Robin Emmott / Gabriela Baczynska
VALLETTA, 28 Nisan (Reuters) - Avrupa Birliği (AB), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yetkilerini artıran referandumun ardından Türkiye'nin bundan sonra izleyeceği yol hakkında yoğun huzursuzluk taşımasına rağmen Ankara ile sert ifadelerin kullanıldığı anlaşmazlığa son vermeye çalışacak.
Avrupa Birliği ülkeleri dışişleri bakanları, bugün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da katılacağı toplantıda Türkiye'nin üyelik sürecinin resmen askıya alınma noktasına yaklaştıran krizden çıkış yollarını görüşecek.
Türkiye'nin 2005 yılında başlayan üyelik görüşmeleri Kıbrıs kaynaklı siyasi engeller ve bazı AB üyelerinin 80 milyon nüfusa sahip Müslüman bir ülkeyi son dönemlerde yaşananlardan önce bile birliğe alıp almamak konusundaki tereddütlerinden dolayı fiilen durmuştu.
Erdoğan'ın referandumda kazandığı zafer ile daha fazla yetki elde etmesi, muhaliflere verilen sert tepki ve bazı AB hükümetlerini Nazilerle karşılaştıran açıklamalarda bulunması, birçok AB ülkesini rahatsız etti. Ancak AB'nin stratejik bir NATO üyesi olan Türkiye ile işbirliğini sürdürmesi gerekiyor.
Türkiye'nin üyelik sürecini de yöneten Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Johannes Hahn, kendisinin de katılacağı dışişleri bakanları toplantısı öncesinde "İşlerin hiçbir şey olmamış gibi devam etmesi bir seçenek değil" dedi.
AB'nin Ankara ile ilişkilerinin önem seviyesini düşüreceği ve ilişkileri ticaret ve güvenlikte işbirliği temelinde sürdürmeye çalışacağının sinyalini veren Hahn, "Sakin kalalım ve Türkiye ile çalışmamızı sağlayacak bir paket geliştirelim" dedi.
Avusturya, Türkiye'nin AB adayı olmak için bile uygun olmadığı konusunda kararlı bir duruş sergilerken, birçok Avrupa devleti Türkiye'yi reddeden taraf olarak görülmek istemiyor. Bunun nedenlerinden bir tanesi Ankara'nın Suriye'deki iç savaştan kaçan göçmenlerin Avrupa'ya girişini engelleyen göçmen anlaşmasından cayacağı hakkındaki endişeleri.
Üst düzey bir AB diplomatı, "Çekip gitmek AB'nin işi değil. Bu Türkiye'nin seçimi olmalı" dedi.
Erdoğan, Reuters'a yaptığı açıklamada çok daha uzun süre bekletilmesi halinde Türkiye'nin AB konusunda pozisyonunu gözden geçireceğini söylerken, aynı zamanda Türkiye'nin görüşmelere bağlı olduğunu belirtti.
Türkiye'nin ekonomisini ve yargısını güçlendirmeyi hedefleyen AB üyelik sürecini bitirme sorumluluğunu her iki taraf da üstlenmek istemezken, üst düzey bir AB yetkilisi önceliğin "Çıkmaz sokaktan çıkabilmek" olduğunu belirtti.
AB, Türkiye'nin en büyük yabancı yatırımcısı ve ticaret ortağı konumunda bulunuyor. Türkiye ise Irak, Suriye ve Karadeniz üzerinden Rusya'ya uzanan sınırları nedeniyle AB'nin önemli bir müttefiki konumunda.