(Ayrıntılar ve görüş eklendi)
ANKARA, 5 Aralık (Reuters) - Tüketici fiyatları Kasım ayında gıda fiyatlarında yaşanan düşüşün de desteğiyle artış beklentilerinin aksine yıllık bazda bir düşüş göstererek yüzde 7.16'dan yüzde 7'ye geriledi.
Analistler verilerin ekonomik aktivedeki yavaşlama eğilimini teyit eder nitelikte olduğunu ve TL'deki değer kaybının 2017'ye enflasyon ve faiz görünümüne ilişkin endişeleri de arttırdığına dikkat çekiyorlar.
Tüketici fiyatları enflasyonu Kasım'da yüzde 0.52 ile yüzde 0.8 olan beklentilerin oldukça altında arttı. Beklentilerdeki sapmada belirleyici olan gıda fiyatları enflasyonda yaşanan düşüş tek başına enflasyonu 0.16 puan aşağı çekti.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre Yİ-ÜFE Kasım'da yüzde 2.00 artış gösterirken yıllık bazda ise artış 6.41'e geldi.
İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu, enflasyondaki düşüşün tahminlerden farkın gıdadan kaynaklandığını belirterek, "Hesaplamamızın aksine gıda grubu aylık bazda gerileyerek enflasyonda resmi değiştirdi. Enflasyonu 0.14 puan aşağı çekti" dedi ve ekledi:
"Çekirdek göstergelerde gerileme devam ediyor. Bugünkü rakamlar iç talepteki yavaşlamanın manşet ve çekirdek üzerinden enflasyon üzerinde etkili olmaya devam ettiğini gösteriyor"
Özel kapsamlı TÜFE göstergelerinden "H" Kasım'da yıllık olarak yüzde 7.01'den yüzde 6.89'e gerilerken, "I" yüzde 7.04'ten yüzde 6.99'e geriledi.
NOMURA: TL'DEKİ KAYIP ENFLASYONA 200 BP ARTIŞ YARATABİLİR
Nomura Ekonomisti İnan Demir beklentilerden iyi gelen enflasyon verilerinin kısa vadede TCMB üzerindeki faiz baskısını hafifletebileceğini ancak enflasyondaki düşüşün gıda kaynaklı olması nedeniyle uzun vadede devam edemeyeceğini belirtti.
Demir "Merkez Bankası'nın kendi modeli Eylül ayından beri TL'de yaşanan değer kaybının enflasyona 2 puanın üzerinde katkı yapacağını gösteriyor bu da 2017 ilk yarısında (TCMB'nin) yüzde 9 oranında bir enflasyonla başa çıkmak durumunda kalabileceğini gösteriyor. Enflasyondaki bu bozulmaya büyük bir faiz artışı ile cevap vermenin doğru olacağına inanıyoruz" dedi.
Demir TCMB'nin 300 baz puanlık bir faiz artışı gerçekleştirmesinin TL'deki değer kayıplarını telafi etmek ve bu kayıpların enflasyon üzerindeki etkisini sınırlamak için uygun olabileceğini de söyledi ancak bunun gerçekleşmesi ihtimalini düşük gördüğünü de dile getirdi.
Yılbaşından bugüne bakıldığında ise TL dolar karşısında yaklaşık yüzde 17 değer kaybederken 35 para birimi içinde dolar karşısında TL'den çok değer kaybeden sadece peso, naira ve Mısır poundu yer aldı.
TL'deki bu değer kaybında ana nedeni ABD'de Cumhuriyetçi Donald Trump'ın sürpriz şekilde seçimleri kazanmasının ardından doların 13.5 yılın zirvesine doğru tırmanması oldu. Ancak TL'deki negatif ayrışma ise tamamen lokal nedenlerden kaynaklanıyor.
AKP'nin başkanlık sistemini getirecek anayasa değişiklik teklifinin oluşturduğu bahar aylarında olası bir referandum ihtimali piyasalarda soru işaretlerine neden olurken bu döneme kadar bazı yatırımcıların yatırım kararlarını erteleyebilecekleri endişeleri bulunuyor.
Cumhuriyet gazetesine yönelik soruşturma, HDP milletvekillerine yönelik gözaltı ve tutuklamalar ile yeniden gündeme gelen idam konusu AB ülkeleri başta olmak üzere bir çok ülkeden tepki çekiyor. Türkiye ile AB üyelik görüşmelerinin durdurulmasına yönelik tepkiler piyasada baskı yaratıyor. Öte yandan OHAL'in ne kadar süreceği belirsizliği de TL'yi baskılayan etkenler arasında yer alıyor.
ENFLASYON YILI OVP TAHMİNİNE ÇOK YAKIN TAMAMLAYABİLİR
Reuters'a bilgi veren bir ekonomi yetkilisi verilerin ardından enflasyonun yüzde 7.50 olan yıl sonu tahminine oldukça yakın gerçekleşme ihtimalinin arttığını belirtti.
Ekonomi yönetiminden bir çok yetkili ve bakan da son zamlara rağmen yüzde 7.50'ye oldukça yakın bir gerçekleşme beklediklerini telaffuz ediyorlar.
KASIM'DA GIDA BELİRLEYİCİ OLDU
Ana harcama grupları itibariyle 2016 yılı Kasım ayında endekste yer alan gruplardan aylık en fazla düşüş gösteren yüzde 0.58 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubu olurken aylık en yüksek artış yüzde 3.89 ile giyim ve ayakkabı grubunda oldu.
Verilere göre eğlence ve kültürde yüzde 1.25, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 1.16, konutta yüzde 0.87 ve haberleşmede yüzde 0.64 artış gerçekleşti.
Yıllık en fazla artış ise yüzde 22.61 ile alkollü içecekler ve tütün grubunda gerçekleşti. Yıllık bazda çeşitli mal ve hizmetler yüzde 10.92, ulaştırma yüzde 9.57, eğitim yüzde 9.50, sağlık yüzde 9.16 ile artışın yüksek olduğu diğer ana harcama grupları oldu.
TL ve benzer para birimlerinin dolar karşısındaki değerini gösteren grafik için ---> http://tmsnrt.rs/2egbfVh