.
Koalisyon ortağı Sosyal Demokratlar anlaşmayı kendi partileri için bir kazanım olarak nitelendiler.
Seehofer da gazetecilere yaptığı açıklamada, sınır bölgesi transit merkezleri kurulması çağrısından vazgeçmek zorunda kalmasına rağmen anlaşmadan "son derece memnun" olduğunu söyledi.
Anlaşma başka ülkelerde kayıtlı sığınmacıların ilk başvuruyu yaptıkları ülkeye gönderilmek üzere Münih havalimanına aktarımlarının mümkün olmadığı durumda, işlemlerinin 48 saat içinde ayrı bir transit merkezinde değil, polis merkezlerinde yapılmasını gerektiriyor.
SPD lideri Andrea Nahles, anlaşmanın Almanya'nın transit merkezleri açması veya tek taraflı eylemler yapmasını kapsamayacağını vurguladı. SDP bu tür merkezlerin toplama kampı gibi görülebileceği uyarısı yapmıştı.
Haberin orijinali için tıklayınız: Bu haber, linkleri yukarıda belirtilen haber ya da haberlerden derlenmiştir. Tam çevrilmiş metin olmayabilir. (Haberi çeviren Canan Sevgili; Redaksiyon Ayşe Sarıoğlu)