ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), Ripple davasındaki temyiz başvurusunda, XRP’nin yasal statüsünü hedef almayacağını belirtti. SEC'nin sunduğu formda, özellikle XRP'nin menkul kıymet olup olmadığına dair kararın temyiz edilmemesi dikkati çekiyor.
Ripple'ın Baş Hukuk Sorumlusu Stuart Alderoty, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, mahkemenin XRP'nin bir menkul kıymet olmadığına dair kararının "ülkenin yasası" olarak kaldığını vurguladı.
Temyiz başvurusunun kapsamı ne?
SEC, Ripple'ın ticaret platformlarındaki XRP satışları ve XRP'nin bir ödeme aracı olarak kullanılması konularında temyiz yoluna gidiyor. SEC, Ripple CEO'su Brad Garlinghouse ve Ripple kurucu ortağı Chris Larsen'in bu satışlara yardımcı olduğu iddiasıyla yeniden mahkemeye başvurmayı planlıyor. Ayrıca, Ripple'ın yöneticilerine ve çalışanlarına XRP dağıtımlarına odaklanan başvuru, Temmuz 2023'te verilen kararların bazı yönlerine itiraz ediyor.
SEC’nin, Ripple'ın ödemesi kararlaştırılan 125 milyon dolarlık para cezasına itiraz etmeyeceği açıklandı. SEC’nin, haksız kazanç kararı için de itirazda bulunmaması dikkat çekti. Bu karara şaşıran kripto avukatı James Murphy, daha önce SEC’nin Ripple'dan talep ettiği 876 milyon dolarlık kârdan vazgeçme isteğinin reddedildiğini hatırlattı.
Ripple’ın hukuk mücadelesi devam ediyor
Hukuk uzmanı Jeremy Hogan, Ripple'ın en az bir konuda %90 kazanma şansı olduğunu belirtirken, her iki ana konuda %80 kazanma şansının bulunduğunu iddia etti. Hogan, SEC’nin temyiz başvurusunu "korkakça bir hareket" olarak nitelendirerek, kurumun önceden Garlinghouse ve Larsen aleyhindeki davayı jüri önüne çıkarma fırsatını kaçırdığını söyledi.
Bu gelişmelerin ardından, Ripple'ın da önümüzdeki hafta kendi çapraz temyiz başvurusunu yapması bekleniyor. Şirketin, 125 milyon dolarlık cezaya veya XRP'nin kurumsal satışlarının menkul kıymet olarak kabul edilmesine itiraz edebileceği belirtiliyor.
SEC’nin kararında başarılı olması durumunda, Ripple ek cezalar veya operasyonel kısıtlamalarla karşı karşıya kalabilir. Ancak, davanın daha da uzayarak potansiyel olarak 2026'nın başlarına kadar sürebileceği öngörülüyor.