40% İndirim
⚠ Kazanç Uyarısı! Hangi hisseler yükselişe hazırlanıyor? Hisse senetlerini ProPicks radarımızda görün.
Bu stratejiler yılbaşından bu yana %19,7 oranında kazanç elde etti.
Tam Listeye Erişin

BETAM, Covid-19 salgınının hane gelirleri üzerindeki yıkıcı etkisi başlıkla raporunu yayınladı

Yayın Tarihi 28.10.2020 15:39
Güncelleme Tarihi 28.10.2020 12:40
BETAM, Covid-19 salgınının hane gelirleri üzerindeki yıkıcı etkisi başlıkla raporunu yayınladı

BETAM, Covid-19 salgınının hane gelirleri üzerindeki yıkıcı etkisi başlıkla raporunu yayınladı.

Araştırmanın detayı şöyle:

COVID-19 salgını kapsamında Mart ayının ortasında başlamış olan ve halk sağlığını korumak amacı güden sosyal mesafelendirme önlemleri, Haziran ayının başında gevşetilmiş olsa da iktisadi hayatta önemli bir durgunluğa yol açmıştır. TÜBİTAK tarafından 120K577 numarası ile fonlanan araştırma projesinde salgının haneler üzerindeki ekonomik etkisini işgücü piyasası, gelir kayıpları ve hane içi üretim açısından tespit etmek amaçlanmaktadır. Bu araştırma notunda ise salgının hanelerin gelirlerinde yarattığı tahribata odaklanılmaktadır.

Bu araştırma notunda, proje kapsamında fonlanan ve salgının hane halkları üzerindeki ekonomik etkilerini ölçmeyi amaçlayan anket uygulamasının (kısaca HCOVIDA) ilk bulguları özetlenmektedir. Verilere göre ortalama kişisel gelir Şubat ayından Eylül ayına yüzde 4,5 gerilemiştir. Benzer bir düşüş eşdeğer hane gelirlerinde de görülmektedir. Gelir kayıplarının özellikle düşük ve orta gelir seviyelerinde yoğunlaştığı ve dolayısıyla gelir dağılımında bozulmaya sebep olduğu dikkat çekmektedir.

HCOVIDA'da ücret, maaş ve yevmiye geliri elde eden katılımcıların yüzde 30'u salgın sebebiyle gelirlerinin azaldığını beyan etmektedir. Müteşebbis geliri olanlar arasında bu oran yüzde 44'e yükselmektedir. Kısacası olağan koşullarda işi olan ve geçimini işiyle sağlayan haneler arasında ciddi gelir kayıpları yaşanmıştır. Bu duruma paralel olarak hanelerin yüzde 42,7'si borçlarının arttığını belirtmiştir.

Hanelerin bu gelir kayıpları karşısında harcamalarını kıstıkları, tanıdıklarından borç, işyerlerinden avans aldıkları dikkat çekmektedir. Devlet tarafından sağlanan sosyal yardımlar arasında en yaygın olanının doğrudan gelir destekleri olduğu görülmektedir. Katılımcıların yüzde 46,2'si doğrudan gelir desteğine başvurduğunu söylemiş, yüzde 21,9'u bu destekten faydalandığını beyan etmiştir.

Veriler incelendiğinde, kamu destekleri ve haneler arası dayanışma gibi mekanizmaların, gelir kayıpları karşısında yetersiz kaldığı sonucuna varılabilir. Zira katılımcılar arasında geçim zorluğu çektiğini söyleyenlerin payı yüzde 70 seviyesine ulaşmıştır. Özellikle de gıda harcamalarında zorlananların oranının yüzde 38'e yükselmiş olması hanelerin ne kadar güç durumda olduklarına işaret etmektedir. Önümüzdeki dönemde gıda güvenliğinin daha ayrıntılı ve dikkatli olarak takip edilmesi gerekmektedir.

HCOVIDA verileri, hanelerin finansal dayanıklılığının da zayıf olduğuna, beklenmedik harcamaları ödemekte zorlandıklarına ve gelir elde edemedikleri takdirde çok uzun süre dayanamayacaklarına işaret etmektedir. Nitekim katılımcıların neredeyse yarısı önümüzdeki dönemde gelirlerinde düşüş beklemektedir.

Salgının uzamasıyla birlikte sosyal yardımlara ihtiyaç duyan hane sayısının artması beklenir. Kısıtlı kaynakların etkin kullanımının sağlanabilmesi için salgın koşullarında en kırılgan duruma düşen hanelerin sıkı bir hedeflemeyle belirlenmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.

GİRİŞ

COVID-19 pandemisinin hem arz hem talep yönlü iktisadi etkilerinin hissedilmesiyle birlikte hanelerde önemli gelir kayıpları yaşandığı düşünülmektedir. Bu kayıpların işgücündeki kırılgan gruplarda yoğunlaşması beklenir. Kayıt dışı çalışanlar, kısa çalışma ödeneğinden faydalananlar, ücretsiz izne çıkarılanlar başta olmak üzere ücretli, maaşlı ve yevmiyeli çalışanlar arasında ücret kayıpları yaşanacağı tahmin edilebilir. Bir başka kırılgan grup olan kendi hesabına çalışanlar ve birlikte çalıştıkları ücretsiz aile işçilerinin de işlerinin sosyal mesafelendirme önlemlerinden etkileneceği ve gelir kayıpları yaşanabileceği aşikardır. Salgının iktisadi etkileri derinleştikçe, kayıtlı çalışanlar arasında dahi ücretlerde düşüşler beklenebilir.

Haneler gelir kayıplarını telafi etmek ya da ötelemek için farklı mekanizmaları devreye sokabilirler. Bu mekanizmalar arasında mevcut tasarruflarını kullanma, haneler arası dayanışma, finansal sistem dahilinde kredi kullanma ve/veya kredi ödemelerini ötelemeye başvurabilirler. Bu süreçte devletin de doğrudan gelir yardımları, ücret destekleri, krediler için ödeme kolaylıkları, ödeme ötelemeleri gibi politikalarla hane gelirlerini korumaya çalıştığı görülmektedir.

Gelir kaybını telafi etmeye yönelik mekanizmaların hangi haneler için erişilebilir olduğu ve ne süreyle haneleri rahatlatacağı belli değildir. Zira mevcut koşullar altında tasarrufların miktarı, hane içi / haneler arası dayanışmanın boyutu, doğrudan ya da dolaylı devlet yardımlarına ve kredi olanaklarına erişimin durumu bilinmemektedir. Üstüne üstlük gelir kaybının boyutu ve ne süreyle devam edeceği öngörülememektedir.

Bu bağlamda hane gelirlerinde salgının etkisiyle oluşan kayıpların, bu kayıpları telafi etme mekanizmalarının ve hanelerin geleceğe dair beklentilerinin mümkün olduğu kadar ayrıntılı bir şekilde ve düzenli olarak takip edilmesi gerekmektedir. Olağan koşullar altında hane halkının gelir durumları ile ilgili bilgiler TÜİK tarafından yapılan Hanehalkı Bütçe Anketi (HBA) ile Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi (GYKA) ile etkin şekilde toplanmaktadır. Ancak bu veri setleri yılda bir kere veri sağladığı için COVID-19 salgını sürecinde hane gelirlerinin acil takibi açısından yetersiz kalmaktadır. Halbuki en kırılgan durumdaki hanelere kaynak eriştirmek ve dolayısıyla kısıtlı kaynakların etkin kullanımı için bu bilgiler elzemdir. Dolayısıyla bu araştırma notunda hanelerin gelir kayıpları ve bu kayıpları telafi etme yöntemlerine dair betimleyici veriler analiz edilmektedir.

ARAŞTIRMANIN KÜNYESİ

TÜBİTAK tarafından 120K577 numaralı proje ile desteklenen bu araştırmada COVID-19 salgınının işgücü piyasası, hane gelirleri ve hane içi üretim mekanizmalarında yarattığı değişikliklerin tespit edilmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda hazırlanan anket soru kâğıdı, iki dalga halinde uygulanmaktadır. 1 Haziran 2020 tarihinden itibaren salgına yönelik önlemlerinin gevşetilmesini müteakip, anketin sosyal mesafelendirme önlemlerine uygun şekilde yüz yüze uygulanmasına karar verilmiştir. Anket uygulamasının ilk dalgası Eylül ayının ilk haftasında tamamlanmıştır. İkinci dalga Ekim ayında yapılmaktadır. Hane halklarının COVID-19 salgındaki işgücü durumları, gelir kayıpları ve hane içi üretimlerine odaklanan bu anket için HCOVIDA kısaltması kullanılmaktadır.

Anketin ana amacı Mart ayının ortasından bugüne katılımcı her bir bireyin iktisadi tarihçesini ortaya koymak yerine her bir bireyin salgın sebebiyle etkilenmiş olabilecek işgücü ve gelir durumları ile hane içi üretim düzenlerine odaklanmaktadır. Bu kapsamda üç farklı zaman dilimine dair sorular sorulmaktadır: (1) Salgından önceki işgücü ve gelir durumu tespit etmek amacıyla Şubat ayı (2) Salgın sebebiyle hanelerin tecrübe ettikleri iktisadi olaylar (3) Mevcut işgücü ve gelir durumu tespit etmek amacıyla anket uygulamasının yapıldığı ay.

Her bir dalgada 1500 kişi ile anket yapılmaktadır. Bu örneklem boyutu yüzde 95 güven aralığında yüzde 2,5 hata payı içermektedir. Örneklemin temsil gücünün perçinlenmesi amacıyla, anket verilerinden elde edilen Şubat ayındaki işgücü dağılımı, TÜİK tarafından toplanan Hanehalkı İşgücü Anketi (HİA) Şubat 2020 verilerindeki dağılımı yansıtacak şekilde ağırlıklandırılmıştır.

SALGINDA GELİR KAYIPLARI

Salgının sebep olduğu gelir kayıplarının tespiti için, katılımcılara, hem salgın öncesini temsilen Şubat ayındaki, hem de HCOVIDA'nın ilk dalgasının uygulandığı ay olan Eylül ayındaki gelir durumları sorulmuştur. Gerek Türkiye'de gerek başka ülkelerde anket uygulamalarında hanelerin gelirlerini saklama eğiliminde olduğu görülmektedir. Bu çalışmada bireylerin doğru beyanlarını kolaylaştırmak amacıyla gelir bilgisi, hane temelinde ve biner TL'lik aralıklar dahilinde toplanmıştır.

HCOVIDA verilerine göre ortalama kişisel gelir Şubat ayında 3673 TL iken Eylül ayında 3505 TL'ye, yüzde 4,6 gerilemiştir.

Hane geliri verisi işlenirken dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da hane gelirinin hane büyüklüğü ile genelde doğru orantılı olmasıdır. Dolayısıyla hane gelirlerinin karşılaştırılmasında hanedeki toplam gelirin o hanede yaşayan birey sayısını dikkate alarak düzeltilmesi gerekir. Bu şekilde hesaplanan hane gelirlerine eşdeğer gelir denir. Bu araştırma notunda TÜİK ve OECD tarafından kullanılan eşdeğerlik ölçeği kullanılmıştır. Aynı dönemde eşdeğer hane gelirleri Şubat ayında 2242 TL'den Eylül ayında yüzde 4,5 düşerek 2140 TL'ye inmiştir.

HCOVIDA gelir verileri, TÜİK tarafından toplanan GYKA en güncel verisi olan 2019 yılı gelirleri ile karşılaştırmalı olarak Şekil 1'de gösterilmektedir. Gelir dağılımındaki değişimi daha net bir şekilde ortaya koyabilmek için GYKA gelir dağılımının 10., 30., 50. (medyan), 70. ve 90. persentillerinin eşik değerleri belirlenmiştir. Gelir grupları, en düşük I. gruptan en yüksek VI. gruba dizilmektedir. GYKA'daki gelirlerin 2018 yılına ait olduğu dikkate alınarak, bu eşik değerler aylığa çevrilmiş ve TÜFE verileri kullanılarak Şubat ayı fiyatlarına göre düzeltilmiştir. Örneğin, I. aralık için 2018 verisine göre belirlenen eşik değer 775 TL, Şubat 2020 fiyatlarıyla 957 TL olarak hesaplanmaktadır. GYKA verilerine göre hanelerin yüzde 10'u bu eşik değerin altında kalmaktadır. Şubat ayında hanelerin yüzde 9'unun, Eylül ayında ise yüzde 12,8'inin bu aralıkta yer aldığı görülmektedir. Özetle 2018 gelir dağılımından elde edilen eşik değerlerine göre gelir dağılımının Şubat fiyatlarına göre nasıl değiştiği hem Şubat hem Eylül ayı için Şekil 1'de gösterilmektedir.

GYKA dağılımı ile bu araştırmada kapsamında yapılan anket verileri karşılaştırıldığında, 2019 yılına kıyasla 2020 yılı Şubat ayında gelir seviyelerinde bariz bir düşüş görülmektedir. Bu farkın görülmesi iki sebebe dayanıyor olabilir: (1) 2019'dan 2020 Şubat ayına yavaşlayan ekonomik büyümenin ve yükselen işsizlik oranlarının bir yansıması olarak gelirler düşmüş olabilir. (2) GYKA'ya kıyasla HCOVIDA katılımcılarının gelirlerini daha düşük beyan ediyor olabilirler. Üst gelir gruplarının HCOVIDA'da daha az temsil ediliyor olması düşük beyan davranışıyla uyumlu görünmektedir.

Diğer taraftan, HCOVIDA'da aynı birey hem Şubat hem Eylül için gelirlerini beyan etmektedir. Aynı bireyin beyan ettiği iki farklı döneme ait gelir arasında düşük beyan davranışının değişmesi için bir sebep bulunmamaktadır. Dolayısıyla HCOVIDA gelirlerindeki Şubat - Eylül farklılıklarının geçim kaynaklarına erişimde zorluklar ve gelir düşüşleri sebebiyle olduğu varsayılabilir.

Şekil 1'deki HCOVIDA verilerine göre en düşük gelir grubu olan I. Gruptaki hane oranı Şubat ayında yüzde 9'dan Eylül ayında yüzde 12,8'e yükselmiştir. Benzer bir şekilde, II. gruptaki hanelerin oranı da yüzde 26,5'ten, yüzde 28,2'e yükselmiştir. Toplamda en düşük iki gelir grubundaki hane oranı 5,5 yüzde puan artmıştır. Diğer tüm gelir gruplarında mutlak düşüşler gerçekleşmiştir.

Bu mutlak farklılıkların yanı sıra hanelerin farklı gelir grupları arasındaki geçişlerini de incelemek mümkündür. Şekil 2'de bu geçişler gösterilmektedir. Görsel olarak II. ve III. ve IV. gelir gruplarından bir alt gelir gruplarına geçişlerin yaygın olduğu, dolayısıyla I. ve II. gelir gruplarının payının arttığı dikkat çekmektedir. Buna karşın özellikle III. ve IV. gelir gruplarının payının azaldığı görülmektedir. Diğer bir deyişle, gelir kayıplarının orta gelir gruplarında yoğunlaştığı göze çarpmaktadır.

Gelir grupları arasındaki en önemli hareketliliğin bir alt gelir gruba geçişlerden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Şubat ayında II. grupta olmasına karşın Eylül ayında en alt gelir grubuna düşen hane oranı yüzde 13,5'tir. Aynı dönemde III.'den II. gruba düşen hane oranı yüzde 15,6, IV.'den III. gruba düşenlerin oranı yüzde 11, V.'den IV.'e düşenlerin oranı ise yüzde 9,6'dır.

Veri, daha az gözlemlenmekle birlikte, bazı hanelerin iki gelir grubu birden düştüğünü göstermektedir. III. gruptan I. gruba iki gelir grubu birden düşen hane oranı yüzde 3,2 iken IV. gruptan II. gruba düşenlerin oranı da yüzde 4,7'dur. Özetlemek gerekirse, genelde, gelir kayıpları hanelerin birer dilim aşağıya düşmesine sebep olmuştur. Ancak iki gelir grubu birden düşen hanelerin de az olmadığı dikkat çekmektedir.

Gelir kayıplarının kaynakları

Ezcümle, hanelerin önemli bir bölümünün gelir kayıpları yaşadıkları görülmektedir. Peki bu gelir kayıpları hangi kalemlerde yoğunlaşmıştır? HCOVIDA katılımcılarına GYKA'ya paralel olarak hanelerin gelir kaynaklarına dair sorular yöneltilmiştir.

Tablo 1'e göre ankete katılanların yüzde 63,2'si maaş, ücret veya yevmiyeden gelir elde etmektedir. Bu oran 2017 yılı için GYKA tarafından ölçülen ücretli/yevmiyeli oranı ile paraleldir. Benzer şekilde, Şubat 2020'de müteşebbis geliri ve emeklilik geliri elde edenlerin oranları da en son GYKA dalgası ile uyumludur. Ancak menkul/gayrimenkul gelirleri, diğer sosyal transferler ve haneler arası transferlerden gelir elde edenlerin oranlarına bakıldığında, GYKA ve anket bulguları arasında oldukça belirgin farklar göze çarpmaktadır. Bu durum ankete katılan kişilerin menkul ve gayrimenkul gelirlerini beyan etmek istememelerinden kaynaklanmış olabilir. Benzer şekilde sosyal transferler ile haneler arası transferleri daha az beyan edilmiş ya da mevsim etkileri sebebiyle azalmış olabilir.

-iDeal Haber Merkezi-

Son yorumlar

Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.