Geleceği 'daha iyiye doğru' yeniden tasarlamak için global ''Sürdürülebilir Markalar'' topluluğu dönüşüm liderleri ile en son gelişmelerin ve ilham veren uygulamaların anlatıldığı Sustainable Brands, çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirildi. Bu yıl online olarak gerçekleştirilen etkinliğin sponsorları arasında yer alan ve yenilenebilir ağaç ham maddesinden çevreye duyarlı özel elyaflar üreten Lenzing Grubu, konferans kapsamında iki farklı oturumda yer aldı. Lenzing Global Nonwoven İş Yönetimi Başkan Yardımcısı Jürgen Eizinger, "Islak Mendiller: Gezegenimiz için Dost mu Düşman mı?" başlığı altında, son zamanlarda tüketimi oldukça artan ıslak mendiller ile ilgili bilinmeyenlerin tüm detaylarını katılımcılar ile paylaştı. Lenzing Global Marka Yönetimi Başkan Yardımcısı Harold Weghorst ise "Sürdürülebilir Moda Paradoksu" başlıklı sunumuyla moda endüstrisinde sürdürülebilirliğe dair önemli bilgileri ve Lenzing'in bu konuya bakış açısını detaylarıyla anlattı.
"Tüketicilerin yüzde 10'undan daha azı ıslak mendillerde bulunan plastikler hakkında bilgi sahibi"
Pratik, hijyenik ve kullanıma hazır olan ıslak mendillerin günlük hayatta giderek daha fazla kullanıldığını belirten Lenzing Global Nonwoven İş Yönetimi Başkan Yardımcısı Jürgen Eizinger, katılımcılara "Sizce, ıslak mendiller gezegenimiz için dost mu düşman mı?" sorusunu yöneltti. Araştırmalara göre çok az kişinin ıslak mendillerin ciddi oranda plastik içerdiğini ve uygun olmayan şartlarda imha edildiğinde ise çevreye zararlı olabileceğini bildiğinin altın çizen Eizinger, "Sektör verilerine göre, tüketicilerin yüzde 10'undan daha azı ıslak mendillerde bulunan fosil bazlı plastikler hakkında bilgi sahibi. Bununla birlikte, 10 kişiden 9'u sürdürülebilir ve doğada çözünür bir alternatifi kullanmayı tercih edeceğini belirtiyor. Bu farkındalıkla yasa koyucuların plastik atıkları azaltmak için dünya genelinde önemli çabaları var. Bu çabaya paralel olarak Avrupa Birliği, ıslak mendillerin içeriğinde bulunan plastik maddelerin uygun ürün imha yöntemleri ve ürünün çevreye verebileceği olumsuz etkilere dair etiketleme zorunluluğu getirdi. Dolayısıyla sektörün ve tüketicilerin çevreyi korumak için artık bu ürün kategorisini tamamen yeniden tanımlamak üzere birlikte çalışmaları gerekiyor. Biz de Lenzing Grubu olarak yenilenebilir ağaç ham maddesinden ürettiğimiz VEOCEL markalı botanik kökenli elyafları, ıslak mendillerde bulunan fosil bazlı plastik maddelere bir alternatif olarak sunuyoruz. Çevreye duyarlı bir üretim süreciyle elde edilen bu botanik kökenli elyaflar, denizde ve toprakta tamamen çözünerek doğaya geri dönüyor. Aynı zamanda Lenzing Grubu olarak bu amaçla VEOCEL markasıyla "Bizim Elimizde" inisiyatifini başlattık. İnisiyatif kapsamında daha sürdürülebilir ve çevreye duyarlı ham maddelerin kullanımını teşvik etmek için çevre bilincine sahip ıslak mendil tüketicileri, sürdürülebilirlik uzmanları ve benzer görüşte olan kişiler arasında bir diyalog başlatmayı hedefledik. Ayrıca inisiyatif içinde VEOCEL markamız için yeni sertifikalandırma kriterlerimizi açıkladık. Buna göre VEOCEL markalı elyaflar içeren ıslak mendillerde sadece doğada çözünür botanik kökenli elyaflar kullanılabilecek. Tüketiciler, bir 'Güven Markası' olarak VEOCEL logosunu gördüklerinde satın aldıkları ürünün sürdürülebilir ve çevreye duyarlı olduğundan emin olacak." açıklamasında bulundu.
Lenzing Global Marka Yönetimi Başkan Yardımcısı Harold Weghorst ise "Sürdürülebilir Moda Paradoksu" konulu konuşmasında moda endüstrisinde sürdürülebilirliğe dair önemli ipuçlarını paylaştı. Bireylerin yanı sıra kurumların gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakma gayreti içinde olduğunu anımsatan Weghorst, "Bu nedenle tam da bugün, yaşadığımız anda, bu ilke doğrultusunda hareket etmeli, iş süreçlerimizi bu bakış açısıyla yönetmeli, çevresine, doğal kaynaklara, yeni nesillere saygılı bir bakış açısı geliştirmeli, bunu da geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlere öğretmeliyiz" dedi.
'Eco-fashion' günümüzde trend olmaktan çıkarak çevreye duyarlı tüketicilerin yaşamının bir parçası olma yolunda ilerlediğini hatırlatan Weghorst, "Günümüzde doğaya saygılı ve sürdürülebilir üretim, tüketicilerin her zamankinden daha fazla ilgisini çekiyor. Hem üreticilerin hem de tüketicilerin sorumluluk alması gereken bu süreçte, çevre konusunda farkındalığı artan kişiler yiyeceklerinin yanı sıra kıyafetlerine kadar günlük hayatlarında kullandıkları tüm malzemeleri de çevreye olan zararlarını gözeterek seçmeye gayret ediyor. Bu farkındalıkla biz Lenzing olarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak anlayışıyla hareket ediyor, doğada çözünür ve gübreleşebilir özelliğe sahip TENCEL markalı botanik kökenli elyaflar ile sürdürülebilir modaya değer katmaya odaklanıyoruz. Lenzing olarak biz de TENCEL markalı elyaflarımız ile sürdürülebilir modayı benimseyen tüketicilere kıyafetlerinde çevre dostu seçimler yapmanın gönül rahatlığını yaşatmaya çalışıyoruz. Giysi üretiminden arda kalan pamuklu kumaş kesim artıklarının çöpe gitmesi yerine değerlendirerek, geliştirdiğimiz REFIBRA teknolojisi sayesinde ağaç hamurunun yanı sıra, bu pamuklu kesim artıklarını kullanarak yeni saf TENCEL x REFIBRA markalı lyocell elyaflarını üretiyoruz. Bu anlamda hem tekstil endüstrisinde döngüsel ekonomiye katkı sağlıyor hem de çevre dostu modayı benimseyen tüketicilere fayda sağlamaya çalışıyoruz" dedi.
-iDeal Haber Merkezi-